kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
13 Ekim 2008, Pazartesi
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Hayal, cinayet günü nerede olduğunu hatırlayamadı

Giriş Saati : 13.10.2008 22:43
Yeni Haber
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin davada tanık olarak dinlenen Osman Hayal, cinayet günü nerede olduğunu hatırlayamadığını, ancak cep telefonu sinyallerinin İstanbul'da olduğunu gösterdiğini söyledi.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada söz alan sanık Yasin Hayal, Erhan Tuncel'in bir gün kendisini çağırıp, Akçaabat'ta birilerini karşılamaya gitmeyi teklif ettiğini anlatarak, ''Tuncel'in, daha sonra 'bu kişilerden birinin Çeçenistan Genelkurmayı'nın 2. Başkanı olduğunu' söylediğini'' ifade etti.

Hayal, Tuncel'den, ''bu kişiyi nereden tanıdığının'' sorulmasını istedi. Erhan Tuncel de bu konunun davayla ilgili olmadığını savundu.
Hayal'in avukatı Fuat Turgut da Erhan Tuncel'e sorduğu soruların, müvekkilinin Tuncel tarafından kullanıldığını ortaya çıkarmayı amaçladığını belirterek, ''müvekkilinin adeta emir eri gibi diğer sanığın isteklerini yerine getirdiğini'' öne sürdü.

Avukat Turgut, ''Hrant Dink'e, biz Türkler'e sövüp saymaktan dolayı mahkeme ceza vermişti. Böyle bir olay olmamalıydı'' dedi.
Söz alan Hrant Dink'in kardeşi Orhan Dink, kendisini ''Hosrof Dink, müdahilim'' diyerek tanıttı. Dink, ''Avukat Fuat Turgut'un, Ermenilerle ilgili sözleriyle sürekli bir millete hakaret ettiğini'' söyledi.

Avukat Turgut'un ''Ne alakası var'' demesi üzerine ''Sus'' diye bağıran Dink, ''Ağabeyimden sürekli Türkler'in soyuna sopuna hakaret eden kişi olarak bahsediyor. Mahkemeyi provoke ediyor. Bu mahkemede herhangi bir millete hakaret edilmemesini sağlamanızı istiyorum'' şeklinde konuştu.
Mahkeme Heyeti Başkanı Erkan Canak'ın, daha dikkatli konuşması konusunda uyardığı avukat Turgut'un, ''Ben Türkçe'yi onlardan iyi konuşurum'' demesi duruşma salonunda tepkilere neden oldu.
Irkçılığın her türlüsünü lanetlediğini söyleyen Turgut, ''Ancak müdahil de ağabeyinin yazılarını bir kez daha okusun. Ben Ermenileri, Ermenilerin biz Türkleri sevdiğinden 2 kat fazla seviyorum'' dedi.

Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu Eşbaşkanı Joost Lagendijk hakkında ''Brüksel lahanası'' demesi üzerine Mahkeme Heyeti Başkanı tarafından, ''insanlar hakkında dikkatli konuşması'' konusunda tekrar uyarılan Turgut, ''Pek insan sayılmaz ama'' diyerek sözlerine devam etti.
Mahkeme Heyeti Başkanı Canak, Erhan Tuncel'e, geçen celse ''Kabul etseniz de etmeseniz de ben birilerini temsil ediyorum'' dediğini hatırlatarak, bu cümlesinde ne anlatmak istediğini sordu.

''Geçen celse avukat Fuat Turgut'un sorularının psikolojisini bozması nedeniyle ağzına geleni söylediğini, tutanaklara baktığında düzeltilmesi gereken bazı şeyler gördüğünü, bunları düzelteceğini'' belirten Tuncel, ''Adaletsiz yargılanmamdan dolayı dışarıda benimle aynı görevi yapan kişiler rahatsızlık duyuyor. Bu da devlete zarar veriyor. Bunu anlatmak istemiştim'' diye konuştu.

Müdahil avukatları tarafından, ''Adliye binasına getirilirken Alperen ocaklarıyla ilgili söylediklerinin ne anlama geldiği'' sorulan sanık Yasin Hayal, ''Alperen ocaklarıyla gönül bağı olduğunu'' söyledi.
Albay Ali Öz'ü tanıyıp tanımadıkları sorulan Hayal ve Tuncel, Öz'ü tanımadıklarını söylediler. Tuncel, jandarma istihbarattan kimseyi tanımadığını kaydetti.


TANIK OSMAN HAYAL

Tanık olarak dinlenmesine karar verilen Yasin Hayal'in ağabeyi Osman Hayal, Mahkeme Heyeti Başkanı Canak'ın, ''Tanıklık yapıp yapmayacağını'' sorması üzerine, ''Tanıklık yapacağım. Kardeşimi savunacağım'' dedi. Bunun üzerine Heyet Başkanı Canak, ''Sen avukat mısın? Sadece sorularıma cevap ver'' diye tepki gösterdi.
Bu cinayetle bir bilgisinin olmadığını söyleyen Osman Hayal şunları kaydetti:

''Olayı, kardeşim bu cinayetten dolayı gözaltına alındığı zaman öğrendim. Bundan önceki ifadelerim çelişki yaratmıştı. Ben cinayet işlendiği zaman İstanbul'da dayımın yanında inşaat şirketinde çalışıyordum. İfadem sırasında cinayet günü nerede olduğum sorulduğunda benimle ilgili bir şey olmadığından ve bir şey değiştirmeyeceğini düşündüğümden 'Trabzon'da idim' diyerek cevaplamıştım.''

''Yasin Hayal'in bu eylemi yapacağını emniyetin bildiğini ve bir önlem almadığını'' ileri süren Osman Hayal, ''Erhan Tuncel'e muhbirlik görevini veren kimse, onu azmettirenlerden biri de odur'' diye konuştu.
Müdahil avukatlarının cinayet günü tam olarak nerede olduğuna yönelik ısrarlı soruları üzerine Osman Hayal, ''Telefonumun sinyalleri İstanbul'da olduğumu gösteriyor. Ben hatırlamıyorum'' dedi.

''Hrant Dink öldürüldüğü gün Trabzon'a hangi araçla döndüğü'' yönündeki sorulara da ''hatırlamadığı'' şeklinde cevap veren Hayal, ısrar edilmesi üzerine ''Hatırlamıyorum. Askere gitme günüm değildi. Evlenme günüm değildi. Benim için çok özel bir gün değildi'' diye konuştu.
Müdahil avukatı Arzu Becerik'in, olay yerinde kendisini teşhis eden bir tanık olduğunu söylemesi üzerine Hayal, ''Bu tanığın mahkemeye gelerek ifade vermesini istediğini'' söyledi.

Avukat Becerik'in, bu kişinin duruşmaya geleceğini ve gerekli işlemlerin yapılacağını ifade etmesi üzerine Hayal, ''Ben de gerekli işlemleri yapacağım o tanığa'' dedi.