kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Altan @ SABAH
 

Rusya

Türkiye, çok yakın ilişkiler içinde gibi göründüğü ülkelerin hiçbirini derinlemesine tanımıyor. Zaten bu, o ülkelere ait telif eserlerin toplamından da belli... Almanya'da üç milyona yakın Türk var... Ama Almanya üzerine dünya dillerine çevrilecek kadar çarpıcı incelememiz, kitabımız pek yok... Amerika Birleşik Devletleri, Türkiye'nin kaderini belirleyen merkez... Orayı da iyi tanıdığımızı söylemek pek kolay değil... Bırakın bizim gözümüzle Amerika üzerine yorum üretmeyi, bir dünya klasiği sayılan Alexis de Tocqueville'in "Amerikan Demokrasisi" bile neredeyse yeni çevrildi. Rusya komşumuz... Orayı Soğuk Savaş propagandası altındaki resmi bombardıman nedeniyle ne dün anladık, ne de bugün anlamaktayız... Dün parlamentosunu seçmek için sandık başına giden Rusya'ya gazetelerde ayrılan yer, bunu ispatlamakta...

***


Rusya, 450 üyesini yeniden seçtiği parlamentosuna Duma diyor... Bu Duma kelimesi, Rusça düşünmek anlamına gelen "dumat"tan türemiş... Rusya'daki parlamento seçimlerinin görünen yüzü, 2000 yılından beri iktidarda olan Devlet Başkanı Vladimir Putin'le ilgili... Putin, yenilenen parlamentoda 235 üye tarafından destekleniyordu. Dün yapılan seçimde bu desteğini 301'e çıkararak anayasayı değiştirecek güce ulaşmak istiyor. Anayasayı değiştirecek gücü elde ederse, 14 Mart'ta yapılacak olan başkanlık seçimlerinden sonra, üçüncü kez başkan olmayı hedefleyecek. Çünkü Rus Anayasası üçüncü kez başkan olmayı yasaklamakta...

***


Rusya seçimlerinin görünmeyen yanı ise epey karışık... Ekonomik göstergeler açısından bakıldığında Rusya 1998 krizinden sonra yeniden doğmuş gibi... Hatta tarihinde böyle bir ekonomik performansı hiç yakalamadı diyenler de var... Yüzde 6 oranında büyüdü, enflasyonu düşürdü, parasının istikrarını sağladı, dış ticaret fazlası verdi ve döviz rezervlerini güçlendirdi... Büyümesinin motorunu ise petrol ve iç talebin canlanması oluşturuyor... Rusya'nın en zayıf olduğu nokta, ekonomik kalkınmasının petrole bağlı olması. Petrol fiyatları Rusya'nın yumuşak karnı. Rusya'nın toplam hasılasının yüzde 70'ini on iki büyük petrol şirketi sağlıyor. Maaş ve ücretlerin çok uzun zamandır ilk kez artırılması da büyümenin ikinci ayağı olan iç talebi diriltmiş. Rusya'da kişi başına ortalama gelir 160 dolar. Bunun 2010 yılına kadar yüzde 46 oranında artması öngörülüyor. Ancak müthiş bir yoksulluk var. Toplam nüfusun yüzde 25'i gününü bir dolardan az bir parayla geçiriyor. Mutlak bir yoksulluk... Ayrıca bölgeler arası çok çarpıcı bir adaletsizlik ve müthiş rüşvetçi bir bürokrasi bulunuyor.

***


Rusya, Yeltsin döneminde, başkana yakınlığı nedeniyle "Aile" olarak tanınan çok ufak bir grup eliyle vahşi ve ahlaksız bir sermaye birikimi sağladı. Bu gruba "oligark" deniyor... Putin iktidar olduktan sonra, çığırından çıkan işleri düzene bağlayıp, gerçekleşen sermaye birikiminin nimetlerini daha adaletli dağıtma amacıyla hareket etti. Düzen, disiplin için de eski KGB ajanlarından oluşan etkin bir istihbarat ve bürokrat grubu oluşturdu. Bunlara da "silovikis" denmekte... Le Monde gazetesi bu haftaki ekonomi ekini Rusya'ya ayırmıştı. Durumu değerlendiren uzman Evgueni Gavrilenko, Putin'in bugüne kadar bu iki kesim arasında belirli bir dengeyi sağladığını, ancak seçim öncesi istihbarat ve bürokrasi lehine dengeyi bozduğunu söylüyor. Putin'in bir sonraki dönem için ekonomik amacı ise ulusal üretimi iki katına çıkarmak... Bu denge bozulursa bu mümkün gözükmüyor. Amaç sermayesini kaçırmadan eksiklikleri gidermek... Ancak bu kolay değil...

***


Rusya seçimleri nedeniyle oradaki durumu araştırırken, 1930 yıllarındaki Türkiye aklıma geldi... Orada da devletin kuvvetlenmesi nispetinde kuvvetlenen ve "sınıfsız ilericilerden" oluşan memur takımı ile devlet himayesi sayesinde canlanan girişimciler arasında kavga vardı. Birincisinin temsilcisi iktisat vekili Mustafa Şerif Özkan girişimcileri korkutan radikal yasalar çıkarınca gitmiş, yerine İş Bankası yöneticilerinden Celal Bayar gelmişti... Rusya'daki şu andaki durum da bundan farklı değil. Biz 70 yılda buraya geldik. Bakalım Ruslar 70 yılda nerelere ulaşacak?

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 On yıl önce, on yıl sonra...   / 29-12-2003
 Avanta, beleş, üç kağıt...   / 27-12-2003
 CHP, AB ve İkinci Cumhuriyet   / 22-12-2003
 Kemalizm, AK Parti, ikinci Cumhuriyet...   / 15-12-2003
 Arsız ganimetçiliğe 'milli dava' mı diyorsunuz?   / 13-12-2003
 Rusya   / 08-12-2003
 Ankara dedikoduları...   / 06-12-2003
 Kapitalizm nitelik değiştiriyor   / 01-12-2003
HINCAL ULUÇ
Yeni yıla öyle bir girdim ki..
Hayatımda ilk.. İlk...
MEHMET TEZKAN
Kazasız belasız yeni yıla girdik
YENİ yıla üç çarpıcı...
MEHMET ALTAN
Medyaya bir öneri...
Hürriyet Gazetesi Genel Yayın...
ÖMER LÜTFİ METE
Düşünce yapısında değişim
Şiddetin hiç değilse azalacağı...
REFİK DURBAŞ
'Şekerli'ye bürokrasi engeli
SAYIN Sağlık Bakanı Recep...
Şubat'ta parti lideri Mart'ta başbakan
Yunanistan'da devrim gibi karar... Başbakan Simitis, anketlerde...
Bush'tan Simitis'e: 2004, Kıbrıs yılı olsun
Bush, "Kıbrıs'ta uluslararası topluma yararlı bir tarih yazabiliriz"...
BİZE GÜVENİN
BİZE GÜVENİN
Sarı-kırmızılı renklerin son 10 yıla damgasını vurduğunu söyleyen...
 
    Ana Sayfa | Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon
Spor | Hava Durumu | Günaydın | Astroloji | Magazin | Sağlık |
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.