kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 2 Şubat 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

Onu kaybetme korkusu 'Fahrettin' dediğim an bitti

19.01.2008
- Başlarda ilişkiniz nasıldı?
- B.C:
Onu hiçbir zaman Cüneyt Arkın olarak görmedim. Aslında ilk sene gördüm, sonra bitti. Onun da bana alışabilmesi için çok mücadele verdim. Birbirimize karşı hep iyimserdik.
- C.A: Günde 12-16 saat arası çalışıyorum. Cumartesi-pazar dahil. Bir gün bir şikâyetini duymadım Betül'ün. "Bana şu elbiseyi al, şu ayakkabıyı al," dediğini de bilmem. Sinema dünyama dalmışım, koşturuyorum, köle gibi.

- Sinema hayatınızın kaçıncı yılında tanıştınız Betül Hanım'la?
- C.A:
Üçüncü, dördüncü yılıydı.
- B.C: Çok başlarda! Çok meşhur olduğu dönemlerdi.

- Alkol probleminiz mi vardı o zaman?
- C.A:
Hayır, benim alkol problemim olmadı ki! Filmlerimi görüyorsunuz, 10 atın üstüne atlayan, iki atın üstünde giden adamın, günde 12 saat kılıç sallayan adamın, alkol sorunu olabilir mi? Yani her 'alkol sorunu' deyince, alkolikler gibi beni her gün içen bir adam olarak düşünmeyin. Refleksiniz, kondisyonunuz iyi olacak. İçmiyorsun; ama içince de kötü içiyorsun. Yani 'alkol sorunu' dediğimiz buydu.
- B.C: Popüler olmuş bir insanla baş edebilmek gerçekten çok zor. Kendime çok güvenirim. Ama 'Sorumluluğu, şöhreti onunla beraber taşıyabilir miydim?' meselesi, bir de çocuk yapıp ortada kalmak vardı...
- C.A: İkimiz de iyi niyetle: "Beraber olalım, bu sonsuza kadar gidecek," dedik. Sevmek, bir sanattır. Kömür madenine giren bir işçi, bir mühendis kadar büyük zahmetler çekmen, emek vermen gerekir beraberliğe. Yoksa olmaz! En ağır işçi gibi çalışacaksın, beraberliğin devamı ve güzelliği için.

- Genelde olmuyor ama...
- C.A:
"Yemeğe çıkacağız, saat 21.00'de hazır ol," derdim. Saat gece 23.00-24.00... Sabaha karşı 02.00'de çıkardık.

- "Ben çıkmıyorum Fahrettin, uyumak istiyorum," demez miydiniz?
- B.C:
Demezdim. Kaybedeceğimi düşünüp korkardım.

- Kaç yıl sürdü o kaybetme korkusu Betül Hanım?
- B.C:
"Fahrettin," demeye başladığım an bitti. Bana olan sevgisini göstermesi lazımdı. 'Cüneyt' derken, bir gün pat diye ağzımdan 'Fahrettin' kelimesi çıktı. Çıkış, o çıkış. "Ne yapıyorum?" diye düşündüğüm zamanlarım olmuştur. Ağlayarak geçen günlerim çok olmuştur.
- C.A: Ama bunların hiçbirinden benim haberim olmadı.
- B.C: Asla belli etmedim!