İSO ile Akbank arasında, İSO üyesi sanayicilerin yatırımlarına 5 yıl vadeli kredi imkanı sağlayan anlaşma imzalandı.
Krediyi talep edecek olan İSO üyesi sanayi kuruluşlarının isteğine bağlı olarak hem YTL, hem de yabancı para cinsinden kullandırılabilecek kredi paketi, toplam 200 milyon dolar veya 300 milyon YTL'den oluşuyor.
İlk yıl ödemesiz, 5 yıl vadeli yatırım kredisinin faizi ise dolar için libor artı yüzde 4 ya da YTL için TRLibor artı yüzde 4 olarak belirlendi. Asgari olarak 300 bin dolar veya 500 bin YTL tutarında kullanılabilecek kredi, kullanımın 12'nci ayından itibaren her 6 ayda bir ana para ve faiz olarak geri ödenecek.
Kredi anlaşmasının imza töreninde konuşan İSO Yönetim Kurulu Başkanı Tanıl Küçük, İSO için bir ilk sayılabilecek bu anlaşmayı imzalamaktan büyük mutluluk duydukların söyledi.
Türkiye'de son 3 yılda çok sevindirici ve umut verici gelişmeler yaşandığını, Türkiye'nin enflasyonla mücadelede büyük başarı elde ettiğini, makro ekonomik istikrar yönünde önemli kazanımlar sağladığını ifade eden Küçük, bu olumlu gelişmelerin mali sektörde de etkisini gösterdiğini, mali piyasaların başrol oyuncuları olan bankaların yavaş yavaş gerçek faaliyet alanlarına geri dönmeye başladıklarını kaydetti.
Ancak tüm bu olumlu gelişmelere karşın, reel sektörün finansman konusundaki sıkıntılarının hala devam ettiğine işaret eden Küçük, bu sıkıntıların başında da, uzun vadeli ve uygun geri ödeme koşullu yatırım kredilerinin eksikliğinin yer aldığını anlattı.Tanıl Küçük, şunları söyledi:
''Türkiye Bankalar Birliği'nin raporuna göre, 2004 Eylül ayı itibariyle Türk bankacılık sisteminde kısa vadeli Türk Lirası kredilerin toplam kredilere oranı yüzde 67 iken, bu oran orta ve uzun vadeli Türk Lirası kredilerinde yüzde 32'ler seviyesinde kalmaktadır. Yabancı para kredileri incelendiğinde kısa vadeli kredilerin oranı yüzde 45, orta ve uzun vadeli kredilerin oranı ise yüzde 55 olarak dikkat çekmektedir. Bu istatistikler ülkemizde, uzun vadeli kredilerin hala yaygın olarak kullanılamadığını ortaya koymaktadır.''
Yatırımlar açısından uzun vadeli ve uygun koşullarda finansman imkanının büyük önem taşıdığına işaret eden Küçük, büyümenin önümüzdeki dönemde de kesintisiz bir şekilde devam etmesi, en önemli sorunlardan biri olan işsizliğin çözümünde yol alınmasının ancak yatırımların artması ile mümkün olacağını söyledi.
2004'te özel sektör sabit sermaye yatırım harcamalarında önemli bir artış olduğunu, üç çeyrek sonunda özel sektör yatırım harcamalarının yüzde 55 arttığını belirten Küçük, yatırımlardaki bu kıpırdanma, bu artış eğiliminin mutlaka devam etmesi gerektiğini kaydetti. Küçük, yatırım ortamını iyileştirmeye yönelik adımların süratle tamamlanması gerektiğini, bunda da finansman imkanlarının iyileştirilmesinin önemli olduğunu vurguladı.
HEM YTL HEM DE YABANCI PARA CİNSİNDEN KREDİ
Finansman konusunun uzun süredir İSO'nun gündeminde olduğunu, bu noktada Akbank'tan gelen öneriyi dikkatle değerlendirdiklerini ve bu işbirliğini hayata geçirmeye karar verdiklerini söyleyen Küçük, ''İşbirliğimizin hedefi, İSO'ya üye firmaların, yatırımlarına finansman desteği sağlanmasıdır. İSO üyesi firmalara uygun koşullarda, uzun vadeli yatırım kredisi imkanı sunulmasıdır'' dedi.
Anlaşmaya göre İSO üyesi kuruluşların, tercihlerine bağlı olarak hem YTL, hem de yabancı para cinsinden kredi talep edebileceklerini ifade eden Küçük, özellikle KOBİ'lerin teminat koşullarını yerine getirmekte zorlandığı için bu sorunu aşmaya yönelik olarak, protokol çerçevesinde, kredi başvurusu esnasında şahsi teminat gösterilmesinin de mümkün hale getirildiğini bildirdi.
Küçük, kredi talep edilen yatırım projesinin İSO tarafından da değerlendirmeye tabi tutulacağını, değerlendirme sonucunun, Akbank'ın yapacağı nihai kredi değerlendirmesinde de dikkate alınacağını vurguladı.
Küçük ''Akbank ile İSO arasında gerçekleştirilen bu işbirliği protokolü, önemli, ümit verici bir başlangıçtır. Ekonomideki iyileşme devam ettiği, enflasyonla mücadeledeki başarılı çizgi korunduğu takdirde mali sektör ve reel sektör arasındaki ilişki çok daha sağlıklı bir yapıya taşınacaktır'' dedi.
''KREDİ TALEBİ ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEMDE ARTACAK''
Akbank Genel Müdürü Zafer Kurtul da, 2004'de ekonominin hükümetin aldığı tedbirler ve sağlanan siyasi istikrar nedeniyle son derece olumlu geliştiğini söyledi.
Kurtul ''Özellikle enflasyon probleminden kurtuluyoruz. Reel sektörün belini büken yüksek faiz oranları, reel faizler önemli ölçüde düşüyor. Güçlü bir büyüme içindeyiz'' dedi.
Türkiye'nin yurtdışındaki itibarının da yükselmekte olduğunu ifade eden Kurtul, AB sürecinde de çok pozitif ilerlemeler kaydedildiğini, bu gelişmelerin 2005 yılında da devam edeceğini beklediklerini bildirdi.
''ARTIK TL YATIRIM KREDİLERİ VEREBİLİYORUZ''
Anlaşmada Türk Lirası kredinin olmasının da çok önemli olduğunu vurgulayan Kurtul, ''Artık Türk Lirası yatırım kredileri verebiliyor durumdayız'' dedi.
Soruları da yanıtlayan Kurtul, bu kredinin yatırım kredisi olması dolayısıyla Türkiye ekonomisine katkısını düşündüklerinde özellikle faizlerin rekabetçi olmasına dikkat ettiklerini söyledi.