|
|
Hastaneyi yaşama döndüren başhekim
Zarar eden Marmara Hastanesi'nin başına getirilen Prof. Zehra Kavak, titiz bir çalışma ve bağışlarla 2003'ü 31 trilyon lira ciroyla kapadı.
Hastane işletmeciliğinin yükselen meslekler arasında ilk sıralarda yer aldığı 2000'li yıllar, özel hastanelerle yarışan çok sayıda kamu hastanesine kulvar açtı. Sadece İstanbul'da değil, Ankara ve İzmir'in yanı sıra, Anadolu kentlerinde, geniş imkanlarla açılan özel hastanelere, devlet üniversite hastaneleri rakip geldi. Kimisi ipi birlikte göğüsledi, kimisi ise öne çıktı.
HERKES MOTİVE OLDU İstanbul'da Anadolu yakasının tek üniversite hastanesi olan Marmara Üniversitesi Hastanesi de bunlardan birisi. 700'ü doktor olmak üzere bin 700 kişinin çalıştığı hastane, bir sanayi kuruluşu gibi yönetiliyor. Hastanenin patronu ise, bu konuda bir ilke imza atan ilk bayan başhekim Prof. Dr. Zehra Neşe Kavak. Aylık 2.6 trilyon lira cirosuyla İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda işlem gören dev sanayi kuruluşlarını geride bırakan hastane kazandığı tüm döner sermaye gelirleri, üniversiteye gidiyor. Bu paradan bir bölümü, öğretim üyeleri ile çalışanlara katkı payı olarak geri dönüyor. Başhekim Zehra Neşe Kavak, göreve getirildiği 2001 yılında, hastanenin zarar tablosunda 2 trilyon lira yazıyordu. Harcamaları iyi takip eden, kaçakları önleyen ve personelini iyi motive eden başhekim Prof. Kavak, hastanesinin zararını kapatıp, kâra bile geçirdi. Aylık yaklaşık 3 trilyon liralık cirosuyla Türkiye'de zarar etmeyen az sayıda üniversite hastanesinden birisi oldu. 2002 yılı net kârı 38 milyar liraya ulaşan Marmara Üniversitesi Hastanesi, 2003 yılını 31 trilyonluk ciroyla kapattı. Cirosu böylesine yüksek olan bir üniversite hastanesinin kârının böylesine düşük görülmesi de, kâr amacı gütmediğinin, ucuz hizmet verdiğinin en önemli kanıtı.
DESTEK ÇOK ÖNEMLİ Hastanenin 2 yıllık başhekimi, aynı zamanda Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Başkanı olan Prof. Dr. Zehra Neşe Kavak, kendisine destek veren herkese minnet borçlu olduğunu her fırsatta yineliyor. Başhekim Kavak, başarısının sırlarını ise sıkı takip ve kaçakları önlemek olarak açıklıyor. Zarardan kâra geçişte püf noktasının, personeli, gelir ve gideri, alacakları, harcamaları, borçları iyi takip etmek, personeli eğitmek ve motive etmek olduğunu belirten Başhekim Kavak, "Sıkı çalışırsanız, hiçbir harcamayı gözden kaçırmazsanız, kaçakları önlerseniz, zaten arkası geliyor. Ben ayda 1 kez, tüm bölüm sekreterleri ile toplantı yapıyorum. Özel oda farklarına kadar inceliyorum. Bazı geceler, aniden baskın yapıp, durumu gözden geçiriyorum. Tüm hastane giderlerini kayda geçiriyorum. Bütün sır, iyi kontrol, iyi takip ve kaçakları önlemekte" diyerek, başarısına dair ipuçları veriyor.
O HER ŞEYİ BİLİR Zehra Hoca, eski bakanlardan Cavit Kavak'ın eşi, 11 ve 6 yaşında Mehmet ve Hasan'ın da annesi. Prof. Kavak, 21 yaşındaki hastanenin 11 yıllık çalışanı olarak eksik olan şeyleri görüp, hemen tamamlayabiliyor. İnşaat işlerine meraklı olduğu için de, bir boyanın, elektrik kablolarının fiyatını, neyin nereden geçeceğini biliyor. Bunun için, tüm ustalar 'Zehra Hanım işi bilir' diye düşünüyor. İlk icraatı, hastane kapısında bulunmayan paspası almak olmuş. İkinci icraatı ise, 'Marmara Üniversitesi Hastanesi' logolu büyük boy alüminyum levha yaptırmak olmuş. İcraatlar sonra da hep devam etmiş.
Didem ÜNSAL
|