kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
3 Ocak 2009, Cumartesi
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Emlak Buzz
 
24 Saat
24 Saat
Magnus Carlsen, 2008'in 200 gününü turnuvalarda geçirdiğini söylüyor.

Satrancın Mozart'ı büyüdü

ÖZGÜR AKMAN
18.12.2008
Satrancın geleceği olarak görülen ve kısa süre önce 18 ya.ına giren Magnus Carlsen, Türkiye'de ilk kez Cumartesi SABAH'a konuştu..
Magnus Carlsen, 30 Kasım 1990'da Norveç'in Tönsberg şehrinde doğdu. Dört yaşında dev legolar yapabiliyordu; ama dünya onu sekiz yaşında başladığı satrançla tanıdı. Washington Post'un satranç yazarı Lubomir Kavalek, hızlı yükselişini ve dehasını anlatırken onun için "Satrancın Mozart'ı," dedi ve adı öyle kaldı. 13 yaşında büyükusta olduğunda, tarihte bunu başaran en genç üçüncü kişiydi. Aynı yıl, yıldırımda (kısa süreli maçlar) yaşayan efsanelerden Karpov'u yendi, Kasparov ile berabere kaldı. 2007'de satrancın Wimbeldon'ı Linares'te ikinci oldu, Dünya Kupası'nda yarı final oynadı. Şu anda dünyada dördüncü sırada. Garry Kasparov ve dünya şampiyonu Vishy Anand onun için "Geleceğin dünya şampiyonu," diyorlar. Magnus Carlsen, ülkesinde yetenekli sporcuların gittiği bir okulda hem genel kültür hem satranç eğitimi alıyor. Hocası Norveç'in ilk büyükustası Simen Agdestein. Magnus Carlsen, sorularımızı yanıtladı.

- Ne kadar sık satranç çalışıyorsun?
- 2008'de 200 gün turnuvalardaydım. O yüzden en çok turnuvalarda oynayıp maçlara hazırlanıyorum. Evdeyken turnuvaları izliyorum, dergi ve kitap okuyup internette oynuyorum; ama sonuncusu çalışma sayılmaz.

- Turnuvalarda olmadığın zaman sıradan bir günün nasıl geçiyor?
- Ortalama üç-altı saat okuldayım ve bu sürenin yarısı satrançla geçiyor. Kalan zamanda evde bilgisayarla veya arkadaşlarımla vakit geçiriyorum.

- Satrançtaki hedefin nedir?

-Genç yaşta bu noktaya geldiğime göre sırada dünyanın en iyisi olmak var. Uzun vadede dünya sıralamasında zirveye çıkmak ve dünya şampiyonu olmak istiyorum.

- En beğendiğin oyunun hangisi?
- Hâlâ kusursuzu arıyorum!

- Dünyanın dört bir yanında turnuvalar oynadıktan sonra ders çalışmak zor olmuyor mu?
- Evet, yorucu turnuvalardan sonra zor. Bu ara okula hiç yoğunlaşamıyorum.

- Satrancın eğitimine etkisi nasıl?
- Uzun süre evde olmamam okulu takip etmemi zorlaştırıyor. Öte yandan satranç hafızamı geliştirmemi, analitik becerilerimi artırmamı ve stresi kontrol etmemi sağlıyor.

- Kendini Mozart'a benzetiyor musun?
- Kesinlikle hayır!

GÖZÜMÜ KORKUTUYOR
- Yaşıtların farklı bir hayat yaşarken, sen erken yaşta dünya çapında bir satranççı oldun. Hiç "Keşke yapmasaydım," dediğin oldu mu?
- Kendi istediğim şeyi yaptım. Daha farklı bir hayat görmediğimden, pişman olup olmadığımı söyleyemem.

- İnsanlar seni sokakta tanıyor mu? Nasıl tepkiler alıyorsun?
- Pek çoğu tanıyor. Desteklenmek hoşuma gidiyor; ama bazen ülkemde isimsiz olmak istediğim oluyor.

- Ünlü olmak bunaltıcı mı?
- Satrancın benimle sevilmesi güzel; ama turnuva dönemi ilgi odağı olmak o kadar iyi değil. Belki birçok insanın beni tanıması ama benim onları tanımamam gözümü korkutuyor.
Haberin fotoğrafları