kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Yaşama Dair
    Sinema
    Hobi
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Erdal Safak @ SABAH
 

Kısmetsiz geziler

Cumhurbaşkanı Sezer'e şöyle ağız tadıyla İran gezisi nasip olmayacak. 2002'deki ziyaret sırasında Türkiye'de kriz vardı, şansa bakın bu kez de İran krizde!
Aslında yazıya "İki ülke arasındaki kriz" nedeniyle yapılamayan geziyle başlamak galiba daha doğru olacak...
Sezer'in göreve geldiği günlerde Ekonomik İşbirliği Örgütü (ECO) zirvesi Tahran'da toplanacaktı. O sıralar kamuoyu başta Uğur Mumcu ve Bahriye Üçok olmak üzere aydınlara yapılan suikastların arkasından İran parmağının çıktığı iddialarıyla çalkalanıyordu. Sezer o haberlerin etkisiyle 16 Mayıs 2000 tarihindeki yemin töreninin ardından verilen davette gazetecilere "Tahran'a gitmeyi düşünmüyorum" deyiverdi.
Bu açıklama en çok Dışişleri Bakanlığı'nı sıkıntıya soktu. Çünkü bakanlığın elinde faili meçhul cinayetlere İran'ın karıştığına ilişkin bilgi ya da belge yoktu. Durum Cumhurbaşkanı'na anlatılıp, "Takdir sizin" denildi. Sezer bir süre bocaladı, ancak görev süresinin daha başında geri adım atmış izlenimi vermemek için kararını değiştirmedi. Tahran'da 10 Haziran'da yapılan zirvede Sezer'i dönemin Devlet Bakanı Mehmet Keçeciler temsil etti.
2002'de neler oldu?
Aradan iki yıl geçti. Hem 11 Eylül saldırıları sonrası dünyadaki havanın değişmesi, hem de İran'ın reformcu Cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi'nin gücünü artırması sonucu, İranlı köktenciler devrim ya da terör ihraç etmekten vazgeçince, Ankara-Tahran hattında gerilim düştü. Sezer de Türk-İran İş Konseyi toplantısını fırsat bilip ilişkileri onarmak için 120 işadamı ve 20 gazetecinin eşliğinde 17 Haziran 2002'de iki günlüğüne Tahran'a gitti. Gerçi geziden hemen önce, 1995'te Başbakan Çiller'in PKK'ya desteği nedeniyle İran'a füze ve kara birlikleriyle saldırmayı planladığı ortaya çıkınca ortalık biraz karıştı ama Türkiye'nin "Canım siz de Ankara'yı da menziline alan füze geliştirdiniz" uyarısıyla Tahran'ın konunun üstüne gitmemesi yeni bir gerilimi önledi.
Çünkü Türkiye'de zaten yeterince kriz vardı. Unutanlar için 2002 Haziran'daki gazete başlıklarından birkaçını hatırlatalım:
*Başbakan Ecevit ekonomideki kaygı verici gelişmeler nedeniyle Devlet Bakanı Kemal Derviş'le görüşüp bilgi aldı. Kurmaylarıyla birlikte Ecevit'e brifing veren Derviş, "Siyasetteki belirsizlik piyasaları olumsuz etkiliyor" dedi.
*Hazine ihalesinde faizler yüzde 70'e dayanınca piyasaların ateşi yeniden yükseldi. Dolar 1.6 milyon lira sınırını aştı.
*DSP'nin idam cezasının kalıdırılması için Meclis'teki uzlaşma çabaları sonuçsuz kaldı.
*Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu Eş Başkanı Joast Langedijk'in "Kıbrıs'ta ilhak konusunda görüşlerinizi koruyor musunuz" sorusuna Devlet Bakanı Şükrü Sina Gürel'in verdiği cevap Avrupa Parlamentosu üyelerinde soğuk duş etkisi yaptı: "İlhak derken adanın kuzeyini mi kastediyorsunuz, yoksa tümünü mü?"
Tanrı Türk ulusuna bir daha o günleri göstermesin...

