| 3 Ocak 2009, Cumartesi |
Eymen Topçu uyarıyor: "Kimse merak etmesin. Givenchy şort altı tayt tasarladı diye, bu sokakta da bir sürü şort altı taytlı erkek göreceğiz anlamına gelmez."
İnternette erkek modası aramaya son
YAPRAK ARAS ŞAHİNBAŞ
02.01.2009
Eymen Topçuoğlu, erkek modasıyla ilgili aradığı bilgilere innternette ulaşamayınca, aynı dertten mustarip kişilerin imdadına kurduğu blog'la yetişti..
Adı, Eymen Topçuoğlu. Henüz 20 yaşında. Eymen iyi, hayırlı demek aslında. O ise adını Ey-MEN diye yazıyor.
Çünkü ironik bir şekilde Eymen, http://eymentopcuoglu.blogspot.com adresinde yayın yapan erkek blog'unun kurucusu.
Eymen blog'unu bir moda dergisi ciddiyetiyle yönetiyor. Antalya'da yaşıyor ama İstanbul'daki neredeyse bütün moda etkinliklerine katılıyor. Bu yüzden ayın birkaç haftasını İstanbul'da geçiriyor zaten.
Geldiğinde blog'u için röportajlar yapıyor, fotoğraflar çekiyor.
Damat mağazasında buluştuğumuz Eymen, yine kısa bir süre için İstanbul'daydı. Modaya ilgisinin sanatçı ailesinden geldiğini söyleyen Eymen, "Kendimi bildim bileli sanat ortamı içindeyim. Moda da sanat da estetik değerler üzerine kurulu. Bu yüzden gözüme güveniyorum," diyor.
Modada kurallara karşı
Eymen'in 'Türkiye'de ilk' dediği erkek moda blog'unu kurmasının nedeni, kendisi gibi internette erkek stiliyle ilgili arama yapıp, istediğine ulaşamayan kişiler. "Kadın modasıyla ilgili çok kaynak var. Ama erkek modasıyla ilgili bir şey bulmak istersen çok efor sarf ediyorsun.
Türk zaten hiçbir şey yok. Yabancı da, sadece style.com var. "Madem bundan yakınıyorum, oturup kendim yapayım," demiş. Modatrendenin blog'unun kurucusu Melis Pekand'ın da cesaretiyle işe koyulmuş. Birkaç aydır yayında olan blog'un aldığı tepkilere bakılırsa, çok da doğru bir karar vermiş, Eymen.
Eymen, blog'unda kati stil kuralları koymaktan, sınırlamalar yapmaktan kaçınıyor. "Şunu giyin, şunu yapın demek istemiyorum; çünkü kurallar kısıtlayıcıdır.
Modada da kurallar olmaması gerekir.
Onun yerine önerilere, dünyadan ve özellikle de Türkiye'den bulduğum haberlere yer veriyorum. Tabii kendi yorumlarımı da ekleyerek. Stil önerilerim ise son derece kolay uygulanabilen türden. İyi görünmek için illa alışverişe de gerek yok.
Aradığınız şey aslında elinizin altında da olabilir. Mesela geçenlerde dedemin gözlüklerini buldum, camlarını değiştirdim ve kullanıyorum. Çok hoş oldular." Yurt dışından Jude Law, Pete Doherty ve Gossip Girl'ün Chuck Bass karakterini, Türklerden ise Teoman ve Yalın'ın stillerini beğeniyor. En çok takıldığı konu ise, Altın Portakal gibi festivallerde ve özel gecelerde giyilen kıyafetler. "Bizde kırmızı halı diye bir şey yok.
Dünya starlarının geldiği organizasyonlara bile insanlar hala jean üzerine tişörtle katılabiliyor! Altın Porkatal için ben bile gidip kendime takım elbise aldım. Çünkü giyim-kuşam her şeyden önce hem bulunduğun ortama, hem de kendine saygını gösterir."
Çünkü ironik bir şekilde Eymen, http://eymentopcuoglu.blogspot.com adresinde yayın yapan erkek blog'unun kurucusu.
