kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Barlas @ SABAH
 
Dualizm toplumda olur ama devlette olmamalıdır!
Prof. Teziç'in sözleri değerlendirilmeli!.
ŞAKA

Dualizm toplumda olur ama devlette olmamalıdır!

İşimiz zor...
Bir yandan "Farklılıklar zenginliğimizdir" diyoruz. "Anadolu Mozaiği"nden, "Çok Seslilik"ten övünerek söz ediyoruz.
Bir yandan da, Osmanlı'dan Cumhuriyet'e aktarılan "Dualizm"den yakınıyoruz.
Son olarak bu konuyu, Radikal'de, Prof. İlhan Başgöz işledi.
Doğrudur...
Yeniçeri ile Nizam-ı Cedit yan yana olamamıştır.
Medrese ile üniversite, iki farklı bilim anlayışını temsil etmiştir.
Şimdi de imam hatipler ve klasik liseler arasındaki ikilemi tartışmıyor muyuz?
Aslında, bir gerçeği kabul etmeliyiz. Eğer nihai hedef, çoğulcu ve özgürlükçü demokrasi ise, bırakın dualizmi, pluralizmi de içimize sindirip, kabullenmek zorundayız.
Burada temel ayrım, galiba, "Devlet" ve "Toplum" olgularını yerli yerinde değerlendirirken yapılmalıdır.
"Devlet"te, dualizm veya (iki başlılık) olmaz, olmamalı.
Devlet, bütün farklılıklar karşısında, yasaların (daha doğrusu hukukun) sağladığı eşitliği korumalıdır.
Dili, dini, ırkı, cinsiyeti ne olursa olsun, TC vatandaşları, devletin karşısında eşittir.
Bu vatandaşların ödediği vergilerle sağlanan kamu hizmeti de, her kesime eşit ölçülerde götürülmelidir.
İşin teorisi bu. "Toplum"a gelince, durum farklıdır.
Anayasal düzeni ve genel toplumsal istikrarı yaralamamak şartıyla, toplumdaki kesimler ve bireyler, ister dualizmi, isterlerse pluralizmi gerçekleştirirler.
Ama bizde durum, bu tablonun tam tersi biçimde yansıyor.
"Devlet" için dualizm, kalıcı bir düzendir.
Devlet hem laiktir, hem Sünni Müslümanlar'a Diyanet hizmeti verir, hem de Devlet Bütçesi'nden ayrılan ödenekle, resmi okullarda imam yetiştirilir.
Devlete göre eğitimde temel ilke "Tevhid-i Tedrisat"tır.
Ama askeri okullar, polis okulları ve benzer idari-mesleki okullar, Milli Eğitim sisteminin dışındadır.
Buna karşı devlet, toplumun tekdüze olmasını ister.
Etnik farklılıklar, inançlardaki farklılıklar, sosyo politik farklı bakış açıları, devlet için "Tehlikeli" olgulardır.
Bir kişinin eyleminden ötürü, üye olduğu parti, Anayasal düzeni zorla değiştirmek istediği gibi gerekçelerle, kapatılabilir.
Ama Devlet, kendisi doğrudan müdahale edip, hem anayasayı lağvedebilir, hem de TBMM'yi kapatabilir.
Bu tablo, gerçekte böyle değil mi? Şimdi Türkiye'nin önünde, bu tabloyu değiştirmek için tarihi bir fırsat var.
Buna "AB Hedefi" veya "Kopenhag Kriterlerine Uyum" diyebiliriz.
Eğer bu hedefe ulaşabilirsek, asıl problem yaratan Dualizm, yani Devlet ile Toplum arasındaki uyumsuzluk giderilebilecektir.
Devlet, yasaların ve kamusal kaynakların herkese ve her kesime, ayrıcalık olmadan, hizmet yoluyla aktarılmasını sağlayan bir mekanizma olacaktır.
Devletin temel görevlerinin, güvenliği, adaleti, hukukun üstünlüğünü, özgürlükleri gerçekleştirmek olduğu bilinecektir.
Sonuçta toplum rahatlayacak, farklılıkların "tehdit" biçiminde algılanmayacağı bilinecek ve devletten sadece "Gerçek Suçlular" korkacaktır.
Devletin, dinden, siyasetten, ideolojilerden elini çektiği, toplum mühendisliğinin rafa kaldırıldığı bir hedef var önümüzde.
Bu hedefi dağıtmamalıyız.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Kronometre yerine neden kronoloji kullanılmaz ki?   / 19-05-2004
 Gazeteci gazeteciliğini, politikacı politikacılığını yapacaktır!   / 18-05-2004
 Ahmet Hakan, 21'inci yüzyılda "Fahriye" denemesi mi yaptı?   / 17-05-2004
 Yaşamı zorlaştırmak için size benzemeyeni anlamayın!   / 16-05-2004
 Dualizm toplumda olur ama devlette olmamalıdır!   / 15-05-2004
 Gerginliği dindirmek şimdi kurumlara düşüyor!   / 14-05-2004
 İbrahim Tatlıses'in yaşadıkları, siyasetçilere de ders vermeli!   / 13-05-2004
 "Millet" iktidar yapar ama "Kurumlar" iktidarı bitirir!..   / 12-05-2004
 İkinci bahar, herhalde "Sonbahar" olmalı!..   / 11-05-2004
 Aynı medya grubunun farklı gazeteleri, farklı politika izler mi?   / 10-05-2004
ERGUN BABAHAN
İktidar, sandalye sayısı ve toplumsal uzlaşma
Hükümet...
ERDAL ŞAFAK
Korkular, hazırlıklar
Irak'ta iktidarın Iraklılar'a...
AHMET HAKAN COŞKUN
Ben olsaydım hiç istemezdim
Eğer ben "Cumhuriyet...
MEHMET BARLAS
Şu Greenspan'ı "İkinci Bahar" villasına...
ALİ KIRCA
Karnaval!
Bazen siyasetten de zor şeydir futbolda...
ÖMER LÜTFİ METE
Öteki varsa aydınlanma yok
Avusturya'nın Linz...
SAVAŞ AY
Hocanın müritleri kadınlarla yatıyor(muş)
ÖNCEKİ gün...
HINCAL ULUÇ
Erdoğan, Ulusoy'un arkasında mı?..
Haluk Ulusoy...
Poyet G.Saray'da
Poyet G.Saray'da
Popescu’nun jübilesi için Romanya’da bulunan Poyet, "Prensipte...
Sezonun unutulmayanları
Sezonun unutulmayanları
Öyle laflar etti ki!
20. Haftadaki...
Bir ihale için 50 ifade
Bir ihale için 50 ifade
Eski Başbakan Yılmaz ve eski Devlet Bakanı Taner hakkında kurulan...
İmam-hatip protestosu
İmam-hatip protestosu
Tüm yurtta coşkuyla kutlanan 19 Mayıs Atatürk'ü anma, Gençlik ve Spor...
AB'nin kapısını kırana kadar çalarız
AB'nin kapısını kırana kadar çalarız
Brüksel'deki AB-Türkiye Ortaklık Konseyi toplantılarına katılan...
Korkutmak Özendirir
Korkutmak Özendirir
Çocuklarını uyuşturucudan uzak tutmak isteyen aileler, önce 'maddeyi'...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.