kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 1 Mart 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Ünal çifti, 16 Aralık 1981'de Beyoğlu'nda evlenmiş.

Araba kapıda durdu ben üç vesaitle işe gittim

- Hâlâ âşık mısınız eşinize?
- Ş.Ü.
Sevgi diyelim buna. Aşk devamlı aynı şekilde olsa, müthiş bir şey olur o. Aşk zamanla azalıyor.

- Nasıl bir sevgi bu?
- Ş.Ü.
Tutku bir anlamda.

- "İsmail" dediğiniz anda aklınıza gelen üç kelimeyi söyleyin bana lütfen?
- Ş.Ü.
Sevgi, anlayış ve hırs.
- İ.Ü. Geçen gün evden çıktım asansörde Şefika'yı aradım. "Senden hoşlanıyorum," dedim. Güldü ve kapattı.
- Ş.Ü. Hem de öyle bir ses tonuyla söylüyor ki, "Sapığım aradı galiba," dedim.

- Peki, sizin için "Şefika" ne ifade eder?
- İ.Ü.
Mücadeleci, hırslı, sevgi dolu, eşi için fedakârlık yapan karım.

- Ne fedakârlık yaptınız İsmail Bey için?
- Ş.Ü.
Her şeyden; yaşam tarzımdan fedakârlık ettim. Ben yokluk nedir bilmedim. İsmail'le evlendik, paramız yoktu. Babam bana evlenmeden önce bir araba aldı. "Kızım sen evlenme, yaşın küçük. Ben sana bir araba aldım. İsmail mi, araba mı?" dedi, ben de "İstemiyorum araba filan, ben İsmail'le evleneceğim," dedim.
- İ.Ü. Araba Murat 131'di, portakal rengi. Sonra babası kendisi kullandı.
- Ş.Ü. "Tamam, al sana ceza," dedi. Araba evin önünde durdu, ben işe üç vasıtayla gidip geldim.

- Peki, otomobili niye size vermedi evlendikten sonra evlilik hediyesi diye?
- Ş.Ü.
Vermedi. Bana kırgındı ama şu anda memnun. İsmail, belediye başkanı oldu. Gurur kaynağı oldu. Ama babamın kalbinin bir tarafında bana kırıklığı var.
- İ.Ü. Şefika'nın babası, Türkiye'nin sorunlarını tartışabileceğiniz, çağdaş biridir. Şefika da ikinci üniversiteyi okuyor şimdi biliyor musunuz? Bana rakip olmak için...
- Ş.Ü İlk tercihime, Marmara Üniversitesi Yerel Yönetimler bölümünü yazdım. Fakat devamsızlığım oldu, "Galiba kalacağım," dedim, açıköğretime yatay geçiş yaptım.