kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
12 Ekim 2008, Pazar
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar
 
24 Saat
24 Saat
YAVUZ DONAT

Küresel krizin Lazcası

Rize'deydik, Rizelilerle "küresel krizi" konuşuyorduk. Herkes "ı" harfinin üstüne "nokta koyarak" konuşuyordu:
- Sikinti büyük... Esnaf sikintida... Sadece esnaf mi?... Hepimiz sikintidayız.
Rize Belediye Başkanı Halil Bakırcı'ya döndük:
- Sikinti konusunda siz ne diyorsunuz?
"2 türlü sikinti var" dedi:
1. Gerçek sikinti.
2. Hesap bilmemekten, lüzumsuz harcamadan meydana gelen sikinti.
"Gerçek sıkıntı" malum. "İkinci sıkıntıya" gelince... Halil Bakırcı'dan dinleyelim:
* Al bizim aileyi. 1 cep telefonu bende. 2 cep telefonu hanımda. 2 de oğlumda.
* Rize'de 10 yaşında otomobil gördünüz mü?.. İlle de son modele binecek.
* Akrabadan biri çay üreticisi... Geliri sınırlı... Ama cebi kredi kartı dolu.
* Gitmiş, Ziraat'tan inek kredisi almış.
* Anasını kefil yapıp, parmak bastırmış.
- Eee Halil Başkan... Sonra?
- Sonra ödeyememiş.
- Daha sonra?
- Kredi kartıyla borç kapatmış. O kartın borcunu başka kartla ödemiş. Borcu 3 bin YTL ise, olmuş 13 bin YTL... Beğendin mi?
- Eeee, sonra?
- Ne de olsa akraba... Rezil olmasın diye borcu biz kapattık.
Karadeniz'de "buna benzer pek çok kredi kartı hikayesi" dinledik.
"Bir Rizeli' nin söylemi" ise, günün "anlam ve önemiyle" tam örtüşüyor:
- Halil Bakırcı başkanımızın size anlattığı şey küresel ekonomik kriz denen olayın Lazcasıdır... Ve özetidir.