* Karargahınızdaki durum tam olarak nasıl?
Arafat: Batı Şeria ve Gazze'de Filistin halkına yönelik saldırganlığı görmezden geliyorsunuz. Gazze'yi üç parçaya ayırdılar. Diğer Filistin şehirlerini işgal etmek üzere askeri faaliyetlerini artırıyorlar.
* Şu anda fiziksel bir tehdit altında mısınız?
Arafat: Anlaşılan dünya televizyonlarını hiç izlemiyorsunuz. Ofisimin çevresindeki binaların yedisini tamamen yerle bir ettiler. Ofisime de kurşun yağdırdılar. Ne sanıyordunuz? En önemlisi de bize karşı Amerikan silahları kullanıyorlar.
* Sizi öldürmeye çalıştıklarına inanıyor musunuz?
Arafat: Siz ne sanıyorsunuz? Son 24 saattir sürekli olarak bizi bombalıyorlar. Tesadüf mü? Amerikalılar'ın Arafat zarar görmeyecek dediklerini söylüyorlar. Bu Arafat'ın mı, yoksa halkımızın, benimle (Eski İsrail Başbakanı İshak) Rabin'in bedelini yaşamıyla ödediği anlaşmanın sorunu mu?
* Powell şiddeti durdurma çağrısı yaptı. Şiddeti durduracak mısınız?
Arafat: Bunu bana tamamen kuşatma altında olduğum sırada mı soruyorsunuz? Mükemmel bir gazetecisiniz. Mesleğinize saygınız olsun.
* Size basit bir soru sordum.
Arafat: General Yaser Arafat'la konuşurken dikkatli olmalısın. Kes sesini! Bu tür sorularla İsrail işgalinin terörist faaliyetlerine ve İsrail'in işlediği suçlara yardımcı oluyorsun. Adil olun. Neden böyle bariz hatalar yapıyorsunuz? Teşekkürler.