Hatemi sallanıyor
İşte böyle bir kaos ortamında Sezer, Tahran'da ekonomik ve kültürel işbirliğini güçlendirme anlaşmaları imzaladı, iki ülke "İyi komşuluk ilişkilerini güçlendirme ve birbirlerinin içişlerine karışmama" ilkelerinde uzlaştılar. Ah, unutuyorduk; bir de Irak'ın toprak bütünlüğünün korunması konusunda görüşbirliğine vardılar. Savaştan 10 ay önce!
İki yıl daha geçti. Sezer bugün Erbakan Hoca'nın mirası D-8 zirvesi için Tahran'a gidiyor. Ne var ki, İran karmakarışık. Cuma günü yapılacak genel seçimlere katılacak Hatemi yanlısı reformculardan 2300'ünün Anayasayı Koruyucular Konseyi'nce çizilmesi, kalanlardan da 610'unun protesto için çekilmesi, bu gelişmeler üstüne Hatemi'nin kardeşi Muhammed Rıza Hatemi'nin liderliğindeki partinin boykot kararı alması, ülkeyi bir siyasal bunalıma sürükledi.
Sezer bugün durgun, hatta keyifsiz bir Hatemi ile karşılaşırsa, yanlış yorumlamasın; altı iyice oyuldu, iktidarının son günlerini yaşıyor da ondan.
Seçimden sonra İran'da ipler tümüyle "Muhafazakar" denilen köktencilere geçecek. Hatemi de sadece göstermelik başkan olarak kalacak..

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Kısmetsiz geziler   / 17-02-2004
 Dostluk sınavı   / 16-02-2004
 Emirle zayıflamak   / 15-02-2004
 Bugün bana çiçek yolla   / 14-02-2004
 Tatsız gerçek   / 13-02-2004
 Siyasiler ve depolitize halk   / 12-02-2004
 1959'daki kavgalar gibi   / 11-02-2004
 Güzel haber   / 10-02-2004
 Araf'ın kapısında   / 09-02-2004
 Bizim Yorgo'nun günü   / 08-02-2004
ERDAL ŞAFAK
Ayna ayna, göster bana
17 Ağustos depremini unutan...
MANSUR FORUTAN
İki iyi haber, bir de kötü
Kız arkadaşıma eski...
MEHMET BARLAS
Dersaadet'te verilen hayat ve görgü...
ÖMER ÇELİK
NATO ve Büyük Ortadoğu
BRÜKSEL
ABD'nin...
HINCAL ULUÇ
Şansa Dansa RTÜK ile alay ediyor..
RTÜK Başkanı Fatih...
3 Değil 15 Rus farketmez
3 Değil 15 Rus farketmez
SABAH Spor Ödülleri'nde hem Yılın Atleti hem de Yılın Sporcusu...
Bratu'yu da verin
Bratu'yu da verin
Rus ekibi G.Saray'a, "Mart'a kadar gelirse 5.5 milyon dolar veririz"...
CHP grubunda şerefsiz' kavgası
CHP grubunda şerefsiz' kavgası
CHP Grup toplantısında Trabzon Milletvekili Şevket Arz, seçim...
Yorgo cesaret verdi
Yorgo cesaret verdi
Ara bölgeye giderek Kıbrıslı Türkler'le buluşan PASOK Genel Başkanı...
'AHTAPOT' çetesinin tam 20 trilyonu vardı
'AHTAPOT' çetesinin tam 20 trilyonu vardı
1997'de Bodrum'da faaliyetlerini artıran Amele Çetesi'nin 20 trilyon...
Çocuk yatak toplasın ki uyuşturucuya alışmasın
Çocuk yatak toplasın ki uyuşturucuya alışmasın
ABD'DE bir üniversitenin yaptığı araştırmaya göre, küçük yaşta...
 
    Ana Sayfa | Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon
Spor | Hava Durumu | Günaydın | Bizimcity | Sizinkiler | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin Sağlık | Cumartesi | Aktüel Pazar | Yaşama Dair | Sinema | Hobi
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.