kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
10 Ocak 2009, Cumartesi
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Emlak Buzz
 
24 Saat
24 Saat
Stenciller görsellikleriyle sıradışı bir yüzleşme imkânı veriyor.

Duvardan al haberi

ÖZGÜR ÇAKIR
18.12.2008
İstanbul duvarları net mesajlar içeren stencillerle dolmaya başladı. Fotoğrafçı Aysun Öner de kentin kılcal damarları sokaklarda gezinen bu yeni sanatı ve onun hissiyatını anlamaya çalışan bir sergi açtı..
Tüm dünyada özellikle İngiliz Banksy ve Fransız Blek le Rat'in siyasi tavırlarını ortaya koymak için yaptıkları çalışmalarla adından daha çok söz edilmeye başlanan stencil Türkiye'de, özellikle de İstanbul sokaklarında giderek yayılıyor. Yaşadığınız ya da geçtiğiniz sokaklarda duvarlar üzerinde bu baskılar her an karşınıza çıkabiliyor. Üstelik stencillerin sadece sayısı değil, türleri ve verdikleri mesajlar da çeşitlenmeye başladı. Yapılışının kolay, hatlarının keskin, ortaya çıkardığı görüntünün de net mesaj vermeye açık olması nedeniyle de bir tür grafik başkaldırı anlamına da gelen stencilin tercih edilmesi normal gibi gözüküyor. Sanatçı Aysun Öner de bunu fark ederek İstanbul sokaklarında stencillerin izini sürmeye başlamış. Sokak sokak yaptığı keşif gezilerinde yakaladığı stencilleri daha doğrusu İstanbul'un farklı yerlerine bırakılmış 'parmak izleri'ni fotoğraflayan Öner, hem bu fotoğraflarını hem de stencil yapan sokak sanatçıları ve sokak röportajından oluşan İstanbul'da Stencil adlı kısa bir belgesel filmi, İstanbul Kadıköy'de, KargaArt'ta sergilemeye başladı. Sokaktaki insanın bu kültürü nasıl algıladığını da anlamaya çalışan sanatçı, herhangi bir sokakta bulunan bir stencil hakkında, orada yaşayan insanların neler düşündüğünü, stencil ve gerçek yaşam arasındaki bağları anlama çabasıyla da yola çıkarak gözlemlerini video haline getirmiş. Sergi fikrinin kafasında nasıl oluştuğunu sorduğumuz Aysun Öner şöyle diyor: "Tünel'de bir çay bahçesinde otururken, karşı duvardaki stencil dikkatimi çekti. Açıkçası kimin yaptığı ilgimi çekti. Bir dergi grubu mu, örgüt mü yoksa sadece bir megalomanın ürünü mü diye merak ettim. Bu merak beni ister istemez İstanbul'un diğer sokaklarına götürdü." Stencil graffiti yapanların 18 ile 30 yaşları arasında ve çoğunun da güzel sanatlar mezunu olduğunu belirten sanatçı, proje etrafında pek çok stencilciyle de röportaj yapma imkânı bulmuş. Bu sanatçıların çoğunun bir derdi olduğu ve bu derdi anlatma aracı olarak bu yöntemi kullandıklarına değinen Öner, ekliyor: "Mesaj vermek isteyenler olduğu gibi bir modaya kapılıp yapanlar da var. Ya da bu sanat dalının popülerliğini galerilerde kendi işlerine yer verilmesi ve bağlantılar kurmak amaçlı yapanlar da var."

ADININ MAHALLE BASKISIYLA İLGİSİ YOK
Sergide İstanbul insanıyla ve duvarlarıyla stencillerin etkileşimini ve şehrin aldığı yeni görünümleri iyi anlatabileceğini düşündüğü fotoğrafları kullandığını belirten Öner, serginin adının 'İstanbul Baskısı' olmasının hikâyesini de şöyle anlatıyor: "Küçüklüğümden beri gazetelerin ekleri vardır ya da her bölgeye özgü baskısı vardır ve ağırlıklı olarak o yörenin haberleri olur. Biz de İstanbul hikâyesi anlattığımız için İstanbul'a özgü bir içerik olduğu için bu ismi çektik. Mahalle baskısıyla bir ilgisi yok. Baskıya bir tepki olabilir." Aysun Öner, stencilden önce özellikle 90'lı yıllarla birlikte graffitinin popüler olduğunu da hatırlatarak bu sanatın geleceğiyle ilgili, graffitinin geldiği aşamayı da örnek göstererek, taşıdığı kaygılardan şöyle bahsediyor: "'Old School Graffiti de zaman içinde popülerleşti ve reklamlarda kullanıldı, kafe ve barlara taşındı. Tıpkı Old School Graffiti gibi, stencil graffiti de zaman içerisinde bir meta oldu. Aslında bu, muhalif kültürün, özelde yer altı kültürünün pek çok alt uzantısı için böyle... Muhalif olanı zaman içerisinde, kapitalizm kullanır ve tüketir."
Haberin fotoğrafları