kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 20 Ekim 2007, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
YAVUZ DONAT

Ya Prof. Halaçoğlu'nun "bildiklerine" ne demeli?

Türk Tarih Kurumu Başkanı Yusuf Halaçoğlu Doğu'da, Batı'da, Avrupa'da Amerika'da pek çok toplantıya katılıyor.
Bu toplantılar nasıl geçiyor?
Yusuf Hoca ile "bunu" konuştuk.
Toplantıların çoğunda "diyalog" aynı.
"Batılı" diyor ki:
- Ermeni soykırımını kabul edin.
Prof. Halaçoğlu:
- Neden kabul edeceğiz?
Muhatapları:
- Neden kabul etmiyorsunuz?
Halaçoğlu:
- Bir "tarih komisyonu" kurulsun... Her ülke elindeki belgeleri versin... Biz arşivimizi açıyoruz, buyrun, gelin... Kararı komisyon versin.
Muhatapları:
- Komisyon kurulamaz... Kesinlikle... Buna şiddetle karşıyız.
Batı "tarih komisyonu" kurulmasına neden "şiddetle, kesinlikle" karşı?
Prof. Halaçoğlu "zamanınız varsa belgeleri önünüze dökeyim" dedi.
Hangi ülke, hangi ilde, ilçede, köyde, hangi Ermeni'yi silahlandırmış.
Hangi Ermeni'ye kaç para vermiş?
Hepsi "gün gün, isim isim" belli.
Eğer "tarih komisyonu" kurulacak olursa bütün bunlar ortaya çıkacak.
Sadece "bunlar" mı?
Bir şey daha ortaya çıkacak.
"Dün" Ermeni'ye silah ve parayı "kim" vermişse, "bugün" PKK'ya silahı da, parayı da, desteği de veren "yine o."
Yusuf Halaçoğlu ile konuşurken söz "Cemil Çiçek'in bilip de söylemediklerinden" açılınca...
Prof. Halaçoğlu "ya benim bildiklerim" dedi:
- Ah uluslararası bir komisyon kurulsa da herkes bildiğini anlatsa.
Batı bize "ev ödevi" vermeyi sürdürdükçe ve biz de "başüstüne"
diye boyun eğdikçe "böyle bir komisyon hiç kurulmayacak."