kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 24 Şubat 2008, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Ömer Koç, sanata düşkünlüğüyle de ünlü.

Ömer Koç kimin güncel sanat koleksiyonunu milyon dolarlara satın aldı?

Serkan Özkaya'nın kellesini yedim. Changa lokantasında, Özkaya'nın yenilebilir heykelinin Changa'nın mönüsünde yer alması nedeniyle özel bir yemek verildi. Yemekte kimler yoktu ki... Barbaros ve Sema Çağa, Ali Akay, Levent Çalıkoğlu, Canan Pak, Kezban Arca Batıbeki, Çınar Eslek, Halil Altındere, Fem Güçlütürk, Ömer Uluç, Ferhan İstanbullu... Yemek, incirli kuzu kulağı salatasıyla açıldı. Onu pastırmalı deniz tarağı ve balık takip etti. En sonunda Serkan Özkaya'nın kadayıftan yaptığı küçük bir oyuncak ayıyı andıran yemeği geldi. Changa'daki yemek boyunca en çok konuşulan konu tabii ki Rene Block'un Türkiyeli güncel sanatçılardan oluşan sanat koleksiyonunu Ömer Koç'a nasıl sattığıydı... Lakin Ömer Koç ve çevresi, Block'tan bu koleksiyonu kaç paraya satın aldığına dair ser verip sır vermiyor... Rene Block, 4. İstanbul Bienali'nin küratörlüğünü yaptığı 1995 yılından itibaren kimsenin aklına gelmeyen bir şey yaptı. Güncel sanatçıların işlerini topladı. Gülsün Karamustafa, Bülent Şangar, Halil Altındere, Aydan Mürtezaoğlu, Füsun Onur gibi sanatçıların işlerinden oluşan koleksiyonun Ömer Koç tarafından 4 milyon dolara alındığı söylentiler arasında...

GALERİST'İN ZAFERİ

Bu haber akıllara küratör olan Rene Block'un, koleksiyonunu bir galerici gibi satmasıyla, bugüne kadar yaptığı sergilerin ilgili seçimiyle ilgili bir soru işareti sokuyor. "Block birtakım yayınlar ve sergiler yaparak bir anlamda koleksiyonundaki sanatçıların pazarını mı oluşturmuş oldu?" diye art niyetli bir soru sormak mümkün... Block, bir grup yerli sanatçıya inandığı için mi, yoksa onlara kurumsal koşulları yaratarak mı kendi koleksiyonunu meşrulaştırdı? Anlaşıldı ki önümüzdeki günlerde bol bol bunları konuşacağız. Tony Cragg savaşını da Galerist kazandı. Murat Pilevneli'yi tebrik etmek lazım. Bir heykeli satılan Tony Cragg buradan da ilan ettiğim gibi İstanbul Modern'e girmesiyle galericileri harekete geçirmişti. Cragg solo sergisi yapmak için birçok galerici kolları sıvadı fakat bayrağa göğüsleyen Murat Pilevneli oldu. Galerist bu yıl sergilemeyi seçtiği uluslararası sanatçılarla piyasayı çok farklı noktalara sürükleyecek gibi görünüyor. Bu durumda yerli sanatçılara çok ama çok çalışmak düşüyor. Pilevneli henüz Tony Cragg sergisi açılmadan, bir Tony Cragg bekleyen listesi olduğunu söylüyor, "Sergi şimdiden sold out oldu," diyormuş.

KRALİÇE HAYRAN KALDI
Ömer Uluç'un Prens ve DNA başlıklı heykeli, Nişantaşı'nda açılan alışveriş merkezi City's'in en üst katındaki Lebriz galerisine ait mekânda yerini aldı. Herkesin dedikodusunu yaptığı gibi açılışta, merkezdeki içki yasağı yüzünden boza ve salep ikram edilmedi. Açılış kokteylinde bol bol alkol tüketildi. Haftanın son sorusu: Neden bu tip küçük ölçekteki alışveriş merkezleri inşa edilir ve tasarlanırken bir sanatçıya da bu merkez için birkaç iş yerleştirme siparişi vermiyor? Louis Vuitton nasıl Haluk Akakçe'den kendi dükkânları için bir yerleştirme istiyorsa, pekala, adresistanbul ya da City's gibi mekânlar da çağdaş sanatçılardan orası için kalıcı işler yapmalarını isteyebilirler. Bu anlamda Sofa Otel iyi bir örnektir. Bu arada Galerist'teki son Taner Ceylan'lara da bakmayı ihmal etmeyin... Nakkaş Ceylan yine döktürmüş. Gökçen Cabadan'ları ise zayıf ve fikirsiz buldum. Oysa Cabadan'ın pentürünü çok seviyorum ve takdir ediyorum. Ondan daha iyi işler bekliyorum... İnci Eviner, İspanya'daki ARCO fuarına Galeri Nev'le katıldı. İspanya kralı ve kraliçesi fuarın açılışına geldi ve fuarı uzun uzun dolaştı. Kraliçe Sofia, Eviner'in işlerinden çok etkilenmiş... Standdaki işleri uzun uzun izlemiş. Bu da İspanya'dan gelen haberler arasında... Galericiler hızla küreselleşiyor, bu da sanatçılarımız için o kadar değerli ki...
Haberin fotoğrafları