Körfez sermayesinin gözü Türkiye'de
Birleşik Arap Emirlikleri Ulaştırma ve İletişim Bakanı, Dubai İslam Bankası (Dubai İslamic Bank) Başkan Yardımcısı Sultan bin Saeed Al-Mansouri, Türkiye'de temsilcilik açarak pazarı incelemeye alan bankanın bundan sonra izleyeceği politikanın, banka almak ya da başka sahalara yatırım şeklinde olabileceğini bildirdi.
Al-Mansouri, İstanbul'da açılan temsilcilik ile öncelikle bankacılık pazarına ve bu alandaki iş imkanlarına bakmak istediklerini dile getirdi.
Al-Mansouri, ''İlerde ihtiyaçlarımıza göre izleyeceğimiz politika, banka almak ya da başka sahalara yatırım yapmak şeklinde olabilir. Türk ekonomisi gelişiyor. Yatırım fırsatları mutlaka önümüze çıkacaktır. Burada güçlü sektörleri anlamaya ve sonra bunun bir parçası olmaya çalışacağız. Şundan emin oldum; Türkiye 5 sene öncesine göre çok daha gelişmiş, çok daha iyi bir ekonomiye sahip. Zaten şu anda sağlam yapının verdiği güveni alıyoruz'' diye konuştu.
Türk Telekom özelleştirmesinde Emirates Telecommunications Corporation (Etisalat) ve Cetel Çalık Enerji Sanayi ve Ticaret A.Ş. ile birlikte ön yeterlilik alan ortak girişim grubu içinde bulunan bankanın Başkan Yardımcısı Al-Mansouri, Türk Telekom'un geleceği iyi ve ekonomiyle birlikte büyümesini sürdürecek bir şirket olduğunu da vurguladı.
Al-Mansouri, ''Önemli olan doğru ücretlendirme ve politikayla korunması'' diye konuştu. Türk Telekom özelleştirmesiyle ilgilenen diğer gruplara ilişkin bir soru üzerine Al-Mansouri, şunları kaydetti:
''İyi olan kazansın. Zaten önemli olan sadece satın almak değil. İleride ne olacağı, alan grubun bu servisi sağlayıp sağlayamayacağı...Türkiye, AB'ye girecek. Türk Telekom satıldığında sunulan hizmette Avrupa şirketleriyle başa baş yarışabilecek mi bu önemli. Bundan dolayı satan mercilerin bütün bu sürece bakarak değerlendirme yapması gerekir.''
''1 MİLYAR DOLARIN ÜZERİNDE KREDİ SAĞLADIK''
Dubai İslam Bankası Yatırım ve Kurumsal Bankacılıktan sorumlu Başkan Yardımcısı Aref Kooheji de, birçok kredilendirme çalışması içinde yer aldıkları Türkiye'de, bugüne kadar sağladıkları kredi tutarının 1 milyar doların üzerinde olduğunu bildirdi.
Kooheji, İstanbul'da açtıkları temsilcilikle ilgili, ''Biz ilk olarak gelip görmek, gözlerimizi açmak, anlamak, ondan sonra devam etmek istiyoruz. Türk bankacılık sistemine 5 yıl öncesine göre bakıldığında riskin yüzde 80'inin gittiğini söyleyebilirim'' diye konuştu.
Aref Kooheji, Türkiye'de telekom ve finans sektörlerinin yanı sıra enerji santralleri, petro-kimya, demiryolları, eskiyen kamu binalarının yeniden yapımıyla ilgilendiklerini kaydederek, küçük ama büyük potansiyeli olan şirketlere de yatırım yapabileceklerini söyledi.
Suudi Arabistan'da Türk Telekom'dan çok daha büyük bir ihaleye girdiklerini ve bunun altından kalktıklarını anlatan Kooheji, ''Türk Telekom'da Etisalat ve Çalık ile çok iyi bir ekip oluşturduk. Hem know-how hem de Türkiye'de piyasayı çok iyi bilen bir ortağımız var'' diye konuştu.
Kooheji, ''Biz buraya kenardan bir oyuncu olmaya gelmedik, büyük oyunculardan biri olmak için geldik. İnşallah bankamız burada ilerleyecektir'' diye konuştu.
|