Eymen blog'unu bir moda dergisi ciddiyetiyle yönetiyor. Antalya'da yaşıyor ama İstanbul'daki neredeyse bütün moda etkinliklerine katılıyor. Bu yüzden ayın birkaç haftasını İstanbul'da geçiriyor zaten.
Geldiğinde blog'u için röportajlar yapıyor, fotoğraflar çekiyor.
Damat mağazasında buluştuğumuz Eymen, yine kısa bir süre için İstanbul'daydı. Modaya ilgisinin sanatçı ailesinden geldiğini söyleyen Eymen, "Kendimi bildim bileli sanat ortamı içindeyim. Moda da sanat da estetik değerler üzerine kurulu. Bu yüzden gözüme güveniyorum," diyor.
Modada kurallara karşı
Eymen'in 'Türkiye'de ilk' dediği erkek moda blog'unu kurmasının nedeni, kendisi gibi internette erkek stiliyle ilgili arama yapıp, istediğine ulaşamayan kişiler. "Kadın modasıyla ilgili çok kaynak var. Ama erkek modasıyla ilgili bir şey bulmak istersen çok efor sarf ediyorsun.
Türk zaten hiçbir şey yok. Yabancı da, sadece style.com var. "Madem bundan yakınıyorum, oturup kendim yapayım," demiş. Modatrendenin blog'unun kurucusu Melis Pekand'ın da cesaretiyle işe koyulmuş. Birkaç aydır yayında olan blog'un aldığı tepkilere bakılırsa, çok da doğru bir karar vermiş, Eymen.
Eymen, blog'unda kati stil kuralları koymaktan, sınırlamalar yapmaktan kaçınıyor. "Şunu giyin, şunu yapın demek istemiyorum; çünkü kurallar kısıtlayıcıdır.
Modada da kurallar olmaması gerekir.
Onun yerine önerilere, dünyadan ve özellikle de Türkiye'den bulduğum haberlere yer veriyorum. Tabii kendi yorumlarımı da ekleyerek. Stil önerilerim ise son derece kolay uygulanabilen türden. İyi görünmek için illa alışverişe de gerek yok.
Aradığınız şey aslında elinizin altında da olabilir. Mesela geçenlerde dedemin gözlüklerini buldum, camlarını değiştirdim ve kullanıyorum. Çok hoş oldular." Yurt dışından Jude Law, Pete Doherty ve Gossip Girl'ün Chuck Bass karakterini, Türklerden ise Teoman ve Yalın'ın stillerini beğeniyor. En çok takıldığı konu ise, Altın Portakal gibi festivallerde ve özel gecelerde giyilen kıyafetler. "Bizde kırmızı halı diye bir şey yok.
Dünya starlarının geldiği organizasyonlara bile insanlar hala jean üzerine tişörtle katılabiliyor! Altın Porkatal için ben bile gidip kendime takım elbise aldım. Çünkü giyim-kuşam her şeyden önce hem bulunduğun ortama, hem de kendine saygını gösterir."
Haberin fotoğrafları
Yayın tarihi: 3 Ocak 2009, Cumartesi
Web adresi: http://www.sabah.com.tr/2009/01/03/ct/haber,A39AD3E3CD364D96A97044DCB4CC79A1.html
Tüm hakları saklıdır.
Yaşama Dair Haberleri
Son Dakika | Ana Sayfa | Yazarlar | Çizerler | Günün İçinden | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Spor | Hava Durumu | Sarı Sayfalar | Dosyalar | Günaydın | Televizyon | Astroloji | Sağlık | Magazin | Teknoloji | Otomobil | Turizm Rehberi | Emlak | İşte İnsan | Sabah Çocuk | Mobil Eğlence | Detaylı Arama | Cuma | Cumartesi | Pazar | Kültür-Sanat | EGazete | Gazete Reklam | Internet Reklam | Gizlilik Bildirimi | Künye / İletişim | Bize Ulaşın
 |
Copyright © -2009 Tüm hakları saklıdır. TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş. | 
|