  |
|
Türkiye'de evimde gibiyim
Klasik müzik ile flamenkoyu başarıyla birleştiren ünlü piyanist Miriam Mendez, Türkiye'deki ilk konserini 7. Uluslararası Antalya Piyano Festivali'nde verecek. Mendez, Türkiye'yi kendine çok yakın hissettiğini söylüyor.
Fazıl Say'ın sanat yönetmenliğinde, Antalya Büyükşehir Belediyesi, Antalya Kültür Sanat Vakfı ve Kadir Dursun Prodüksiyon'un işbirliğiyle düzenlenen 7. Uluslararası Antalya Piyano Festivali, ünlü piyanist Miriam Mendez'i ağırlıyor. 'Bach por Flamenco' albümü ile dikkat çeken İspanyol Miriam Mendez, klasik müzikle flamenkoyu başarıyla birleştirdiği performansıyla, 25 Kasım'da ilk kez Türk sanatseverlerin karşısında olacak. Mendez'in piyanosuna, flamenko gitarı, keman, çello, cajon ve flamenko şarkıcıları eşlik edecek.
* Köklü bir müzisyen aileden geliyorsunuz, ailenizin müzik geçmişinden bahsedermisiniz?
Annem klasik müzik piyano öğretmeni, zaten ilk piyano derslerimi de ondan aldım. Baba tarafım da müzikle içiçe, flamenko müziğinin içinden geliyoruz diyebilirim. Babamın babası besteci, babaannem ise tam flamenko kültüründen geliyor, tam bir çingene.
* Sevilla ve Barcelona konservatuarlarında eğitim gördünüz, o yıllarda neden özellikle Bach üzerinde uzmanlaştınız?
Bach'ın batı müziğinin babası olduğunu düşündüğüm ve hala düşünmekte olduğum için 2 sene boyunca çalıştım. Bach müziği keşfedildiğinde, müziğin 3 boyutu birden keşfediliyor.
* Flamenco'yu klasik müziğin tadını artıran bir element olarak mı görüyorsunuz?
Tadını artırmak demeyelim isterseniz, çünkü klasik müzik zaten çok lezzetli bir müzik, bence flamenko da öyle.
* Yaptığınız müziği birkaç cümleyle tanımlayın desem...
Hissettiğimi müzik yoluyla başka yerlere taşımak. Flamenkoyu bir armoni düzeyine getirmek beni çok ilgilendiriyor. Flamenkoyu da klasik müziğin sahip olduğu gibi bir armoni ve beste statüsüne getirmek istiyorum.
* Türkiye'de ilk kez konser vereceksiniz. Türkiye hakkında neler biliyorsunuz?
Türkiye hakkında sadece okulda öğrendiğim kadarını biliyorum. Doğu kültürü olduğunu biliyorum, doğu ile batının arasında bir köprü olduğunu da... Çok önemli bir Türk halk müziğiniz var. Ah, bir de yemeklerini biliyorum... Aslında çok benzer ülkeleriz. Türk mutfağıyla Endülüs'ün güneyinin mutfağı birbirine çok benzer. Bu yüzden Türkiye denince, kendimi evimde hissediyorum, hem de daha önce hiç gelmediğim halde. Türkiye'yi kendime çok yakın hissediyorum.
Fazıl Say'ı duydum
* Türkiye'den bildiğiniz müzisyenler var mı?
Fazıl Say gibi bir ismi bilmemek mümkün değil. İsim vermesem de bildiğim müzisyenler var, sanırım sizde bir pazarlama eksikliği var!
* Festivalin teması Mozart. Son projenizde Mozart'ın flamenko düşlediğini söylüyorsunuz, Mozart hayatta olsaydı, sizce flamenkonun hangi özelliklerini severdi?
Mozart'ın Düşü, 'eğer Mozart Endülüs'e gelmiş, oralarda yaşamış olsaydı, bize bıraktığı müzik nasıl olurdu?' sorusuyla başlıyor. Mozart'ın eserlerindeki karanlık yön, flamenkodaki dramatik tarafla bağlı, içiçe.
* Piyano Festivalinin kapanış konseri sizin.... Konserde bir sürpriz var mı?
Güzel sürprizler var! Şaşırtmayı deneyeceğiz. Konserin iskeletini Bach oluşturacak daha sonra flamenkoyla karışmaya başlayacak. Mozart'tan da bir parça çalınacak.
Cenk Erdem
|
