kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 15 Nisan 2008, Salı
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Günaydın 
RAHŞAN GÜLŞAN

Okan: Fikir hırsızları damgalansın!

Geçtiğimiz cuma, Günaydın'da Marie Claire dergisinden alınmış bir Tolga Çevik röportajı vardı. Çevik, 'Komedi Dükkanı' isimli program için bir format ararken nasıl da bir gece uyurken ilham perilerinin bu projeyi kulağına fısıldadığından bahsediyordu. Üstelik şimdilerde bir de banka kartı reklamına imza atıyordu. 'Komedi Dükkanı' programının üzerine oturduğu fikri üç televizyon sezonu önce Zaga'da Engin Günaydın ile yapan ve sonra da aynı projeyi Engin Günaydın ile MyCep reklamına taşıyan Okan Bayülgen'i aradım.

OKAN DAVA AÇTI

Bu konu ile ilgili bir fikri olup olmadığını merak etmiştim. Ve ortaya hiç de beklemediğim bir haber çıktı. Lakin bugüne kadar susan Bayülgen, avukatı aracılığı ile Tolga Çevik, Reklam Denetim Üst Kurulu, Reklamcılar Derneği, TRT ve reklamı yapan ajansa ihtar göndermek için işlemleri başlattığını ve dava açacağını söyledi. Şu anda tazminat arayışında olmayan Bayülgen, ihtar belgesinde tüm bu ürünlere, "Bu fikir Okan Bayülgen'den alınmıştır" ibaresinin düşülmesini istediğini söyledi. İşte Okan'ın açıklamaları: "Amacım genç bir oyuncunun parasını almak değil. Benim genç insanlarla bir derdim yok. Türkiye bilgi çağını fikir hırsızları ile yakalayamaz. Fikir hırsızlarının, 'fikir hırsızı' olarak damgalanması gerekir. Bir genç oyuncu 'gece yattım, sabah kalktım' diye format üretemez. Bunu sahne sanatlarının doğasına aykırı bulduğum için, sahne sanatları yapmış bir kişiye bir fikrin, gece yatıp sabah gelemeyeceğini, bunların ancak yaşayan veya yaşamayan sahne adamlarının yaptıkları işlerin tekrarı ya da esinlenmesi olabileceğini düşündüğüm için bu mücadeleyi başlatıyorum. Talebim, arkadaşın işine engel olmak değil. Bu arkadaşı, yararlandığı kaynakları açıklamak zorunda bırakmak. Bugüne kadar hep destek olmaya çalıştığım genç insanlar, kaynaklarını açıklamasalar bile 'ben buldum, ben buldum' gibilerden yalancılık yapmasınlar. Ben Televizyon Çocuğu'nun ismini koyarken bilmediğim halde sonradan bunun eski bir Müjdat Gezen filminin adı olduğunu öğrendim. Ve sonra bunu hem programımda hem de röportajlarımda defalarca söyledim. Bu arada Zaga döneminde bu formatı uyguladığımız Engin Günaydın'ı konu ile ilgili olarak aramadım. Çünkü kendisi şu anda bu kişi ile aynı çatı altında çalışmaktadır. Bu nedenle ondan bir açıklama beklemiyorum.

ŞİMDİ AÇTIM ÇÜNKÜ...
Bu arada bizim bu fikri Zaga'da uygulama kararımız da Engin Günaydın'ın farklı oyunculuğunu programımıza kazandırmak içindi." Bugüne kadar neden beklediğini sorduğumda ise hayli ilginç bir cevapla karşılaştım: "Fikri kendi adına tescil ettirmesi, TRT'ye transfer olurken Salih Kalyon'a yaptıkları ve şimdi de fikri reklam amaçlı kullanması yüzünden şimdi geçtim harekete..." Durum ciddi. Görünüşe göre önümüzdeki günlerde hayli hareketli bir telif kapışmasına tanık olacağız...