kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
16 Kasım 2008, Pazar
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Buzz
 
24 Saat
24 Saat
NAZLI ILICAK

Kırlangıcın hikâyesi

Kırlangıcın biri, bir adama âşık olmuş. Küçük sevimli gagasıyla cama vurmuş: "Tık tık tık". Adam o kadar meşgulmüş ki, kırlangıçla ilgilenmemiş bile. Kırlangıç dile gelmiş: "Hey adam ben seni seviyorum. Beni içeri al, beraber yaşayalım" demiş. Aradan biraz zaman geçmiş, kırlangıç gene adamın penceresini çalmış. "Bak soğuklar başladı, üşüyorum. Beni almazsan sıcak yerlere göçeceğim. Senin yalnızlığını paylaşmak istiyorum" diye ısrar etmiş. Adam bu yalnızlık lâfına öfkelenmiş, kuşu azarlamış. Kuş da soğuk havalar bastırınca çekip gitmiş. İşte o zaman yalnızlığın tenhalığı içinde yaptığı yanlışı anlamış. "Hay benim akılsız başım" diye dövünmüş. "Keşke kırlangıcın dostluğunu kabul etseydim böyle yalnız kalmazdım." Tekrar sıcakların gelmesini ümitle beklemeye başlamış. Sıcaklarla birlikte başka kırlangıçlar gelmiş ama, onunla arkadaş olmak isteyen hiç görünmemiş. Sonunda bir bilge kişiye danışmış. Bilge kişi ona "O kırlangıç hiç gelmeyecek çünkü onların ömrü 6 ay" cevabını vermiş.
"Kıssadan hisse"
diyor hikâyeyi anlatan. Hayatta bazı insanlar vardır sadece bir defa karşınıza çıkar. Tıpkı elinizi uzatsanız yakalayabileceğiniz fırsatlar gibi. Değerini bilemezseniz kaçıp giderler. Dikkatli olun... Farkında olun. Ve haydi düşünün bakalım: "Siz acaba bugüne kadar pencerenizden kaç kırlangıç kovaladınız?"