kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Euro 2004
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Barlas @ SABAH
 
Ahirette iman ve Bodrum'da mekân mı?
Paranın bittiği yerde ne başlar?
Şaka

Ahirette iman ve Bodrum'da mekân mı?

Her yaz olduğu gibi bu yaz da Bodrum yarımadasını gezerken, yapılan inşaatların, kurulan tatil sitelerinin yoğunluğu beni şaşırtıyor.
Hiç doldurulamayacakmış gibi görünen o geniş topraklarda müthiş bir yapılaşma, yıllardır bitmeden sürmekte.
Ve biliyorum ki, yaşadıkları ve çalıştıkları büyük kentlerde kira evlerinde oturan pek çok kentli, Bodrum'da bir ev almak için çabalayıp duruyor.
Ben de aynı süreci gençliğimde yaşadım. Her Bodrum'a gelişimde "Ah şurada bir Bodrum tipi evim olsa" diye iç geçirirdim.
Bu iç geçirmenin temelinde, "Yatırım" öğesi de vardı tabii. Yüksek enflasyon dolayısıyla, her taşnmazın değerinin hızla arttığı yıllardı.
Bu şekilde sayısız kooperatifler kurdu, önder amatör müteahhitler. Bodrum büklerinin yamaçları, böylece beyaz kibrit kutusu modelli evciklerle doldu.
Şimdi bunlardan o kadar çoğu, yok fiyatına satılık ki. Bunları almaya niyetlenenler, oturulacak hale getirmek için, satış değerinin üzerinde harcama yapmak zorunda olacaklarını hesap edip, genellikle cayıyorlar.
Buna karşı Bodrum'daki yeni yapılanma, pahalı, büyük, lüks evlere ve görkemli tatil sitelerine yönlenmiş.
Bu yeni Bodrum'un o görkemli evlerini gezerken, büyük kentteki yaşam tarzının tatile de taşındığını görüp, şaşırıyorsunuz. En az 2-3 yüz metrekarelik bu mekanlarda.
Bunları temizlemek, bunlara uygun yaşamın gereği olan servisi sağlamak için, en az iki personel gerekiyor.
Yani tatil yapmak için İstanbul'dan ve günlük yaşamdan kaçtığınızı zannederken, o yaşamın bütün külfetlerini beraberinizde taşyorsunuz. Ve bu evleri senede en fazla iki ay kullanabilirken, bunlara 12 ay bakıp, masraf ediyorsunuz.
Hani dünyayı gezdiklerini zannedip, dünyaya yayılmış Amerikan otel zincirlerini gezen Amerikan turistleri vardır ya. Bodrum'da görkemli evler yaptıran varlıklı Türkler'in durumu da bundan farksız.
Ben bu durumun daha abartılmışını, Bebek'te rıhtımlara bağlı yat boyu motorlarda da görürüm.
Belli ki, bunlara sahip olacak kadar varlıklı kişilerin, bunlarla gezip keyfedecek kadar boş vakitleri yoktur. Yolda arabayla gezerken, bu teknelerdeki mürettebatın sofralarını kurup, patronlarının arada bir gelmesini beklediklerini hep görürüm.
Eskiden bu yatlar, Mavi Yolculuklar, ulaşım iletişim imkanları yokken, İstanbul'un varlıklıları Büyükada'da yaz tatili yaparlardı. Ama her sabah vapura binip şehirdeki işlerinin başına giderlerdi. Neticede yaz tatilini, onların eşleri ve çocukları yapardı.
Ada'da motorlu araç olmadığı için de "Büyükada'nın yükünü, erkekler ve eşekler taşır" denilirdi.
Şimdi de aynı durumun bir başka versiyonu Bodrum'da uygulanıyor. Hafta sonu ve hafta baş uçakları tatile gelip, işe dönen erkeklerle dolu.
Neticede ben, iki oda bir gözlük tatil sığınağımda, pazar günü cezaevi avlusunda güneşe çıkarılıp "Toprak, güneş ve ben bahtiyarım" diyen Nazım Hikmet kadar bahtiyarım.
Üstelik benim güneşim, toprağa değil denize yansıtıyor sıcaklığını.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Ahirette iman ve Bodrum'da mekân mı?   / 08-07-2004
 İnsanların değerini onlar ölmeden anlamak çok mu zor?   / 07-07-2004
 Gündoğan'da yaşanan "Dolar" krizi   / 06-07-2004
 Saddam'a bakıp "Bu herkese ders olsun" demek mümkündür   / 05-07-2004
 Saddam "Cesur"cu ise, Bush da "Sarar"cı değil mi?   / 04-07-2004
 İsim vermek kolay ama o ismi korumak çok zordur!   / 03-07-2004
 Paradan sıfır atmak kolay, beynimizdeki sıfırlar ne olacak?   / 02-07-2004
 Önemli Türkler, Başkan Bush'u nasıl dinlediler?   / 01-07-2004
 "Sessiz Çoğunluk", AB hedefine kilitlenmiş durumda!   / 30-06-2004
 Ya Tayyip Erdoğan küsüp NATO Zirvesi'ni boykot etseydi?   / 29-06-2004
ERDAL ŞAFAK
Rakamların diliyle Türkiye
Bir gün arayla yeniden...
AHMET HAKAN COŞKUN
Hedef göstermek mi?
Herkes gibi ben de hayatım boyunca...
MEHMET BARLAS
"Çok yaşa" demek için, Hıncal'ın hapşırmasını...
ÖMER ÇELİK
Hep aynı hastalık
İnsanın gücü ele geçirdiği zaman ilk...
REFİK DURBAŞ
Misyonerliğin dünü, bugünü...
Bir zamanlar Tünel'in...
ÖMER LÜTFİ METE
'Askerimiz fakirdendir'
Küresel barbarlarca Saddam'dan...
SAVAŞ AY
Çocuğunuz ne iş tutsun istersiniz?..
"Verelim birinin...
HINCAL ULUÇ
İşte gazetecilik bu!..
"Herkes bilsin ki, bugünden...
Karışmak yok
Karışmak yok
Önce Haluk Ulusoy'u, ardından Levent Bıçakçı'yı desteklediği iddia...
Fenerin artı umudu
Fenerin artı umudu
Sarı-lacivertliler, en azından Şampiyonlar Ligi için 6+2 formülü...
Genelkurmay' dan Zana eleştirisi
Genelkurmay' dan Zana eleştirisi
Genelkurmay İkinci Başkanı Zana ve arkadaşlarını eleştirdi.
DEP kararı çarşambaya
DEP kararı çarşambaya
Eski DEP milletvekillerini tahliye eden Yargıtay 9'uncu Ceza Dairesi,...
Tüketim çılgınlığı kıyameti çağırıyor
Tüketim çılgınlığı kıyameti çağırıyor
Worldwatch Enstitüsü'nün araştırmalarını içeren ve TEMA Vakfı...
'Yarından sonra' dünya nasıl bir yer olacak?
'Yarından sonra' dünya nasıl bir yer olacak?
İklim değişikliği, sigorta sektörüne 10 yıl sonra 150 milyar dolarlık...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.