kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 2 Şubat 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Cüneyt Arkın: "Hiçbir rol arkadaşımla aramızda hiçbir şey olmadı. Onlar bizim kardeşimiz, namusumuzdu."

Evli kadınlar Cüneyt'in peşini bırakmazdı

19.01.2008
- Bu kadar yıldır bir kadınla gizli ilişkinizi duymadık.
- C.A:
Betül'ün bir bakışından anlardım her şeyi. Duruşundan, sesinden. Yürekten sevmektir o. Yüreği minnetle akar. Kemal Tahir: "Sevmek, hayat boyu biriktirdiklerinizi minnetle takdim etmektir," diyor. Biriktirdiğim her şeyi çiçek takdim eder gibi verdim. Hayatını takdim ediyorsun bir anlamda.

- Eşiniz, evlendikten sonra hayatınızdaki tek kadın mı oldu hep?
- C.A:
Tek kadın o! Sadakat, güven, ihtiyaç duymak. Bir kere bir insana güvenmiyorsanız beraber olabilir misiniz? Güven var mı, huzur var mı, ihtiyaç duyma var mı, beraberken mutlu olmak var mı? Kadın güven ister. Güveni verdiniz mi, tamamdır mesele. Bana güvendi.
- B.C: Ama kadınlar peşini bırakmazdı.

- Çok zormuş işiniz!
- C.A:
Yemin ediyorum, başka bir kadına elimi sürmedim.
- B.C: Genelde de evli kadınlar asılırdı. Erkek için de evli kadın daha cazip. Hiçbir sorumluluk yok. O kadın evliyse, belirli saatte evine gitmek mecburiyetinde. Bu adam burada evliyse, (Cüneyt'ten bahsetmiyorum şimdi) onun da bir sorumluluğu yok. Evli kadınlardan ben daha çok ürkmüşümdür her zaman. Direkt söylerdim. Sık sık telefon ederdim.
- C.A: Dünyanın en çapkın, en deneyimli erkeği o işi yaptığı an, eve geldiğinde, kadın hemen hisseder. İstediğin gibi kırkayak oyunlarını kur, her numarayı çek, kadın hisseder.

- Oldu mu hiç?
- C.A:
Kadın hisseder! Kapıdan girişinizde hisseder.
- B.C: Hayır, o mesele değil. Tanıştığım zaman apayrı bir dünyanın içine girdim. Filmlerden kıskanırdım Cüneyt'i. Yani dışarıda yatmış yatmamış, o mesele değil. O filmde bir öpüşme sahnesi, bir aşk sahnesi var nitekim.

- Peki, Cüneyt Arkın'ı en çok kimden kıskandınız? Hülya Koçyiğit, Fatma Girik, Filiz Akın, Türkan Şoray, Gülşen Bubikoğlu?
- B.C:
Hiçbirinden kıskanmadım.
- C.A: Bizim zamanımızda kadın-erkek ilişkisi başkaydı. Anadolu'ya gittiğim zaman, Fatma Girik'le küçücük odada yerde yatmışımdır. Onlar kardeşimizdi, namusumuzdu!
- B.C: Hepsinin bir sahibi vardı zaten. Filiz, Türker İnanoğlu ile; Türkan, Rüçhan Adlı'ylaydı. Hülya Koçyiğit, Selim Soydan'la, Fatma Girik, Memduh Ün'le beraberdi.
- C.A: Yeşilçam'daki baştan çıkaran kadınların hepsi bekârdı. Birinin bile gazetede, bir adamla fotoğrafı çıkmamıştır.
- C.A: Sinemaya başladığımda, 30 milyondu Türkiye'nin nüfusu. 10 milyonu filmimizi izlerdi. Yaşama biçimiydi bu. Genç kızlar, kadın başrol oyuncularıyla özdeşleşirdi. Erkekler de erkek başrol oyuncularla. Onun için örnek olmamız gerekiyordu bizim.