|
|
|
|
|
|
Bin yıllık Türk sporu Sayokan
Türk hükümdarı Alparslan'ın savaş meydanında kullandığı yöntemler farklı bir dövüş sanatının doğmasını sağladı
Savaşçının yolu ve kanı anlamına gelen sayokan, aslında eski bir Türk savaş sanatı. Uzakdoğu sporlarından farklı olarak estetik için değil, gerçek dünyada mücadele etmek için geliştirilen sayokan, şimdilerde spor salonlarında yeniden canlanıyor. Türkiye'nin farklı illerindeki 30 merkezde sayokan dersleri veriliyor. Sayokan hocalarına "Aybar", dövüşün yapıldığı alana "cenk" deniyor. Sayokanla kapkaça karşı mücadele de öğretiliyor.
*** Türkler'in dövüş sanatı Sayokan
Amerika'nın kickbox'ı, Brezilya'nın capoeira'sı, Çin'in kung-fu'su varsa Türkiye'nin de sayokanı var. Kökenleri Alparslan'a kadar uzanan, Türk savaş sanatı olarak bütün dünyada ilgi gören sayokan, artık ülkemizde de tanınıyor
Akşam karanlığında Bakırköy Kartaltepe karakoluna yakın binadan sokağa insan naraları yayılıyor. Karakolun önünde nöbet tutan polisler bu seslerden pek etkilenmemiş görünüyorlar. Sesler hemen karakolun yanındaki spor merkezinden geliyor. Hijyenik galoşlarımızı giydikten sonra Sergrup spor salonuna seslerin kaynağına yöneliyoruz. Bodrum katındaki salonda kadınlı erkekli bir grup birbirlerine uçan tekmelerle saldırıyorlar. Sarı kıyafetler içindeki Tacettin Keski'nin hoca olduğu hemen anlaşılıyor. Çünkü en fazla dayak atan kişi o gibi görünüyor. Dayak yiyenler ise işlerinden çıkıp yeni keşfedilen "Türk dövüş sanatı sayokan'ı" öğrenmeye gelen farklı meslek ve yaş grubundan alpler ve alminalar. Yani erkek ve kadın öğrenciler. Savaşçının yolu ve kanı anlamına gelen sayokan'ı uzun araştırmalar sonucunda Nihat Yiğit keşfetmiş.
Yaklaşık 34 yıldır her türlü dövüş sanatını profesyonel olarak yapan Yiğit, diğer uzakdoğu sporlarından farklı bir dövüş şekli ortaya çıkarmış. Fantastik düşüncelerden uzak hayatın içinde karşılaşılabilecek tatsız durumlara karşı üretilmiş bir tarz. Nihat Yiğit "10 bin yıllık tarihimize baktığımız zaman ilkeleri ve gelenekleri fevkalade sağlıklı, üstelik savaşçı bir milletin savaş sanatı neden yok diye sorguladım." diyor. Sonra da gerisi gelmiş: "Türk savaş sanatlarını araştırdık. 1990 yılında araştırmaya başladım ve tüm Uzakdoğu'yu gezdim. Bu ülkelerin savaş sanatlarını yakından izledim. Dünyaya bunu tanıtmanın stratejilerini araştırdım. Daha sonra da ülkemize döndükten sonra oluşturmuş olduğum teknik çalışmaları bütünleyip Hacettepe Üniversitesi'nden Türkoloji ve spor akademisi hocalarımızla 4 yıl çalıştıktan sonra bu kültüre kavuştuk."
Nihat Yiğit sayokan'ın felsefesini ve hareketlerini oluşturduktan sonra ilk iş olarak bu sanatı dünyaya pazarlamak istemiş. Bu amaçla da 120 ülkeye hazırladığı İngilizce kitapçık ile hareketlerin yer aldığı DVD'yi yollamış. İlk etapta 50 ülke Yiğit'e olumlu cevap vermiş ve sayokan ile ilgili merkezler açılması için ülkelerine davet etmişler. Diğerleri ise bir süre daha çalışmalarını takip edeceklerini bildirmiş. Şu anda sayokan Türk dövüş sanatının Amerika'dan İngiltere'ye, Hindistan'dan Belçika'ya kadar pek çok ülkede federasyonu bile bulunuyor. Türkiye'de federasyon kurulması çalışması ise son aşamalarında. Yiğit'e göre bu sporu yapmak için özel bir yeteneğe de ihtiyaç yok.
"Herhangi biri 6 aylık bir eğitim sonucunda kendini koruyabilecek kıvama gelebiliyor. Stratejinin uygulanması insanın doğal yapısına uygun. Kesinlikle fantastik değil ve estetik olmaktan çok gerçek mücadele için bire bir. Sayokan için karşıdaki savaş sisteminin veya sokaktaki kişinin yapısı, yetenekleri hiç önemli değildir."
SOPA DA LEVYE DE ETKİSİZ Sayokan dövüş sanatı 100'ün üzerindeki kişinin üstünde test edilmiş ve bu hareketler oluşturulmuş. Bu programın iki tipi var. "Alplik A" ve "Alplik B" programı. A programı küçük çocuklar ve gençler için kurgulanmış ve başlama yaşı 12. B programı ise orta yaş ve üzeri insanlar için. Bu programda kapkaça bir veya bir kaç kişiye karşı mücadele öğretiliyor. Yiğit'e göre sayokan'ın diğer Uzakdoğu sporlarından farkı işte gerçek hayatla bu bağlantısından kaynaklanıyor. Sayokan'ın hocalarından Tacettin Keskin ise bu konuda gayet iddialı: "Tekvando, aikido ve karate sporlarında hoca öğrencisine direktif verir. 'Sopayı omzuma veya bacağıma vur' diye. Sayokan'da bu yok. Tanımadığın birisi bana sopa veya levye ile saldırırsa bu dövüş sanatı sayesinde kendimi savunabilirim. Diğer mücadele sporlarında böyle bir kavram yok."
Nihat Yiğit bu dövüş sanatını yaratırken eski Türk kavimlerinin savaşlarından etkilendiklerini söylüyor. Bunlardan en önemlisi hilal denilen yay şekli. "Alparslan'ın Malazgirt savaşında uyguladığı 'Hilal stratejisinde' rakibi içeri hapseden savaş tarzını hemen herkes bilir. Birisini bu yayın içine aldıktan sonra kaybetmeniz imkansızdır. Biz de rakibi bu yayın içine aldıktan sonra saldırıları nasıl yapacağımızı, dört bölge ile belirleyip, 10 strateji ile işliyoruz. Bütün bunları oluşturmak tabii ki yıllarımızı aldı." Şu anda Türkiye genelinde 30 merkezde sayokan eğitimi veriliyor. Tamamen öztürkçe terminolojiye sahip olan bu dövüş sanatında hocaya "Aybar", kavganın yapıldığı meydana "Cenk", savaşı yapan erkeğe "Alp" kadına ise "Alpina" deniliyor. Dersler "Alplik okullarında" veriliyor.
Uzakdoğu savaş sanatları uzun yüzyıllara dayanırken bizim gibi savaşçı millet olarak bilinen Türklerin savaş sanatının daha yeni yeni ortaya çıkmasını ise Yiğit şöyle değerlendiriyor: "Aslında bir milletin savaş sanatı olacaksa tarihte en iyi savaşan iki millet olan Moğollar ya da Türkler'in olmalıydı. Ancak yazılı kaynaklarının olmaması ve göçebe toplum olmalarından dolayı bu konuda gelişememişler." Sayokan'ı yaparken tamamen öztürkçe kullanılması ve logoda "Kurt" simgesinin olması akla tabii ki bu dövüş sanatının ideolojik bir boyutu olup olmadığı sorusunu getiriyor.
Sayokan'ın San'ı Nihat Yiğit bu konuda gayet net: "Bize kendilerini yakın bulanlar olmuştur. Türk savaş sanatının bir siyasi anlayışı var. Bu da Atatürk'- ün kurmuş olduğu laik, demokratik bir hukuk devletidir. Politik anlamda ele alındığı zaman politik bir kimliğiz yok. Bugüne kadar hiç bir partinin kapısını çalmadık. Sayokan 10 bin yıllık Türk tarihinden iyi örneklerle bezenen bir kültürleşme hareketi. Bir parti ile ilgisi yok."
İSTANBUL Ser-grup: Kartaltepe mah. Karakol sk. Kartaltepe cad. No: 47/2 Bakırköy / İstanbul Tel: (0212) 660 61 94 Class Spor Merkezi: Kıztaşı cad. No: 11 Fatih / İstanbul Tel: (0212) 525 35 98 Koşuyolu Spor Merkezi: Koşuyolu cad. Lambacı sk. M. Savset No: 6/1 Kadıköy / İstanbul Tel: (0216) 428 79 80
ANKARA Sayokan Goshinkaikan Dünya Merkezi: Doğanbahçe sk. No: 20 Cebeci / Ankara Tel: (0312) 362 31 66 Dynamic Sports Center: Ümitköy mah. 30. cad. No: 50 Ümitköy / Ankara Tel: (0312) 235 99 51 Özdemir Spor Center: Korkut reis mah. İlkiz sk. No: 22 / 21 Sıhhiye / Ankara Tel: (0312) 231 09 25
ANTALYA Class Spor Center: Üçgen mah. Şarampol cad. No: 2 Antalya Tel: (0242) 244 53 34
Dilek Sancılı
|
|
|
|
|
|
|
|
|