Sakıp Sabancı'nın 22 yıllık müdürü Ali Haydar Taş, Sakıp Ağa'nın son günlerinde yönetimi Güler Hanım'a devrettiğini söyledi.
Sakıp Sabancı... Türkiye'nin yetiştirdiği en büyük işadamlarından biriydi. 71 yıllık ömründe yaşadıklarını, hayat ve iş tecrübelerini insanlarla paylaşmak için 14 kitap yazan Sabancı, 15'inci kitabında başından geçen sağlık sorunlarına yer verdi. Geçtiğimiz eylül ayında böbreklerinden birini aldıran Sabancı, hasta yatağında başladığı kitabını bu yıl eylül-ekim gibi piyasaya çıkarmayı planlamış, ama ne yazık ki kitabını imzalamaya ömrü vefa etmemişti. Ancak Sabancı Ailesi, Sakıp Bey'in kitabını ekimde piyasaya çıkararak onun bu isteğini yerine getirmiş oldu. Sabancı'nın son kitabı 'Her Şeyin Başı Sağlık' önceki akşam Sabancı Center'da yapılan bir toplantı ile kamuoyuna tanıtıldı. Sabancı Ailesi'nin yanı sıra iş ve sanat dünyasından sevenlerinin katıldığı toplantıda kürsüye önce Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı çıktı. Sabancı'nın "Farklı şapkalarım var'' sözünü anımsatan Güler Sabancı, "Bunlardan biri yazarlıktı. Yazarlık şapkasını sevinçle yaşardı ve yazar olmaktan gurur duyardı'' diye konuştu.
'BİLİRİZ Kİ BİR GÜLER VARDIR' Sabancı'nın 14'üncü kitabı olan ''Bıraktığım Yerden Hayatım''ın 9'uncu baskısını yaptığını ve en çok satanlar listesinde yer aldığını kaydeden Güler Sabancı, bu kitabın gelirinin spastik çocuklar merkezine bağışlandığını ifade etti. Rahatsızlık sürecini kaleme aldığı veşimdiden üç baskı yapan kitabında Sabancı, duygularını şöyle özetliyor: "Sağlığıma gerekli önemi vermedim. Halbuki her şeyin başı sağlıktır. Vücut ve kafa sağlığı düzgün olmayan insan kendine, ailesine ve ülkesine karşı sorumluluğunu yerine getiremez. İnsanlar sağlığın önemini sağlıklarını kaybedince fark eder, anlar. Ben de Nasrettin Hoca'nın anlatımıyla damdan düşen biri olarak sağlık konusunda başımdan geçenleri bu kitapta hikaye ettim.'' Sabancı, kitabının bir bölümünü ayırdığı Güler Sabancı ile ilgili olarak da şu ifadelere yer vermesi dikkat çekti: "Genç yaşta hak ettiği için birçok sorumluluğu üstlendi. İş hayatında birçok projeye imza attı. Bunun yanında bir üniversite kurdu. Ama en önemli özelliği, fedakarlığı çok iyi becerdi. Ailemizde kimin başı sıkışsa, morali bozulsa, hastalansa biliriz ki Güler vardır."
GÜLER HANIM'A SON SÖZÜ Sakıp Sabancı'nın özel kalem müdürlüğünü yapan Ali Haydar Taşlı, konuşmasının bir bölümünde Sabancı'nın son günleri ile ilgili ayrıntıları şöyle anlattı: "Ölümünden birkaç gün önce hastanedeyken Kandilli Kız Lisesi'ne 3.5 trilyon lira bağışlamak istediğini söyledi. Protokol imzalandığında, 'Çok şükür bu işi de tamamladık' dedi ve Güler Hanım'ı çağırarak, 'Ben artık bırakıyorum. Sen devam edeceksin' dedi."
şimdiden üç baskı yapan kitabında Sabancı, duygularını şöyle özetliyor: "Sağlığıma gerekli önemi vermedim. Halbuki her şeyin başı sağlıktır. Vücut ve kafa sağlığı düzgün olmayan insan kendine, ailesine ve ülkesine karşı sorumluluğunu yerine getiremez. İnsanlar sağlığın önemini sağlıklarını kaybedince fark eder, anlar. Ben de Nasrettin Hoca'nın anlatımıyla damdan düşen biri olarak sağlık konusunda başımdan geçenleri bu kitapta hikaye ettim.'' Sabancı, kitabının bir bölümünü ayırdığı Güler Sabancı ile ilgili olarak da şu ifadelere yer vermesi dikkat çekti: "Genç yaşta hak ettiği için birçok sorumluluğu üstlendi. İş hayatında birçok projeye imza attı. Bunun yanında bir üniversite kurdu. Ama en önemli özelliği, fedakarlığı çok iyi becerdi. Ailemizde kimin başı sıkışsa, morali bozulsa, hastalansa biliriz ki Güler vardır."
