|
|
|
|
|
|
Kadının hakkını koruyoruz
Başbakan Erdoğan, zinanın TCK'ya girmesi ile ilgili girişimi kadına saygının gereği olarak başlattıklarını belirterek, "Biz aldatılan kadının hakkını koruyoruz" dedi '.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "AK Parti olarak muhafazakarlığımızın gereği aile kurumunun güvence altına alınmasıdır'' diyerek, zinanın TCK'ya girmesi ile ilgili çabalarının aldatılan kadının hakkını korumak için olduğunu söyledi. Erdoğan, parti merkezine gelişte gazetecilerin zina ile ilgili düzenlemenin şikayete dayalı olup olmayacağını sorması üzerine "AK Parti olarak muhafazakarlığımızın gereği aile kurumumuzun güvence altına alınmasıdır. Ve bu konuda da aile kurumunun temel direği olan anne ve baba herhangi bir aldatma yaparsa, aldatılanın şikayeti söz konusu olması halinde yargı devreye girer'' dedi. Hükümetin 1996 yılından kalma eşitsizlikle ilgili konuyu telafi ettiğini ve eşit hale getirdiğini anlatan Erdoğan, ''Biz şu anda kadına saygının gereğini yerine getiriyoruz. Aldatılan kadının hakkını biz şu anda koruyoruz. Yaptığımız iş budur. Bunu farklı yerlere çekmenin anlamı yoktur'' diye konuştu. Erdoğan, bütün kamuoyu araştırmalarında toplumun yüzde 80'- inin atılan adımı haklı bulduğunu ve hükümeti desteklediğini söyledi.
KADINLAR DESTEKLİYOR SABAH'ın yaptığı sokak röportajları da Başbakan Tayyip Erdoğan'ın "aile hayatı ve aldatma" sözlerine kadınlardan büyük destek geldiğini gösterdi. Özellikle varoşlarda yaşayan kadınlar "Televizyonda izledik. Başbakan doğru söylüyor. Kadına da erkeğe de cezayı o çözsün" dedi. Başkent'in yoksul mahallerinden Altındağ, Saimekadın, Yenidoğan, Abidinpaşa, Tuzluçayır'da tek gözlü gecekondularda yaşayan kadınlar kocalarının kendilerini aldatmadıklarına inanıyorlar, ancak yine de zinada, kadın ve erkeğin aynı kefeye konularak ceza almasından hoşnutlar. Kadınların bir bölümünde Yatsın, hapislerde çürüsün" görüşü hakim. Bazıları ise daha acımasız, "Devlet hiç zahmete girmesin. Biz gereğini yaparız" diyor. Varoşlarda okul okumuş genç bir kesim de var. Onlar para cezasından yana. İşte sokaktakilerin görüşleri: * Luba Dinlemek(Rus): 10 yıldır Türkiye'deyim. Ben inşaat mühendisiyim. Eşim de inşaat ustası. Kazakistan'da tanıştık. Bence eğitim çok önemli. Sorun varsa, boşanarak çözülebilir. Devlet, kadınlara iş vermeli. Onların ekonomik özgürlükleri olmalı. * Canan Uysal: Kadınlar eziliyor. Ben lise mezunuyum. Toplumda kadın zina yaparsa suç, erkeğin ise elinin kiri. Kocaları aldatırsa ev kadınlarının yapacağı bir şey yok. Ama çalışan kadınlar için bu geçerli değil. * Döne Bayraktar: 24 yıllık evliyim. 40 yaşındayım. Kocam beni aldatmaz. Aldatırsa, gözümün bebeği olsa cezasını çeksin. O şerefsizliği kim yaparsa kadın olsun, erkek olsun cezasını çeker. Ama, devlet, bugün yapsa yarın bırakıyor. * Güleser Özüdoğru: İki çocuğum var. Zina suç olsun. Eşimin beni aldattığını hiç düşünmedim. Ama bunu da yaparsa gereğini yaparım. Ya o beni öldürür ya da ben onu. En iyisi temizlik. * Behice Batman: 62 senelik evliyiz. Ben 13 yaşında evlendim. Zina da tabii ki ceza olmalı. Başbakan bunların cezasını vermeli. Doğru söylüyor Başbakan. * Emine Söker: Aldatırsa asla affetmem. Ceza verilmeli ama bu hapis olmamalı. Para cezası olabilir. * Havva Uluhansın: Zinayla çok yuva yıkıyorlar. İnşallah Başbakan bunu yola koyacak. * Fatma Levent: Ben 18 yıldır kocama sadığım. Ben şeriata karşıyım. Ama zina da şeriat olursa karşı çıkmam. Ayrıca ben de onu bir güzel cezalandırırım.
|
|
|
|
|
|
|
|
|