kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Euro 2004
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ergun Babahan @ SABAH
 

Teröre azmettirmek

Ortada tuhaf bir durum var. Türkiye'de sorunlar demokratik yöntemle çözülme aşamasına gelmişken yıllardır susmuş olan şiddet yeniden yükselişe geçti.
Güneydoğu'da şehit düşen asker, polis, korucu sayısında belirgin bir artış meydana geldi.
Bu gelişmeler, bölge halkı adına siyaset yaptığını iddia edenlerin hâlâ kendilerini PKK adlı terör örgütünün gölgesinden kurtaramamasından kaynaklanıyor. Barış, demokrasi, kardeşlik mesajları veren siyasiler, bir türlü PKK terörünü kınamıyor. Ağızlarından "PKK terörü durmalı" lafı çıkamıyor.
Bu yetmezmiş gibi, ağır bir yenilgiye uğramış, lideri yakalanıp cezaevine konulmuş bir terör hareketini Türkiye Cumhuriyeti ile aynı kefeye koyma çabaları görülüyor.
Halk adına demokratik mücadele verdiklerini söyleyenlerin temel bağlılığı, hukukun üstünlüğü, insan yaşamı, terör ve şiddete karşı koyma ilkesine değil de terörist bir örgütün liderine olunca, karşınızda muhatap kalmıyor.
Ölenlerin ardından dökülen gözyaşlarının, şehit evlerine gidilip taziye dileklerinde bulunmanın anlamı da kalmıyor.
Gerçekten demokrat olmanın, gerçekten barışçıl çözüm istemenin, bu isteklerde samimi olmanın bir tek şartı vardır, o da terörü kınamak, şiddeti lanetlemek.
Türkiye'de bu konuda ne yazık ki bir çifte standart yaşanıyor. Devletin, hükümetin en küçük ihlali karşısında şahin kesilenler, durduk yere başlayan terör eylemleri karşısında dillerini yutuyorlar.
Türkiye açısından komik olan ise bu eylemleri, tek başına bir hücrede yaşayan bir adamın yönlendirmesi. Cezaevinden dışarıya talimat verip ateşkes sürecini sona erdirip yeniden kanlı bir dönemi başlatmaya çabalaması.
Yıllar önce SABAH'ta hukuk sayfası yapmaya çalışırken The New York Times'tan ilginç bir haber almıştık. Haber, eli kanlı bir çete lideriyle ilgiliydi.
Bu çete lideri müebbet hapse mahkolmasına rağmen, avukatları aracılığıyla çetesini yönetmeyi sürdürüyordu. Sonuçta, cezaevinden iki kişinin ölüm emrini verdiği ortaya çıkınca yeniden yargıç önüne çıktı.
Yargıç, bu çete liderinin "toplum için son derece zararlı" biri olduğu sonucuna vararak tam bir tecrit kararı verdi. Yani avukatlarıyla bile konuşmasına izin verilmedi, yemeği tek başına yaşadığı hücresinin altından verildi. Sanırım ölene kadar insan yüzü görmeden yaşamaya devam edecek.
Bizim önümüzde de böyle bir dava var. Cezaevindeki bir terör örgütü liderinin kan dökme talimatları vermesine hukuk sistemimiz ne kadar izin verecek? Bu birinci soru.
İkincisi ise ateşkesin bitirilmesi talimatından sonra ölen 10'dan fazla insan için terör örgütü liderine yeni bir dava açılıp açılamayacağı sorusu.
Demokrasi, sonuçta bir sorumluluk sistemidir. Eylemleri, azmettirmeleri sonucu insanların canına mal olanların bu işten sorumlu olmaları ve bu sorumluluklarının hesabını hukuk sistemi içinde vermeleri kaçınılmazdır.
Adalet sisteminin son terör olaylarına bu gözle de bakmasında bir yarar olabilir. Cezai ehliyeti olduğu kesin birinin ölüm emirleri yağdırması herhalde karşılıksız kalmayacaktır.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Teröre azmettirmek   / 17-06-2004
 İzmir'de ölüm   / 16-06-2004
 Yeni Basın Yasası   / 15-06-2004
 Teröre lanet...   / 14-06-2004
 Emlakbank olayı   / 11-06-2004
 Avrupai adalet   / 10-06-2004
 Özkan ve Yüce Divan   / 09-06-2004
 21 gram   / 08-06-2004
 Bir aktörün ölümü   / 07-06-2004
 TV ve reklamlar.   / 04-06-2004
ERGUN BABAHAN
212 Sayılı Yasa.
Basın Kanunu'nda demokratik...
ERDAL ŞAFAK
DEHAP'ın hesabı ne?
Leyla Zana ile arkadaşlarının Doğu...
AHMET HAKAN COŞKUN
Takiyeciliğe karşı mücadele rehberi
Türkiye'de iki...
MEHMET BARLAS
"Artık bu solan bahçede bülbüllere yer yok..."
Dün...
ÖMER ÇELİK
AB ve İKÖ coğrafyası...
AMSTERDAM - AB dönem...
REFİK DURBAŞ
SSK ihalesi üzerine...
12 Mayıs 2004'de yapılması...
SAVAŞ AY
Çilem kıza Daihatsu'dan büyük müjde!...
İnsanın yaptığı...
ÖMER LÜTFİ METE
Din üstüne kavram oyunu
Küresel sipariş kehanet olarak...
HINCAL ULUÇ
Sabah sabah.. Sabah'a bir iğne..
Dedim ki, "Artık yazmam...
Rahat olun
Rahat olun
Beşiktaş Futbol Şubesi Sorumlusu, "Deniz ve Serkan Balcı'yla...
2 Süper transfer
2 Süper transfer
Transferde oldukça hızlı olmasına karşın İbrahim Toraman ve Ali...
Ersümer ve Çakan'a Yüce Divan istemi
Ersümer ve Çakan'a Yüce Divan istemi
TBMM Soruşturma Komisyonu'nda 12 üye, Ersümer'in Yüce Divan'a sevki...
Erdoğan'dan Ruhban Okulu için yeşil ışık
Erdoğan'dan Ruhban Okulu için yeşil ışık
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Ruhban Okulu'nun açılması için...
Olimpiyat ateşimiz söndü
Olimpiyat ateşimiz söndü
Olimpiyatı İstanbul'a getirme hayali, adeta 'kara deliğe' dönüştü.
İstanbul'da hayat duracak.
Bölgede yaşayan ve güvenlik soruşturmasından geçirilen 500 bin kişi...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.