kapat
20.11.2001
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
 RAMAZAN
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPÜS
 İSTANBUL
 HYDEPARK
 ANKETLER
 SİNEMA
 SANAT
 KİTAP
 MÜZİK
 TARİH
 GURME
 GEZİ
 OTOMOBİL
 YAT&TEKNE
 HIGH-TECH
 WEEKEND
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 CANLI
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 
Fatma zaten hiç yaşamıyordu

Gelinliği kefeni olan 17 yaşındaki Fatma'nın 'acı fotoğrafı' bir başka yaraya daha tuz bastı: Kız çocuğu diye nüfusa kaydı bile yapılmamış
Diyarbakır'ın Erimli köyünde yaşıyordu 17 yaşındaki Fatma... O yaşına kadar da köyünden başka bir yeri görmemişti. Komşu köydeki Yaşar Ailesi'ne gelin gidecekti. Belki, kocası onu görmediği uzak yerlere götürecekti. Genç kızlık hayalleriyle telini duvağını taktı, davulla zurnayla uğurlandı Fatma; beyaz gelinliğin kefeni olacağını bilmeden... O köyünden başka bir yer bilmiyordu ama bütün Türkiye Fatma'yı bu 'acı fotoğrafla' tanıdı... O Diyarbakır'ı yasa boğarken, onun gibi nice Fatma'ların da acı gerçeğini gün ışığına çıkardı. Çünkü o nüfusa bile kayıtlı değilmiş...

HUZUR MAHALLESİ'NE GELİN GİTTİ
Oysa, her şey çok güzel başlamıştı Kayapınar beldesinde... Yaşar Ailesi tarafından oğullarına istenen Fatma Öz, iki gün önce telli duvaklı köyünden ayrılarak yeni evine gitti. Düğün erkek tarafının evinde yapılacaktı. Huzurevleri Mahallesi, Huzur Sokak'ta bulunan Kara Apartmanı'nın 1. katında oturan erkek tarafı, düğün yeri olarak da evin yanındaki boş meydanı hazırlamıştı. Tam iki gün, iki gece her iki taraftan aile mensupları, davul zurnalar eşliğinde düğün yapmış ve o gün düğün sona ermişti.

İftar saati ile birlikte davullar zurnalar susunca, aile mensupları, gelin Fatma Öz ile damat Ömer Yaşar'ı da yanlarına alarak oruç açmak üzere eve geldiler. Kurulan sofrada oruçlarını açan aile mensuplarından erkekler bir odada, kadınlar ise diğer odada oturuyordu.

Kaldırımda duran bir kişinin rahatlıkla içerisini gördüğü evin çevresinde dolanan çılgın aşık Ahmet Çepi, belinde bulundurduğu tabancasını hazırlayarak, tetikte beklemeye başladı. Evin yola bakan odasında yemek yiyen Fatma, görümcesi Merve Yaşar (16) ve diğer kadınlar ile genç kızlar, her şeyden habersiz neşe içerisindeydiler.

KAÇTI AMA DAYANAMADI
Ancak, çılgın aşık, pencerenin aralık olan perdesinden tutkuyla sevdiği Fatma'yı gelinlikle gördü ve silahına davrandı. Ailesinin karşı çıkması yüzünden evlenemediği Fatma, başkasına yar olamazdı. Belinden çıkardığı tabancasındaki mermileri pencereden içeridekilerin üzerine boşalttı. Sevdiği ancak bir türlü kavuşamadığı Fatma kanlar içinde kalırken, onunla aynı odada bulunan ve yanında oturan görümcesi Merve de kurşunlara hedef olmuştu. Kanlar içinde kalan gelinliği ile evin dışına kaçmaya çalışan Fatma, fazla dayanamadı ve binanın koridorunda bir daha kalkmamak üzere yere yığıldı. Büyük umutlarla yeni bir hayata başlamak üzere giydiği gelinliği ne yazık ki kefeni olmuştu. Nüfusa kaydı bile yaptırılmayan, resmiyette hiç yaşamayan Fatma, tutkulu bir aşkın kurbanı olmuştu. Kardeşini ve taptaze karısını kaybeden Ömer Yaşar ise hâlâ kendine değil... Talihsiz gelin ve görümcesi dün Erdemli köyünde gözyaşları arasında toprağa verildi.

Mürsel ACAY



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap
  Kasko sigortanıza en uygun  
 rakamı ödediğinizden emin  misiniz?
Evet
Hayır
Bilmiyorum
Kaskom yok
Arabam yok
   
HAFTANIN SOYLEŞİSİ
Nuriye Akman'ın bu haftaki söyleşisi için tıklayınız

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır