|
|
 |
 |
 |
|
 |
|
  |
|
 Çömez: Türkiye ciddi tehlikeyle karşı karşıya
AK Parti Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez, Türkiye'nin Birinci Dünya Savaşı'ndan beri en ciddi tehlike ve tehditle karşı karşıya olduğunu söyledi.
Türk Ocakları İzmir Şubesi tarafından düzenlenen "Türkiye'nin Yol Haritası Kerkük" konulu panelde konuşan Milletvekili Çömez, içinde bulunduğumuz tehlikeli durumun Kerkük'ün altında 2 trilyon dolarlık petrol rezervi bulunmasına ve İsrail'in bölgede gücünü artırma çabalarına bağladı. Hükümete de tepki gösteren Çömez, Türkiye'nin topraklarında gözü olanlarla görüşülmesini eleştirdi.
Kerkük'ü ele geçirenlerin aynı zamanda dünyanın süper gücü olma imkanına da kavuşacağını ileri süren Çömez, "Kerkük'ün altında şu anda 2 trilyon dolarlık petrol rezervi var. Çok büyük bir zenginlik, çok büyük bir kaynak. Bu kaynağa sahip olan, bu kaynağı istediği gibi yöneten, sevk ve idare eden güç, tekrar dünyada hakim güç olacaktır. Çaba bu." dedi. Kerkük'ün kasım ayında referandumla Güney kısma bağlanmak istediğini, bunun için 600 bin civarında Kürt'ün bölgeye yerleştirildiğini gözleriyle gördüğünü belirten İsmail Çömez, şöyle konuştu: "İsrail'in hava savunma sistemleri bulunduğu coğrafya itibariyle kendini korumaya yeterli değil ve İsrail'in ileri bir karakola ihtiyacı var, çünkü İran nükleer çalışmalarını nükleer başlık kapasitesine dönüştürür ve bunu füzelerle kullanmaya başlarsa ve ya bunu başka örgütlerle paylaşırsa bu İsrail'in sonu demektir. Bu sebeple kuzeyde kurulacak olan sözde bir Kürdistan İsrail için stratejik bir anlam ifade ediyor."
Olaylara
bu şekilde bakılması gerektiğini aksi takdirde telafisi mümkün olmayan sonuçların ortaya çıkacağını savunan Çömez, "Türkiye inanarak ve altını çizerek söylüyorum, Birinci Dünya Savaşı'ndan bugüne en ciddi tehlike ve tehditle karşı karşıyadır. Ben bunu petrol zenginliği açısından ifade etmiyorum. Oradaki Türkmen kardeşlerim, soydaşlarımın, dostlarımın, akrabalarımın acısı olarakta ifade etmiyorum ama Türkiye'nin ulusal güvenliği açısından ifade ediyorum. Türkiye'nin ulusal güvenliği Kırımdan başlar. Türkiye'nin ulusal güvenliği Batı Trakya'dan başlar, Bosna Hersek'ten, Kıbrıs'tan, Musul ve Kerkük'ten başlar. Eğer biz bunun bugün farkına varamazsak, Lozanda karşılaştığımız sürecin asıl ikinci senaryosu olan yeni süreçle karşılaşırız. İşte o zaman Türkiye ciddi bir tehditle ve riskle karşı karşıya kalır." diye konuştu.
Irak'ın Kuzey kısmındaki lokal yönetimin başında bulunanların Türkiye'den toprak isteme cüreti içinde olduklarını, buna rağmen bu insanlarla görüşülmesine tepki gösteren Çömez, şunları söyledi: "Kuzeydeki yönetimin başlarından bir tanesi olan Barzani'nin 2005 yılında yaptığı bir ropörtaj da kullandığı ifadeler aynen şöyle: Gazeteci kendisine soruyor, 'Siz Türkiye ve İran'dan toprak mı talep ediyorsunuz?' Cevap şu: 'Ne münasebet, biz niye onlardan toprak talep edelim? Onlar bizim Kürdistanımız'ı böldü, bizim toprağımızı aldı, hakkımızı istiyoruz.' Biz böyle bir adamla, PKK'ya arka çıkmış, topraklarımızda gözü olan, böyle niyetleri olan bir adamla bugün siyasi bir pazarlığı tartışır hale geldik."
Bunun yanısıra Kuzeydeki lokal kürt yöneticilerine siyasal ambargo uyguladığımızı ifade eden Çömez, ancak ekonomik ambargo uygulamadığımız için katma değer farklarının Barzani'nin cebine girdiğini öne sürdü.
Panelde konuşan Irak Milli Türkmen Cephesi Ankara Temsilcisi Ahmet Muratlı ise ABD ve Batı'nın Irak'a barış vaadleriyle geldiğini ancak gözyaşı ve kan dışında hiçbir şey bırakmadığını söyledi. Savaş çıktığı günden buyana Irak'ta ölenlerin sayısının 700 bini aştığına dikkat çeken Muratlı, bu rakamın iki misli sakat ve mağdur oluştuğunu, 2 milyon insanın da ülkeyi terkettiğini kaydetti. Gazeteci Güler Kömürcü ise gelişmeler hakkında düşünelerini aktardı.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
