|
|
|
|
|
|
Erdoğan'ın değişimi 90'ların ortasında oldu
TAYYİP Erdoğan çok sistemli bir biçimde değişti. Çünkü değişmeye çok açık bir insandı. Tabii ki o da geçmişi itibarıyla siyasal İslamcı bir anlayışa sahipti. İslam devlet olmak için, politik hayatın egemeni olmak için vardı. Kutsal kitap politik bir metin gibi okunuyordu. Kuran bir politika kitabıydı. Peygamber bir siyasal önderdi. İslam'la devlet arasında işte bu tür bir özdeşlik Tayyip Erdoğan'ın da kafasında vardı. Çünkü 1980 öncesinde böyle bir kültür edinerek gelmişti. Ama Erdoğan 1990'ların ortalarından itibaren çok ciddi bir zihinsel değişim içine girdi.
DEĞİŞİM KÖKTEN Tayyip Erdoğan 1990'ların ortalarına kadar demokrasiye ve laikliğe kuşkuyla yaklaşan bir insandı. Dolayısıyla Refah Partisi İstanbul İl Başkanlığı döneminde yaptığı pek çok konuşmada, laikliği dinsizlikle özdeşleştiren Milli Görüş anlayışına yaslandığı zaten görülebilir. Milli Görüş'e göre laiklik dinsizlikti, demokrasi de küfürdü. İslam mutlaka devlet olmalıydı. Bugün ise Erdoğan ve AK Parti'yi kuranların tamamına yakını kökten değişti. Demokrasinin ve laikliğin gerekli olduğuna inanıyorlar. 'Din temelinde siyaset yapmak yanlıştır' diyorlar. Bu önemli bir zihinsel ve siyasal değişimdir. Onlar, siyaset etme tarzlarını Fazilet Partisi döneminde değiştirdiler. Demokratik laiklik anlayışının herkesi barış içinde yaşatacak yegane çözüm olduğunu anladılar.
|
|
|
|
|
|
|
|
|