kapat
20.11.2001
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
 RAMAZAN
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 GALOP
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPÜS
 İSTANBUL
 HYDEPARK
 ANKETLER
 SİNEMA
 SANAT
 KİTAP
 MÜZİK
 TARİH
 GURME
 GEZİ
 OTOMOBİL
 YAT&TEKNE
 HIGH-TECH
 WEEKEND
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 CANLI
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 

Desidero usulü korunma dersi

Jilet reklamının unutulmaz karakteri Ali Desidero, ya da az bilinen adıyla Yıldırım Memişoğlu, iş dünyasının patronlarına her türlü 'şer'den korunma dersleri veriyor
Burası Türkiye yoook öyle.. diyerek Türk sakalının farklılığına dikkat çekip jilet reklamı yapan Kasımpaşa delikanlısı, bugün kurşun delikli cam kapının ardında "En iyi ben korurum" diyor.

Jilet reklamındaki Ali Desidero, GGA Güvenlik Servisleri şirketinin patronu Yıldırım Memişoğlu, herkesin her şeyden şüphe ettiği bir dönemde, belki de en çok talep edilen bir ürünü-hizmeti satmanın 'gururuyla' şirketlerde güvenlik seminerleri veriyor, işadamlarına şarbondan korunmanın yollarını anlatan mektuplar gönderiyor. Üzeyir Garih cinayeti, 11 Eylül şoku, biyolojik saldırılar ve kapkaççı cinayetlerinin işgal ettiği bir dünyanın tam ortasında, "Verdiğimiz hizmet dünya standartlarında. Biz bu işin akademisyeniyiz. Güvenlik işine yeni bir soluk getirdik" diyecek kadar da kendine güveniyor.

* Mahallenin bıçkın delikanlısı Ali Desidero rolünden York Düşesi'nin korumalığına... Bu noktaya nasıl geldiniz?

İşin doğrusu ben 1986'dan beri güvenlikle ilgili aklınıza gelebilecek her işi yaptım. Yani Ali Desidero olmadan koruma Yıldırım vardı. Şirketimi 1995'in başında kurdum. O zamana kadar da hep birilerinin arkasında dolaştım, konserlerde görev aldım. İş merkezlerini korudum. O günlerde çalıştığım Julliana's diye bir gece kulübü vardı, defileler düzenlenirdi. Orada görmüşler reklam filmi teklif ettiler.

* Sonra başka projeler olmadı mı?

Ali Taran ve Ali Tara. Biri çılgın bir yönetmen, diğeri çılgın bir yazar. Onlarla çalıştıktan sonra onun altında bir şey yapmam mümkün değil. İki acemice sunuculuk deneyimim olmuştu.

* Türkiye'ye bir yıldız geldiğinde, arka planda hep siz varsınız. Gidiyorlar, yoksunuz. Ama her an tehlikeyle içiçesiniz. Bu nasıl bir hayat?

HİÇ OTEL KORİDORUNDA 6-7 SAAT BEKLEDİNİZ Mİ?
Gerçekten yaptığımız bir sürü iş var. Ünlülerin korumalığı, yani basına yansıyan görevler işin makyaj kısmı. Günlerce başımızı ağrıtıp, adrenalimizi tavana vurduran işleri ise pek anlatmayız. Sarah Ferguson'u korurken ben 4 saat onunla dolaşıyorum ama bir de sonrası var. O oteline gidip dinlendiğinde iş bitmiyor ki. Siz bir otel koridorunda 6-7 saat hiçbir yere ayrılmadan oturmayı hiç denediniz mi? Dünyanın en zor işidir bu. O ıssız, sessiz otel koridorunda çok uyanık ve zinde olacaksınız. Sürekli senaryo üreteceksiniz. Beyninizi zinde tutacaksınız, beyin zinde olursa vücut da zinde kalır.

* Ünlüler bir yana, hiç kendi güvenliğinizden kaygılandığınız oluyor mu?

Oluyor tabii, olmaz mı? Ama kendimi koruyorum, önlemlerim var.

* Zor ve tehlikeli bir iş... Peki maliyetli mi?

Evet, eğitim için yatırım yapmak zorundayız. Önce yatırımı kendimize yapıyoruz, çalışanları bilinçlendiriyoruz. Çünkü bu iş hata yapmaya çok açık. Kötü adamları kollayacaksınız. Önleyici bir unsur olacaksınız. Zaten iş gereği olumsuz bir ortamda çalışıyorsunuz. Bir de bunların üzerine eğitimsiz personel olmaz. Biz bu konuya yeni bir soluk getirdiğimize inanıyoruz.

