|
|
|
Tarikatçı kitapları okullarda!
CHP Sinop Milletvekili Engin Altay, ünlü tarikat ve cemaat liderlerinin takma adla yazdığı ve daha önce yasaklanan kitapların yeniden okullara girdiğini ileri sürdü.
TBMM Genel Kurulunda, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik hakkında verilen gensoru önergesi üzerinde konuşan Altay, önergedeki iddiaların içinin boş olmadığını söyledi. Altay, ''Bizim iddialarımızın içi boş değil ama sayenizde MEB'in içi boşaltıldı. Allah aşkına, sizin de çocuklarınız var. Gün geçmiyor ki televizyonlara gazetelere okullarda şiddet, fuhuş, uyuşturucu ve ideolojik eylemler yansımasın. Bunları Kurtlar Vadisi'ne bağlayacaksınız ama geçmiş kuşaklar da Malkoçoğlu ile büyüdü'' dedi.
OKS'nin
tam bir fiyasko olduğunu, 3. yerleştirme yapılamaması nedeniyle puanı yeterli olan öğrencilerin Anadolu ve Fen liselerinde okuyamadığını anlatan Altay, Bakan Çelik'in bu uygulamasıyla Anayasayı ihlal ettiğini, TCK'ya göre suç işlediğini ileri sürdü. ÖSS'de her 100 öğrenciden 22'sinin tek bir matematik, 69'unun ise tek bir fen bilgisi sorusunu bile yanıtlayamadığını kaydeden Altay, ''Bu içinize siniyor mu? MEB tarihinin en büyük başarısızlığıdır bu...'' görüşünü ifade etti.
Ünlü tarikat ve cemaat liderlerinin takma adla yazdığı kitapların tavsiye üzerine okullara girdiğini ileri süren Altay, daha önce yasaklanan ve Cumhuriyet karşıtı fikirleri barındıran kitapların yeniden okullara sokulduğunu söyledi.
''Abdülfettan Şahin'' takma adıyla yazılan kitapları örnek gösteren Altay, kitapta yer alan bazı ifadeleri okudu. Bazı kitaplardaki tekerleme ve manilerden örnek veren Altay, ''Ecevit'in kafası/ Cum Sezer'in sopası'', ''mendilin ipeklisi/tarlanın tezeklisi'', ''mini mini birler/yaşasın ikiler/tembel üçler/dayak yiyen dörtler'', tekerlemelerini okudu. Bir tekerlemede geçen ''Tepesi delik kara Mustafa'' ifadesinin Mustafa Kemal Atatürk'ü çağrıştırdığını herkesin bildiğini belirten Altay, ''Niye Kara Hüseyin veya Mehmet değil de Mustafa?'' diye sordu.
100 temel eser olarak tavsiye edilen kitapları da eleştiren Altay, abdest suyunun kandaki alyuvarlara iyi geldiğinin ders kitabında yer aldığını hatırlatarak, ''Her hükümete göre tarikat tanımı yapılırsa bu memleket Afganistan'dan beter olur'' görüşünü savundu.
Çelik'in ''YÖK ile takıştığını'' ifade eden Altay, ''Bir ülkede Milli Eğitim Bakanının YÖK ile takışarak bir yere varması mümkün değil? X-Ray cihazının parasını 76 ay ödemeyen bir bakan, hizmet bakanlığı yapamaz'' dedi.
''BAKANLIĞI BIRAKIN''
Önerge üzerinde Anavatan Partisi'nin görüşlerini dile getiren Erzurum Milletvekili Dursun Akdemir, Çelik'in kendisine yönelik eleştirileri açık yüreklilikle kabul etmesi ve özeleştiri yapması gerektiğini söyledi. Çelik'in hurafelerle suçlandığını ifade eden Akdemir, ''Gençler, akıl dışı eğitim sisteminde kaderlerine terk ediliyor. Sayın bakan göreve geldiği günden beri hangi sorunu çözdü; üniversiteye giriş sistemini mi, YÖK veya ÖSYM ya da katsayı sorununu mu?'' dedi.
Akdemir, ''müfredat değişikliği sonucu ucube şeylerin ders kitaplarına girdiğini'' savunarak, ''Döneminde yaptığı tek şey, üniversiteleri kendinize düşman etmek oldu'' görüşünü ifade etti.
İstanbul Kartal'da bir okulda para veren öğrenciler ile vermeyen öğrenciler arasında ayrım yapıldığını ileri süren Akdemir, Hükümet'in ve Çelik'in eğitimi siyasi amaçlarına alet ettiğini ve bu amaçla kadrolaşmaya gittiğini söyledi.
Akdemir, ''Hukuk tanımaz bir milli eğitim bakanı oldunuz. Hukuku tanıyın,bakanlığı bırakmanız gerekiyor. Gelin kendiliğinizden bırakın. Bu erdemi gösterin'' dedi.
(AA)
|