kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Hobi
    Çizerler
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Omer Celik @ SABAH
 

Kıbrıs siyaseti keşfediyor...

Bu yazının yazıldığı saatlerde Kıbrıs'taki referandumla ilgili ipuçları bile belli olmamıştı. O nedenle referandumun gidişatına göre bir değerlendirme yapmanın imkanı yok.
Referandumun sonuçları kuşkusuz pek çok önemli gelişmeyi beraberinde getirecek. Kıbrıs sorununun bu noktaya kadara gelebilmiş olması bile çok önemli.
Kıbrıs sorunun her iki taraf için de son derece hassas bir konu. Bu nedenle "milli dava" statüsünde değerlendiriliyor.
Her "milli dava" gibi de siyaset dışı bir konumda tutulmaya çalışılmıştır. "Milli dava" statüsü elde etmiş konuların bu statü içinde ele alınması kimi avantajları beraberinde getiriyor kuşkusuz.
Örneğin, karşı tarafın hamlelerine cevap vermek için daha bütünsel stratejiler üretilebiliyor.
Çünkü, karşı tarafın stratejilerine cevap vermek üzere, kendi içinizde dağılmış bir bakış açısı, bölünmüş bir enerji ya da kırılgan bir strateji takip ederseniz, eliniz zayıflar.
Bu nedenle "milli dava" statüsü içinde ele alınan konuların yönetilebilmesi daha kolay ve etkili olabiliyor.

Fakat aynı zamanda çeşitli dezavantajları da besliyor bu yöntem. Olayın üzerinde zaman geçtikçe, şartlar ve dinamikler değiştikçe, yeni durumu yönetecek stratejilerin geliştirilmesi zorlaşıyor.
Çünkü "milli dava" statüsü kazanmış konularla beraber anılan aktörler ve taktikler bir tür "tartışılmazlık" konumu içinde görülüyor.
Değişen şartlar karşısında, tarihin belli bir aşamasında donmuş kalmış stratejiler hala korunmaya çalışıyor ve "değiştirilemez" kabul ediliyor.
Bu da "milli dava"nın siyasetin dinamikleri içinde ve siyasetin yöntemleriyle değerlendirilmesi sürecini kilitliyor.
Kural gereği, hiçbir şey siyaset dışı olamayacağı halde, uluslararası ilişkilerin merkezinde yer alan bir sorun, siyaset-dışı bir konumda ele alınabiliyor.
Oysa her şey siyasetin konusudur; siyasetin sahası dışına çıkarılacak bir konu yoktur...
"Milli dava" sıfatı elde etmiş konuların "siyaset"le tanışmasının gecikmesi, ilk anda avantaj gibi görünen unsurları, zaman içinde dezavantaja dönüştürüyor
Tarihin belli bir aşamasında üretilmiş stratejiler, "milli dava"nın ayrılmaz bir parçası gibi görülebiliyor.
Üretilen stratejinin, o günün koşularında avantajlı bulunduğu için üretildiği unutuluyor. Öz ile kabuk yer değiştiriyor...
Üretilen yöntemler ve konu çerçevesinde öne çıkan aktörler konunun kendisinden daha önemli hale geliyor. Konunun esasına inmek için, konu ile özdeşleşmiş aktörlerin yöntemleri dışındaki arayışlar kenara öteleniyor. Siyaset-dışı bırakılmış her konuda olduğu gibi, iş kısırdöngüye giriyor...

Şimdi ise durum farklı artık; gelinen referandum süreci ile Kıbrıs en temelden siyasetle tanışıyor.
Referandumların sonucu ne olursa olsun, belli bir siyasi tartışma yoğunluğu Kıbrıs'ın her iki tarafında da dinamik biçimde yaşanıyor.
Böylece, geleceğe yeni yöntemler ve açılımlarla gitme imkanı doğuyor. Siyaset diriliyor...
Siyasetin dirilmesi demek, toplumun dinamiklerinin dış poltika unsuru haline gelmesi demektir.
Böylece iç politika bir dış politika dinamiği olurken, dış politika da bir iç politika dinamiğine dönüşüyor.
Yani gerçek anlamıya siyaset ortaya çıkıyor. Toplum kendi geleceğinde söz sahibi oluyor.
Bu, bir toplumun geleceğe yürüyüşünde her türlü plandan ve çerçeveden daha önemli ve büyük bir kazanımdır...

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Büyük Ortadoğu'nun karekökü   / 21-04-2004
 Süpermarket ülkeler   / 19-04-2004
 Güçlü demokrasi   / 18-04-2004
 İstikamet bellidir...   / 11-04-2004
 Dünya düzeninin düğümü...   / 09-04-2004
 En stratejik beşeri kaynak: Siyasi irade   / 05-04-2004
 Yalın bir tablo   / 02-04-2004
 Hangi parti değil, hangi siyaset kazandı?   / 31-03-2004
 Merkezi ele geçirmek mi, merkezi inşa etmek mi? (3)   / 24-03-2004
 Merkezi ele geçirmek mi, merkezi inşa etmek mi? (2)   / 22-03-2004
ERDAL ŞAFAK
Huzur Ağacı bekleyecek
Rum kesimindeki "hayır" oylarının...
AHMET HAKAN COŞKUN
Kafaya sıkıp gitmekten başka ne yapılabilir ki?
Yetti...
MEHMET BARLAS
Ömür boyu "23 Nisan Çocuğu" kalınmaz ki!
Ulusal...
ÖMER ÇELİK
Kıbrıs siyaseti keşfediyor...
Bu yazının yazıldığı...
HINCAL ULUÇ
Üçüncü Şahsın Şiiri..
Şiiri sevmek, aşkları,...
REFİK DURBAŞ
Ortadoğu'nun yakın geleceği
ABD, bir yandan "Büyük...
SAVAŞ AY
Karanlık odalardan sızan ışığın hakkı!..
BİR yıllar...
NEBİL ÖZGENTÜRK
Fenerbahçe'den Eva'ya mevlüt!
GAZETELER, ekranlar...
Zirve bordo-mavi : 2-0
Zirve bordo-mavi : 2-0
10 haftada 30 puan alan Ziya Doğan'ın öğrencileri bugün Fenerbahçe,...
İntihar saldırısı gibi
İntihar saldırısı gibi
Trabzon 2-0 öne geçtikten sonra bir taraftar sahaya girince maç...
Erdoğan: Bana göre Rumlar kaybetmiştir
Erdoğan: Bana göre Rumlar kaybetmiştir
Başbakan Erdoğan, Rumlar'ın çözüm için atılmış iyi niyet adımını heba...
Sosyalist konuklar
Sosyalist konuklar
CHP lideri Baykal'ın davetini kabul eden Avrupalı Sosyalist...
Rumlar 'iki devlet' dedi
Rumlar 'iki devlet' dedi
Rus kesiminde hayır' oylarının evet' oylarından çok yüksek çıkması...
'Yeni dönemde Denktaş'a yer yok'
'Yeni dönemde Denktaş'a yer yok'
KKTC Başbakanı Mehmet Ali Talat, KKTC Cumhurbaşkanı Rauf...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.