Üzeyir Bey'i 3 kez uyardım
* Üzeyir Garih cinayeti sonrası iş dünyasının yakın korumaya karşı ilgisi arttı mı?

Bakın eğer toplum içinde çok gözönünde biriyseniz, ister psikopat olun isterse bir melek, mutlaka korunma ihtiyacınız var demektir. Ben yıllar önce Alarko'da çalıştığımda Üzeyir Garih Bey'e "Yanlış yapıyorsunuz, yakın koruma olmadan gezmemelisiniz" demiştim. En az üç kez uyardım. Çünkü çok kişisel bir nedeni yoksa saldırgan korunan birinden vazgeçip başka bir hedefe yönelir. Bizim işimiz de koruyarak hedeften vazgeçirmek zaten. Ama bu olayın ardından iş dünyasının yakın koruma taleplerinde yarı yarıya artış oldu.

Kapkaççıya ben bile direnmem!
Yıldırım Memişoğlu önüne geçilemeyen kapkaç olaylarına karşı, kişisel güvenliği sağlama programı geliştirmiş. Memişoğlu, sadece kapkaç değil, kişisel güvenliği tehdit eden her olaya karşı tek öğüt veriyor: "Sakın direnmeyin, şu dünyada canınızdan daha değerli hiçbir şey yok. Her şeyi yerine koyabilirsiniz ama hayatınızı asla..."

TECAVÜZE KARŞI KOYMAYIN!
Kapkaççı saldırırsa asla kendinizi savunmayın. Biri sizin çantanızı almak istiyorsa bırakın gitsin. Ancak hayati bir tehlike hissettiğinizde mücadele edin. Tecavüz saldırısına bile uğrasanız, bırakın tecavüz etsinler. Bunu söylemek bir erkek için çok kolay olabilir. Ama öyle. Biri benim boğazıma bıçak dayayıp cüzdanımı istese, veririm cüzdanımı alsın gitsin. Ve de değerli bir şeyi asla çantanızda taşımayın.

ARABANIZ SOYULURSA NE ŞANS!
Yani siz arabanızın yan koltuğuna çantanızı koymuş gidiyorsunuz. İstanbul 15 milyon. Biri camı kırıp da çantanızı almamışsa "Bugün şanslı günümmüş" deyin.

TELEFON SAPIĞINIZI DÜDÜKLE DELİRTİN
Telefon sapığınız var mı? Ne yapıyorsunuz, ana avrat küfrediyorsunuz. Hiçbirini yapmayın, ahizeye dayadığınız düdüğü kuvvetlice çalın, bakın bir daha arayabiliyor mu? Düdüğün şiddeti 140 desibel midir nedir? Küfrederken bu kadar bağırabilir misiniz?

MEMİŞOĞLU ŞARBONU ÖĞRETİYOR
Memişoğlu: İnsanlar 11 Eylül'den sonra "Koskoca ABD'de bunlar yaşandıktan sonra artık güvenlik önlemi alsak ne olur" diye düşündü. Ama kazın ayağı öyle değil. Siz gereken önlemi aldığınızda zaten hedef şaşırtmış olursunuz. Dünyada önlenemeyecek tek saldırı vardır, intihar saldırıları. Bu da istihbaratla çözülebilir.

Biz biyolojik saldırılara yönelik yeni bir çalışmaya başladık. Bu olayın üzerine belirlediğimiz 1.000 önemli adrese bir zarf postaladık. Biyolojik saldırı ve şarbon hastalığı hakkında bilinmesi gerekenleri, kurduğumuz bir ekiple hazırladık ve gönderdik. Zarfın içinden bir çift eldiven ve maske çıkıyor. Böylece mektupların eldiven ve maske takılarak açılmasını öneriyoruz. Ayrıca isteyen şirketlere bu konuda eğitim veriyoruz. İki saatlik bir program bu. Şu anda eğitim verdiğimiz birkaç şirket var.

Esen EVRAN



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap
  Kasko sigortanıza en uygun  
 rakamı ödediğinizden emin  misiniz?
Evet
Hayır
Bilmiyorum
Kaskom yok
Arabam yok
   
HAFTANIN SOYLEŞİSİ
Nuriye Akman'ın bu haftaki söyleşisi için tıklayınız

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır