kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 23 Şubat 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Barlas’ların resim sevgisi Otağtepe’deki evlerinin bahçesine kadar taşmış. Arkada İsmail Acar’ın atları var. Kapı komşuları ise Mehmet Ali ve Cemre Birand.

Türkiye'de türban kadın özgürlüğü hareketidir

23.02.2008
- Gündemi meşgul eden türban konusuyla ilgili ne düşünüyorsunuz?
- M.B
: Benim arkadaşım müteahhitti. Mobilya pazarına geçti. "Niye böyle yapıyorsun?" diye sorunca , "Farkında değil misin, Türkiye yerden 20 cm. yükseliyor," dedi. "Köyden kente gelmek, şilteden sandalyeye geçmek, siniden masaya geçmek, döşekten somyaya geçmek demektir," dedi. Bizden olanları, kendimizin dışında tutmaya çalışıyoruz. 'Orada bir köy var uzakta' değil artık. O köy burada, içimizde. Bu değişimin tadına varıp başörtülünün başının içindeki beyninde ne olduğunu anlarsan, belki çok ortak noktan olduğunu görürsün. Ama kimse onu anlamaya çalışmıyor. Başörtülü bizden değil," diyor, böyle saçma şey olmaz. Bizim derdimiz o bez parçasının niteliği, bağlama şekli değil ki. Onun içindeki beyin ne düşünüyor, bize kırsal kesimden hangi bilgileri aktarıyor. Bizim hangi bilgilerimiz onlarla uyuşup yeni Türkiye'yi oluşturacak, ona bakmamız lazım.
- C.B: Türbanlı kızlar bence İslami modernlik simgesi. Arkadaşım Prof. Nilüfer Göle bunları Modern Mahrem kitabını yazdığında, 20 sene önce ona da hücum edildi. "Daha sıkı bağlanmak, modernlik mi olur?" diye... Daha sıkı bağlanarak flört ediyor. Evin dışına çıkıyor, çalışma hayatına giriyor. Siyasete, medyaya giriyor. Mitinglere katılıyor. Halbuki o geleneksel başörtülü kadınlar evden çıkmazlardı. Türban bence kadın özgürlüğü hareketi. O kadın ekonomik hayata katıldığı zaman türban işlevini yitirecek, modernleşecek. Evden çıkmayan kadının İslami dünyada türban takarak evden çıkması, modernleşme değildir de nedir yani? 28 Şubat'ta büyük bir haksızlık yapıldı. Mehmet entelektüel, zeki bir adam olduğu için toplumun önünde gidiyordu. Mehmet olacakları o zaman söylediğinde zannettiler ki, Erbakan'cı. Bize niye böyle dediklerini anlamadım. Hepimizin mesleğini elimizden aldılar. Anlayamadım. Mehmet toplumun önünde gittiği için o rüzgarları yedi tabii.

- Siz de o rüzgârları yediniz. Zor olmadı mı bunları karşılamak?
- M.B
: Çok büyük stres altındaysan bağışıklığını yok ediyor.
- C.B: Bu mücadeleleri birlikte vermek, bizi daha çok birbirimize yakınlaştırdı.