kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 26 Temmuz 2007, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
ERGUN BABAHAN

Gül'ün aday olması en doğal hakkı

Büyük resim için tıklayın
Türkiye zorlama bir hukuk yorumu sonucu 367 şartı bulunamadığı için cumhurbaşkanını seçemedi ve erken seçime gitmek zorunda kaldı.
Sandıktan çıkan sonuç ortada.
DP Genel Başkanlığı'ndan istifa eden Mehmet Ağar'ın itirafı da ortada:
"TBMM'de Cumhurbaşkanlığı seçimi sırasında, salona girmeyerek büyük bir hata yaptık. Vatandaş bu tavrı benimsemedi. Bu hatayı bütün seçim kampanyası boyunca tamir edemedik. Sonuç ortada. Milletin iradesi böyleyse karşısında durulmaz."
Şimdi Meclis Başkanlık Divanı'nın oluşmasının ardından yeniden Cumhurbaşkanlığı meselesi gündeme gelecek.
Türkiye Cumhuriyeti'ne bakan, başbakan, dışişleri bakanı ve başbakan yardımcısı olarak hizmet etmiş, Milli Güvenlik Kurulu toplantılarına katılmış olan Abdullah Gül de seçimde yüzde 50'ye yakın oy alan partisinin en muhtemel adayı.
"İstemezükçüler" yine ayaklanıyor.
Ancak ortada bir gerçek var.
Meclis'ten kaçanı halk affetmiyor.
"Uzlaşma" ise seçmen kendisi sandıkta uzlaştı.
Yeni bir kadro ile karşısına gelen AK Parti'nin geçmiş beş yıllık icraatını onaylamakla kalmadı, önümüzdeki beş yıl için de büyük cesaret verdi.
Halkın böylesine teveccühünü kazanmış bir partiye hala "Bizim istediğimiz isim olmazsa cumhurbaşkanı seçemezsin" demek veya demeye kalmak abesle iştigalden başka bir şey değildir.
Bu en azından halkın somut biçimde ortaya çıkmış iradesine saygısızlıktır.
Üstelik, Gül'ün sözlerinden anlaşılacağı üzere iktidar, "illa Meclis'te seçelim" diye bir bastırmacı yaklaşım içinde de değildir.
Eğer Meclis değil de halk seçsin diyorsanız ve halkın karşısına çıkacak bir adayınız varsa, cumhurbaşkanını halka seçtirirsiniz.
Ama öyle yerinde sayan oylarınızla kendi iradenizi zorla kabul ettiremezsiniz.
Türkiye Cumhurbaşkanlığı seçimi yüzünden yeniden sandık başına gidecek olursa, kimlerin tasfiye olacağı şimdiden bellidir.
O yüzden ben bu seçimde yeni seçilmiş milletvekillerinin kolay kolay Meclis'e girmeme kararı alabileceğine ihtimal vermiyorum.
Yine de Cumhurbaşkanlığı gibi hassas bir makama kavgasız-gürültüsüz seçim için herkesin elinden gelen çabayı göstermesi çağrısı yapıyorum.
Milli iradeye saygı, demokrasinin temel koşuludur.