Onlar "Mahşer'in 5 atlısı" değil

Altı sivil toplum örgütünün açıklamalarını Hürriyet gazetesi manşetine taşıdı. Sanki, Genel Yayın Müdürü Ertuğrul Özkök'ün rahatsızlığını ve endişelerini bu kişiler de paylaşıyormuş gibi, ortak görüş "Sivil Dilekçe" başlığı altında gazetede yer aldı.
Oysa, TOBB, TİSK, Türk-İş, Hak-İş, Kamu-Sen, TESK ve TZOB temsilcileri, yeni bir anayasanın gerektiğini söylüyorlardı. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da, bir soru üzerine, "Mustafa Kemal Atatürk bu ülkenin kurucusudur, bunu kimsenin silmeye gücü yetmez. Türkiye, demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir. Bu madde değiştirilemez" demekle yetinmişti.
Belki Özkök, "benzer bir durum var" intibaını yaratmak istiyor ama,
"Mahşer'in 5 atlısı" nın 28 Şubat'taki " askerci" pozisyonlarıyla, bu açıklamaların muhtevasının uzaktan yakından ilgisi yok. Hisarcıklıoğlu, " başörtüsü yasağı sürmeli, yoksa Malezya oluruz" gibi bir uyarı yapmadı; sadece kimsenin itiraz etmediği konuların altını çizdi. Hiç kimse, Atatürk'e de itiraz etmiyor; laik cumhuriyete de. İtiraz, "Atatürk ilke ve inkılâpları" şeklindeki ideolojik kalıbın, anayasaya konulmasına yönelik. Anayasanın ideolojik bir temele dayanmaması gerektiğini, daha önce birçok kişi ifade etti. Meselâ bunlardan biri, TÜSİAD'ın ısmarladığı anayasa tasladığını hazırlayan YÖK Başkanı Erdoğan Teziç.
28 Şubat'ta "Mahşer'in 5 atlısı" demokrasinin askıya alınmasında önemli bir rol oynamıştı. Ama bugünküler, bir an önce reformlar gerçekleşsin, yeni bir anayasa yapılsın gibi hepimizin paylaştığı talepleri seslendiriyor.