kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 23 Eylül 2007, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
ERGUN BABAHAN

Haritalar ve milliyetçilik

Haritalar insanları farklı biçimde algılamamızda etkili araçlardır.
Hepimiz ülkeleri atlaslarda gördüğümüz farklı renklerle hayal ederiz.
Oysa coğrafyanın sınırı yoktur.
Haritalar milliyetçilik akımının önemli araçlarından biri olmuştur.
İlk haritalar, gezginlere yollarını bulmada yardımcı olmakla yetinir, önemli nirengi noktalarını gösterirdi.
Napolyon Savaşları haritacılığın gelişiminde bir dönüm noktası oldu.
Yöneticiler, paralı askerler yerine vatandaşlarını orduya almaya başladığında, daha güçlü bir ortak kimlik ve komşularından farklılıklarını vurgulamak için haritaları kullandı.
Gelişen sömürgecilik, imparatorlukların sahip olduğu arazileri tam göstermek için haritacılığı kullandı.
Haritalar, sınırları belli bir devletin içinde vatandaşları daha sıkı denetlemek, askere almak, vergi toplamak konusunda da önemli bir enstrüman oldu.
Haritalar aynı zamanda Avrupa'nın egemenliğinin bir simgesi haline geldi. Bugün standart haritaların çoğunun Avrupa'yı merkez olarak göstermesinin en önemli nedeni budur.
Oysa
yerkürenin bir merkezi yoktur.
Haritayı yapan elbette dünyanın merkezine kendini oturtup tüm insanların kafasına bu olguyu yerleştirdi.
İçinde bulunduğumuz coğrafyanın haritaları ise, I. Dünya Savaşı'nın galiplerince kendi keyiflerine göre çizildi.
Bugün
yaşadığımız sıkıntıların önemli bir nedeni bu keyfi haritalardır.
Bir sınırın iki ayrı yanında kalan insanlar, bugün bu haritalar yüzünden birbirine düşürülmek isteniyor.
Haritayı çizen, insanların kaderine uzun yıllar şekil verecek bir gelişimi de belirlemiş oluyor aslında.
(Haritalar siyasi yorumu için Craig Calhoun'un Bilgi Üniversitesi Yayınları'ndan çıkan Milliyetçilik kitabını okuyabilirsiniz.)