kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Barlas @ SABAH
 
İmar Bankası faciasında, reklamcıların payı var mıdır?
AK Parti, başarı için Kıbrıs'ı çözmeli!
Şaka

İmar Bankası faciasında, reklamcıların payı var mıdır?

Tasarruflarını, İmar Bankası'nda mevduat hesabı açarak, Hazine Bonosu alarak değerlendirmek isteyen yüz binlerce insanın serüvenini, aylardır izliyoruz. Burada, haklı olarak "Kamu", yoğun eleştirilere hedef oldu.. "Devlet Güvencesi" kavramı, bu olay yüzünden eski ağırlığını yitirdi. Bence, İmar Bankası skandali dolayısıyla, "Uzan Ailesi"nin de, en az kamu kadar eleştirilmesi gerekirdi. Ancak olay siyasi bir zemine de taşındığı ve medya sermayeleri arasındaki savaşa da malzeme olduğu için, "Gerçekten Tarafsız" odaklar, İmar Bankası'ndaki rezaletin sorumluluğunu, Uzan Ailesi'ne yeterince yüklemediler. Eğer yeryüzünde "Bankacılık" diye bir kavram varsa, İmar Bankası'nda görülenler, hiçbir tanıma sığmıyor. Yani mevduat sahipleri, Kamu'ya olduğu kadar Uzanlar'a da öfkelenmiyorsa, değer ölçülerinde bir çarpıklık vardır. Ve bu vesile ile, "Reklamcılık" da, herhalde tartışma odağına artık getirilmelidir. Ne deniliyor? Dün Fatih Altaylı da, İmarzedeler'in hakkını savunurken, aynı savı tekrarlamıştı:
- İmar Bankası'ndan bono alanlar haksız biçimde mağdur edildiler.. Tek hataları, "Hazine bononuza yüksek faiz İmar Bankası'nda" diyen ve hem SPK'nın, hem de BDDK'nın gözü önünde yayınlanan "Yalan" reklama inanmış olmaktı. Evet.. İmar Bankası faciasında, "Reklamcıların sorumluluğu", nedense hiç gündeme getirilmiyor. Gelişmiş bütün ülkelerde, medyanın olduğu gibi, reklamcılığın da öz-denetim kurumları var. Örneğin İngiltere'de tıpkı Basın Konseyi gibi bir "Reklam Konseyi" var. Bu konsey, içeriği yanlış ve yanıltıcı olan reklamları yapanları da, yayınlayanları da uyarıyor. Sadece, tasarrufunu daha iyi faizle değerlendiren yüz binlerce amatör insanın, bir bankanın iç yapısını bilmesini isteyeceksiniz. Bunların tasarrufları batınca da, "Neden kamu bankalarına yatırmadınız paranızı" diye hesap soracaksınız. Buna karşı, bir bankadan milyonlarca dolar alarak, kamuyu yanıltan reklamları hazırlayan profesyonelleri sorgulamak, hiç aklınıza gelmeyecek. İçi boş vaatlerin veya karşılığı olmayan parasal değerlerin reklamını azgın kampanyalarla sürdüren reklamcıların, bundan sonra benzer durumlarda, "Ben tanıtımını yaptığım işin sağlığından kuşkuluyum" demek gibi bir davranışları da olmalıdır. Bu bazen bir siyasi partinin tanıtımı da olabilir veya bir markanın imaj çalışması da... Şöyle bir düşünün, yakın geçmişe dönük ve tüketici talebi yaratmaya çalışan reklam kampanyalarından bazılarını. Reklamcılığın duayenlerinden Eli Acıman'ın, reklamcılık literatürüne geçmiş bir vakası vardır. Yeni marka bir tıraş bıçağı için, Acıman'a geliyor şirket yöneticileri. Acıman, reklamını yapacağı ürünü, önce kendisi denemek istiyor. O tıraş bıçağının ilk üretimi olduğu kendisine söyleneni alıyor. Sabah, yüzüne köpük sürmeden, sadece yüzünü ıslatarak tıraş oluyor. Tıraş bıçağı, sakalını peynir gibi kesiyor. Ürünün mükemmeliyetini görünce, müthiş bir kampanya hazırlıyor Eli Acıman. Tıraş bıçağı çok satılıyor.. Ve bunu bir alan, bir daha almıyor. Çünkü bu tıraş bıçakları, hiçbir sakalı kesmiyor. Meğer Acıman'a verilen, İngiltere'de yaptırılan örnek ürünmüş. Konuya dönersek.. İmar Bankası'nın ve diğer Uzanlar şirketlerinin reklamlarını yapıp, para kazanan reklamcılar, acaba paralarını İmar Bankası'na yatırdılar mı? Gerçekten onlar da İmar Bankası'nı güvenilir buluyorlar mıydı ve yakınlarına "Bu bankaya güvenin" diyorlar mıydı?

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Büyük motor hacimleri Unakıtan'ı neden öfkelendirdi?   / 29-12-2003
 Şu yolda patinajsız ilerlemek mümkün değil mi?   / 28-12-2003
 Her topa girmek veya her ortaya kafa vurmak!.   / 27-12-2003
 İsmet İnönü'nün hayatı bizim yakın tarihimizdir!   / 26-12-2003
 Dönüm noktalarında anekdotlar yetmez!   / 25-12-2003
 Hıncal Uluç, isterse yanlış, isterse doğru anlar!.   / 24-12-2003
 Yaşlanmak, beden değil bir beyin meselesidir!   / 23-12-2003
 Yenisi kurulmadan, "Ara Statüko" da rafa kaldırıldı!.   / 22-12-2003
 Avrupa Birliği karşıtları Kıbrıs takıyyesini bırakmalı!   / 20-12-2003
 İmar Bankası faciasında, reklamcıların payı var mıdır?   / 19-12-2003
ERDAL ŞAFAK
Onur mu, girdi mi?
Her yıl bugünlerde alevlenen asgari...
MANSUR FORUTAN
Geçse de kurtulsak artık...
On yıl önce yeni yıla dair...
AHMET HAKAN COŞKUN
Ne de kolay konuşuyorlar!
FATİH AKSOY...
MEHMET BARLAS
Dede Efendi çile çekerek "Dede"oldu. Benim çilem ise şimdi...
ALİ KIRCA
Kırmızı porşe...
Daha henüz 21 yaşının rüzgarlarıyla...
SAVAŞ AY
'Özgür' bir meslek işte...
Canlı yayınım 4 saat sürdü.
Dönmeyi herkes ister
Dönmeyi herkes ister
Mustafa Sarıgül'le Ali Sami Yen Stadı'nda buluşan teknik direktör...
EMRAH ilk idmana çıktı
EMRAH ilk idmana çıktı
Galatasaray'da ikinci yarı hazırlıklarına erken başlayan bazı...
Sezer'den 2 veto
Sezer'den 2 veto
Sezer, OHAL bölgesinde haklarında soruşturma açılan koruculara ek...
Tayyip Erdoğan'a 'Clinton modeli'
Tayyip Erdoğan'a 'Clinton modeli'
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, yeni yılla birlikte imajını da...
Arka koltukta kemer takmadı, canından oldu
Arka koltukta kemer takmadı, canından oldu
Yılbaşı alışverişinden dönen üç gencin bulunduğu araç, aşırı hız...
Mühür Talat'a verildi
Mühür Talat'a verildi
KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş hükümet kurma görevini Meclis'te en çok...
 
    Ana Sayfa | Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon
Spor | Hava Durumu | Günaydın | Astroloji | Magazin | Sağlık |
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.