kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 2 Aralık 2007, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

Enerji atlasını değiştirecek insanlar Atlasjet'in uçağında niçin öldü?

Evrim ALTUĞ
Atlasjet'in Isparta Havalimanı yakınlarında düşen uçağında ölenler arasında; nükleer fizikçi, Boğaziçi Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi ve CERN'deki 'Atlas Deneyi'nin mensubu, Türkiye Fizik Derneği İkinci Başkanı, Prof. Dr. Engin Arık da bulunuyordu. 57 kişinin hayatını kaybettiği uçağın nasıl düştüğü, şu an için bir muamma. Bu acıyı istismar etmek ise son derece yanlış. Ancak, küresel nükleer enerjinin 'Uğur Mumcu'su diyebileceğimiz Arık'ın bu uçakta bulunması, yaşamı boyunca ürettiği soru işaretlerini de daha anlamlı kılıyor ve hatırlanması gerektiğine işaret ediyor. Zira Prof. Dr. Arık, beş yıl önce İhlas Haber Ajansı tarafından hazırlanan bir haberde, toryumun geleceğin stratejik hammaddesi olacağı yönündeki şu sözleriyle dikkat çekiyordu: "... Bu durumda toryum bir numaralı element olacak. Çünkü yeni tip (nükleer) reaktörlerde yakıt olarak kullanılacak. Eğer biz toryum ile elektrik enerjisi üretme olanağına kavuşursak bu, trilyonlarca varil petrole eşdeğerde bir enerji kaynağı olacak demektir." Prof. Arık aynı röportajda toryum bazlı nükleer enerji reaktörlerinin, 'Çernobil' gibi bir felaketi de tekrarlamayacağını, radyoaktif kalıntının minimum düzeyde olacağını vurguluyor: "Reaktörün fişini çektiğinizde her türlü işlem duruyor. Doğa kirlenmiyor; minimum atıklar da uzun ömürlü değil."

ÇÖZÜM İÇİN GİDİYORLARDI
İşin daha ilginci, 'Türk Hızlandırıcı Merkezi Teknik Tasarımı ve Test Laborotuvarları' projesi üyesi Prof. Arık ve beş bilim insanının Isparta'ya hareketinin asıl nedeninin; toryum bazlı ulusal nükleer enerji üretimi olasılıklarının tartışılacağı ve Devlet Planlama Teşkilatı'nın da katkılarıyla düzenlenen Süleyman Demirel Üniversitesi Nükleer Fizik Kongresi'ne katılmak olması. Bilim insanları, bu projenin 2010'a kadar hızlandırılması ve toryum madeni potansiyeli adına dünya ikincisi Türkiye'ye kazandırılması üzerine yeni bir zirve için yola çıkmıştı. Belki de dünyanın nükleer enerji atlasını değiştirebilecek altı bilim insanının, Atlasjet'in uçuşu sırasında hayatını kaybetmesi tam da bu yüzden konuya bir nokta değil, birçok soru işareti koyuyor: Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, bir önceki Cumhurbaşkanı Sezer tarafından veto edilmiş Nükleer Santral Yasa Tasarısı'nı imzalamasından günler sonra, 8 Aralık'ta yapılacak küresel eylem hazırlıklarına bir hafta kala yaşanan bu 'kaza', açık konuşmak gerekirse milyar dolarlık ihalelerin tartışıldığı Türkiye için, Pandora'nın nükleer kutusunu karıştırıp, onu bir kez daha karartıyor. Üstelik, hayatını kaybeden onlarca masum insan da cabası. Allah hepsine rahmet eylesin.