Sigara yasağı ve özgürlükler

Amerika ve Avrupa'daki bütün yasaklara kuzu kuzu boyun eğen Philip Morris firması, Meclis gündemindeki sigara yasağına tepki göstermiş.
Anlaşılabilir bir tepki, çünkü bu işten milyar dolarlar kazanıyorlar.
Sigara üreticisi firma, yasağın Anayasa'ya aykırılığından başlayıp restoran, bar, kafeterya gibi mekânlarda uygulanmaması teklifine kadar gitmiş.
Öncelikle sigara yasağının bir hak kısıtlaması olup olmadığına bakmak gerekir.
Anayasa Hukuku'nun temel kuralı, özgürlükleri başkalarının özgürlüklerinin başladığı noktada bitirir.
Bir insanın "sigara içme özgürlüğü" olduğu kadar, başkalarının da "içmeme" ve "dumanaltı olmama" özgürlüğü vardır.
Bilimsel araştırmalar, pasif içiciliğin normal sigara içmek kadar zararlı olduğunu açık biçimde ortaya koymuştur.
Araştırmalara göre, sigara dumanında tam 4 bin çeşit kimyasal madde bulunmaktadır ve bunun 2 bini insan vücudu için zehirli olma özelliği taşır.
Sigara içen veya bu dumana maruz kalan bir insanın akciğerleri doğrudan bu zehirli maddelerle dolmaktadır.
Üstelik bu maddelerin 55'inin kanser yapıcı olduğu kanıtlanmış bir gerçektir.
Araştırmalar, sigaranın akciğer, dudak, ağız, gırtlak, nefes borusu, yemek borusu ve idrar torbası kanserlerine neden olduğunu kanıtlamıştır. Ayrıca böbrek ve pankreas kanserlerinin oluşumuna da katkıda bulunduğu bilinmektedir.
Bu bilimsel gerçeklerin ışığı altında Amerika'nın önde gelen sigara üreticileri, mahkemeler tarafından milyonlarca dolar tazminata mahkûm edilmiş, sonuçta da üretim ve satışlarını yasal mücadelenin daha zayıf olduğu Türkiye gibi ülkelere kaydırmışlardır.
Yine bu nedenlerle, yurttaşının sağlığına önem veren başta Amerika olmak üzere, Avrupa'nın birçok ülkesi sigaranın satışından reklamına, içildiği mekândan paketine kadar birçok sınırlama getirmiştir.
Sigara firmasının cebine attığı kazancının kat kat fazlasını ülkeler yurttaşlarına sağlık hizmeti vermek için harcamak zorunda kalmaktadır.
Bu iktidarın bu dönem yaptığı en akılcı ve yararlı teklif budur.
Bütün partilerin bu teklifin arkasında durması ve yurttaşımıza çağdaş insanların hak ettiği bir uygulama modeli getirmesi gerekir.
Özgürlük, dumansız ortamda bulunmaktır.