kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 4 Kasım 2007, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
ERGUN BABAHAN

Medya fahişesi

İki tür fahişe vardır.
Bir kısmı gerçek kader kurbanıdır. Yaşam onları alıp böyle bir yola sürüklemiştir.
Yaptıkları işten, yaşadıkları hayattan son derece mutsuzdurlar.
Bir de ruhları fahişe olanlar vardır.
Mesleklerini keyif içinde icra ederler. Bedenleri kadar, ruhları da satılıktır.
Bunların benzerleri maalesef bizim meslekte de vardır.
Bugün bekçi köpekliği yaptıkları patronlarının yanlışlarını, günahlarını, hatalarını ancak yeni bir müşteri bulduklarında fark ederler.
Bunun için yeni müşterinin cüzdanını sonuna kadar açması gerekir elbette.
Her yeni müşteri için de eskisini kötülerler.
Aslında çoğunlukla ilk müşteriyi tatmin işlevini tamamladıkları için kayıpları büyük önem taşımaz.
Asıl değerleri yeni müşteri içindir.
Her türlü numaraya, yalana, iftiraya açıktırlar.
Çünkü ruhları satılıktır.
Türkiye basınında böyle tipler hep var olmuştur ve ne yazık ki olmaya devam edecektir.
Çünkü para basmaya hazır müşteriler hep vardır ve olacaktır.
Siz ruhunuzu, kaleminizi satmaya hazırsanız, buna para basmaya hazır alıcılar piyasada her zaman vardır.
Bu kiralık katil tutmak gibi bir şeydir.
Bir insanı illa da kurşunla vurmanız, arabasını havaya uçurmanız gerekmez.
"Karakter suikastçileri" bunun için vardır.
Görünürde kan bırakmazlar ama savunmasız hedeflerde derin acılar, izler bırakırlar.
Avcı köpeği gibi kurbanlarını kendileri seçmezler.
Onlara "Tut" veya "Yakala" komutu verilir.

Kurban bazen rakip bir işadamıdır, bazen ünlü bir entelektüeldir.
Kendi fikri, düşüncesi olmaz bu tip fahişelerin ve hep cahiller arasından çıkar.
Çünkü düşünen fahişe tehlikelidir.
En ideali paradan başka bir şey düşünmeyen geri zekâlı tiplerdir.
Parayı ve komutu alınca işe koyulurlar. Aynı gün içinde onlarca yalanı arka arkaya sıralayabilirler.
Tıpkı pavyonda sarhoş müşteriyi sağmaya çalışan konsomatris gibi.
"Seni seviyorum" da diyebilir, "Aslanım senden büyük yok" da diyebilir.
İsimleri yoktur.
Sadece kod adları vardır.
Bazen kara, bazen siyah olurlar.
Çünkü akla işleri yoktur.
Beyaz ve beyazla ilgili hiçbir şey onlara yakışmaz çünkü.
Onları hemen tanırsınız çünkü vesikalarını yüzlerinde taşırlar.