Migros Gima - CarrefourSA üçgeninde neler oluyor? Bankalar yasa tasarısı aceleye getirilmemelidir

Bankalar yasa tasarısı aceleye getirilmemelidir

Bankalar Kanunu Tasarısı ani bir kararla TBMM Plan Bütçe Alt Komisyonu'nda görüşülmeye başlıyor. Bankacılık sektörü gibi bıçak sırtında olan bankacılık sektörünün düzenlenmesi ve denetlenmesini öngören değişiklikleri kapsayan tasarı, bu haliyle yasalaşması halinde sıkıntılar bitmeyecek aksine artacaktır. Tasarının banka hukukçularından oluşan bir komisyon marifeti ve sektör temsilcilerinin de görüşü alınarak, uygulamada sıkıntı yaratabilecek değişikliklerin yapılmasında yarar vardır.
Geçen hafta bu köşede sıkıntı yaratabilecek bazı tespitlerimi sizlerle paylaşmıştım.
Özellikle yürürlükte bulunan 4389 sayılı Bankalar Kanunu'nun 22/3 ve 22/4 fıkralarının yeni tasarıda 164. maddede birleştirilmesi 22/3 fıkrasının mahiyetini değiştirmektedir. Yürürlükteki yasanın 22/3 fıkrasındaki şartlı tahliyenin, birleştirme ile ortadan kalkması, halen faaliyette bulunan bankalar açısından risk taşımaktadır.
Zaten yaptıkları her işlemde potansiyel 'zimmet' suçu ile karşı karşıya bulunan banka sahip ve yöneticilerinin bu değişiklikle görevde kalabilmelerine inanmıyorum. Ayrıca 1 Haziran 2005'te yürürlüğe girecek Ceza Muhakemeleri Kanunu'nun 128 ve 133. maddeleri karşısında 5020 sayılı kanunda bile bulunmayan bazı hükümlerin mevcut bankaların sahip ve yöneticilerine uygulanacak olması bankacılık sektörünü bitirme noktasına getirecektir.
Amaç, bankacılık sektörünü çağdaş bir yapı ile düzenlemek ve denetlemek ise, bu tasarı aceleye getirilmemeli ve sektör temsilcileri ile banka hukukçularının da görüşü alınarak düzenlenmelidir.