kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Yaşama Dair
    Sinema
    Hobi
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Erdal Safak @ SABAH
 

Siyasiler ve depolitize halk

"İnsan, yaşamının en başından itibaren onuru ve hakları olan varlıktır. İnsanı diğer canlılardan ayıran fark, onurdur. Kendi onurunu koruyan, insanlığın da onurunu korumuş olur..."
Aydınlanma Çağı'nın öncüsü Alman düşünür Immanuel Kant böyle diyor.
"Kendi aklını kullanmaya cesaret et" çağrısıyla insanları her türlü şartlanmaya karşı uyaran Kant dün ölümünün 200'üncü yıldönümünde başta vatanı Almanya olmak üzere birçok ülkede sayısız bilimsel etkinlikle anıldı.
Fransız düşünür Jean-Paul Sartre'ın "Aşılması imkansız ufuk" diye tanımladığı Kant'ın düşünceleri günümüzde de etkisini sürdürüyor. Örneğin Alman Anayasası'nın birinci maddesinin esin kaynağı o: "İnsan onuruna dokunulamaz."
Aynı şekilde, Avrupa'nın inşa sürecinin temelinde de Kant öğretisi yatıyor: Giriş bölümünde Aydınlanma'nın mirasına atıf yapılan Avrupa Anayasası'nda AB'nin ulaşmak istediği hedefler olarak insanlık onuru, düşünce ve ahlsayılıyor.

Kant'ın kemikleri sızladı

Dünyanın Kant'ı andığı gün Türkiye'de ise insanlık onurunun ayaklar altına alındığı tablolar yaşandı.
Bir TV kanalındaki yarışma programına katılmak isteyen binlerce kişi elemelerin yapılacağı otele hücum etti. Genci yaşlısı, kadını erkeği, üniversiteli diplomasızı... Hem de İzmir gibi eğitim düzeyinin yüksek olduğu, "aydın" bilinen bir kentte.
Hepsinin de tek hedefi, tek umudu vardı: Şarkıcı olmak! Kimi "Popstarlık belgesi üniversite diplomasından daha çok işe yarıyor" diyordu, kimi "Bu ülkede okumakla birşey kazanılmaz..."
Ne AB umurlarındaydı, ne Kıbrıs dertleriydi, ne de yerel seçimlerle ilgileniyorlardı.
Ve aslında yozlaşma, çözülme, hatta çürümenin çığlığını atıyorlardı.
Hepimizi korkutması gereken bu tablonun nedenleri belli: 12 Eylül sonrası silah zoruyla dayatılan, bugün toplumun büyük kesiminin yaşam biçimine dönüşen depolitizasyon.
1980'lerin ortasında bölücü terörle başlayan ve milyonlarca kişiyi ülkenin bir ucundan diğerine savuran göç dalgası...
Göçle gelen ya da kamçılanan işsizlik, çaresizlik, umutsuzluk.
"İnsan eğitimle insan olur" diyen Kant'ın görse dehşete kapılacağı iflas etmiş eğitim sisteminin ürettiği amaçsız, idealsiz, bencil, kayıp kuşaklar...

Seçimler kimin umurunda?

Depolitizasyonun boyutlarını anlatabilmek için ANAR'ın son anketinden bir örnek aktaralım: "Sizce ayın en önemli olayı nedir" sorusuna "Belediye seçimleri" cevabını veren deneklerin oranı binde 2! Evet, bin kişiden yalnızca 2'si yerel seçimlerle ilgileniyor.
Bu "tükeniş"le ilgili ilk ciddi uyarıyı CHP yapmıştı. 1997'de hazırlattığı "Sosyal demokrasi için güçlü bir dayanak: Sivil toplum örgütleri" başlıklı raporda bakın Türkiye'yi nasıl anlatıyordu:
"Türkiye eğitim, sağlık ve yerel yönetim hizmetleri açısından sosyal devlet olma niteliğini yitirmiştir. Sistemin sürüklendiği kimlik krizi, vatandaşlar düzeyinde bir tür kişilik krizi ve aidiyet bunalımına dönüşmüş, toplumun çimentosu sayılan ortak değerler ve dayanışma duygusu taşınmaya değmez birer yük sayılmaya başlanmıştır."
CHP teşhisi doğru koydu ama reçete üretemedi. Üretemediği için de umut olamadı. Şimdi politikacılar sonucu belli seçime dört nala koşuyor.
Depolitize edilmiş umutsuz yığınlar da yarışma programlarına...
Bu da toplumsal patlamanın, başkaldırının bir türü değil mi?

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Komşunun Neo-Con'ları   / 21-02-2004
 Baykal-Karayalçın   / 20-02-2004
 Tek yönlü yol   / 19-02-2004
 Ayna ayna, göster bana   / 18-02-2004
 Kısmetsiz geziler   / 17-02-2004
 Dostluk sınavı   / 16-02-2004
 Emirle zayıflamak   / 15-02-2004
 Bugün bana çiçek yolla   / 14-02-2004
 Tatsız gerçek   / 13-02-2004
 Siyasiler ve depolitize halk   / 12-02-2004
ERDAL ŞAFAK
Bu geziye dikkat
Ankara'nın şu sıralar geleni gideni pek...
AHMET HAKAN COŞKUN
'Süryani' imiş!
9 Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde...
MEHMET BARLAS
Mutlu olmak, bir diskçalar mesafede...
İki hafta önce...
ÖMER ÇELİK
İyi yaşam ve yerel perspektifler
Türkiye için önemli bir...
SAVAŞ AY
Televizyon günahkarmış!...
Kötü giden her şeyin...
REFİK DURBAŞ
Yayınevleri 'korsan' değildir
Korsan yayıncılığı...
NEBİL ÖZGENTÜRK
Çizgi filmin gücü...
Çizgİ deyip geçmeyin.
Bazen...
HINCAL ULUÇ
Barlas aldı götürdü..
Mehmet Barlas 1950'lerde dansı...
Bir uyarı da şifo'dan 0-0
Bir uyarı da şifo'dan 0-0
Ligin ikinci yarısındaki 4 maçta iki galibiyet, bir yenilgi, bir...
Mondi hazır da... 2-1
Mondi hazır da... 2-1
UEFA sınavı öncesi defansı tel tel dökülen G.Saray, Necati ve Prates...
Şimdi sıra gönül yolunda
Şimdi sıra gönül yolunda
Seçim kampanyasını kendi bölgesi Siirt'te açan Başbakan Erdoğan,...
Kanlı siyaset
Kanlı siyaset
Adana Yumurtalık'ta AKP'den aday adayı olan Emine Koçak Memili'nin,...
"Ne sağcıyım ne de solcu" devri kapandı
Güçbirliğinin Ümraniye adayı Arif Sağ ile Esenyurt'ta yeniden aday...
'Beni neden bıraktın Ozan?'
'Beni neden bıraktın Ozan?'
İzmir'de yanan kafeteryanın garsonu Ozan Denizgezen, Müjde'yi...
 
    Ana Sayfa | Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon
Spor | Hava Durumu | Günaydın | Bizimcity | Sizinkiler | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin Sağlık | Cumartesi | Aktüel Pazar | Yaşama Dair | Sinema | Hobi
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.