kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Euro 2004
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Barlas @ SABAH
 
İsim vermek kolay ama o ismi korumak çok zordur!
ŞAKA

İsim vermek kolay ama o ismi korumak çok zordur!

Birinin adı "Recep Tayyip Erdoğan", diğerinin adı da "Fatih Sultan Mehmet" olan iki hızlı feribot, önceki gün hizmete girdi.
Milliyet'te Şenol Demirci'nin haberine göre, İstanbul'un eski belediye başkanı Ali Müfit Gürtuna, "ÖTV hangi başbakan döneminde kalkarsa, yeni feribotlardan birine onun adı verilecek" demiş.
Neticede, deniz araçlarındaki ÖTV, bu iktidar döneminde kalktığı için de, feribotlardan birinin adı, Recep Tayyip Erdoğan olmuş.
Aslında biz Türkler, böyle gemilere, anıtsal yapılara ve hatta köylere, kasabalara isim bulmakta, çok yaratıcı değilizdir.
Yıllar önce bizim Ege ve Akdeniz kıyılarını anlatan bir İngiliz'in kitabında, şu uyarıyı okumuştum.
- Türk sahillerinde teknenizle dolaşırken, sakın dönüp dolaşıp aynı yere geldiğinizi sanmayın. Türkler, eski isimlerini değiştirdikleri yerlere, ya Akburun, ya Bozburun, ya Karaburun derler... Bunlar, farklı farklı yerlerde olabilir.
Siyasi ve tarihi şahsiyetlerin isimleri ise, Atatürk'ün adı dışında, kalıcı değildir bir mekana veya bir tekneye koyulduklarında.
Hatırlayın... İnönü Stadyumu, 1950 sonrasında Mithat Paşa olmamış mıydı?
Bunun gibi, eski belediye başkanı Ali Müfit Gürtuna'nın adı, Eminönü'ndeki bir kültür merkezine verilmiş... Sonra da, "O hala yaşıyor" gerekçesi ile, merkezin adı değiştirilmiş.
Mesela biz, Adnan Menderes'i idam ettikten sonra, onun adını İzmir Havalimanı'na vermedik mi?
"Şarklı" olmak böyle birşey... Humeyni öncesi Tahran'ını hatırlıyorum.
Her cadde ve meydanın adı, ya "Şehinsah" ya "Pehlevi" ile başlardı.
Sonra bu meydanlara mollaların isimleri verildi.
Kimbilir kaç tane "Saddam Bulvarı" vardı eski Irak'ta.
Sovyetler Birliği'nin Rusya olmasını hatırlayın...
Leningrad, St. Petersburg oldu. Acaba Stalingrad'ın adı ne şimdi? Bizde de "İyi padişahlar - kötü padişahlar" ayırımı, yer isimlerine yansımaz mı?
Örneğin Fatih Sultan Mehmet'in itibarı, hala yerinde... İkinci Boğaz Köprüsü'ne de onun adını verdik. Adıyla anılan İstanbul semti de, olduğu gibi duruyor.
"Kanuni"de, adını "Süleymaniye"
ile sonsuza kadar yaşatacak.
Ama kimsenin aklına, bir yere veya bir yapıya "İbrahimiye" demek gelmiyor.
Kimse, Deli İbrahim'in de bir padişah olduğunu hatırlamıyor. Demek onu, İbşir Paşa'nın laneti, sonsuza kadar kovalayacak.
Hızlı feribota "Recep Tayyip Erdoğan" denilmesine gelince.
Hepimiz biliyoruz. Erdoğan iktidarda kaldıkça, bu ismin yeri sağlam.
Sonra o feribotun adı ne olur, şimdiden bilemeyiz.
Bir de, teknelere, gemilere, yatlara kadın adı verilmesi meselesi var. Bu çok tartışılan bir konu. Erkekler genellikle, eşlerinin adını, sahip oldukları yatlara vermeyi çok severler.
Bu bir nevi, zengin aşkının kanıtıdır. Fakat o yat ileride bir yabancıya satılınca, eski sahibin eşinin adı, problem yaratır.
Yabancı bir erkek, o ismi seslendirerek, "Ben .....'a bindim"
diye konuşmaya başlayınca, işin tadı kaçar.
Bu yüzden son dönemde, kadın adı verilmiş yatlardaki isimlerin, İngilizce veya Fransızca söylenişlerinin kullanıldığını görüyorum.
Belli ki, son ekonomik krizle, yatlar çok el değiştirdiği için, böyle bir önlem alınmış.
Aslında isimler de pek önemli değil. Önemli olan amaçtır. Yeni evlenen bir erkek, arkadaşını yemeğe davet etmiş. Karısını tanıştırmış arkadaşına,
- Karım, demiş...
Arkadaşı sormuş,
- Karının adı ne peki? - Bilmiyorum, demiş erkek. Arkadaşı yine sormuş... - Beraber olmak isteyince nasıl çağırırsın onu?
- Islık çalarım, gelir, demiş erkek.
- Peki o senin adını biliyor mu?
- Hayır, o da benim adımı bilmiyor!
- O seninle beraber olmak isteyince ne yapar peki?

Erkek gülmüş, cevap vermiş:
- Yanıma gelip, ıslık mı çaldın diye sorar!
Neyse... Gemilerin adı önemli değil neticede... Bileti alır, Tayyip Erdoğan'ın gelmesini beklersiniz.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Ahirette iman ve Bodrum'da mekân mı?   / 08-07-2004
 İnsanların değerini onlar ölmeden anlamak çok mu zor?   / 07-07-2004
 Gündoğan'da yaşanan "Dolar" krizi   / 06-07-2004
 Saddam'a bakıp "Bu herkese ders olsun" demek mümkündür   / 05-07-2004
 Saddam "Cesur"cu ise, Bush da "Sarar"cı değil mi?   / 04-07-2004
 İsim vermek kolay ama o ismi korumak çok zordur!   / 03-07-2004
 Paradan sıfır atmak kolay, beynimizdeki sıfırlar ne olacak?   / 02-07-2004
 Önemli Türkler, Başkan Bush'u nasıl dinlediler?   / 01-07-2004
 "Sessiz Çoğunluk", AB hedefine kilitlenmiş durumda!   / 30-06-2004
 Ya Tayyip Erdoğan küsüp NATO Zirvesi'ni boykot etseydi?   / 29-06-2004
ERDAL ŞAFAK
Rakamların diliyle Türkiye
Bir gün arayla yeniden...
AHMET HAKAN COŞKUN
Hedef göstermek mi?
Herkes gibi ben de hayatım boyunca...
MEHMET BARLAS
"Çok yaşa" demek için, Hıncal'ın hapşırmasını...
ÖMER ÇELİK
Hep aynı hastalık
İnsanın gücü ele geçirdiği zaman ilk...
REFİK DURBAŞ
Misyonerliğin dünü, bugünü...
Bir zamanlar Tünel'in...
ÖMER LÜTFİ METE
'Askerimiz fakirdendir'
Küresel barbarlarca Saddam'dan...
SAVAŞ AY
Çocuğunuz ne iş tutsun istersiniz?..
"Verelim birinin...
HINCAL ULUÇ
İşte gazetecilik bu!..
"Herkes bilsin ki, bugünden...
Karışmak yok
Karışmak yok
Önce Haluk Ulusoy'u, ardından Levent Bıçakçı'yı desteklediği iddia...
Fenerin artı umudu
Fenerin artı umudu
Sarı-lacivertliler, en azından Şampiyonlar Ligi için 6+2 formülü...
Genelkurmay' dan Zana eleştirisi
Genelkurmay' dan Zana eleştirisi
Genelkurmay İkinci Başkanı Zana ve arkadaşlarını eleştirdi.
DEP kararı çarşambaya
DEP kararı çarşambaya
Eski DEP milletvekillerini tahliye eden Yargıtay 9'uncu Ceza Dairesi,...
Tüketim çılgınlığı kıyameti çağırıyor
Tüketim çılgınlığı kıyameti çağırıyor
Worldwatch Enstitüsü'nün araştırmalarını içeren ve TEMA Vakfı...
'Yarından sonra' dünya nasıl bir yer olacak?
'Yarından sonra' dünya nasıl bir yer olacak?
İklim değişikliği, sigorta sektörüne 10 yıl sonra 150 milyar dolarlık...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.