kapat

16.05.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
Superonline
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
İLKER SARIER(isarier@sabah.com.tr )


Tantan'a destek

Sadettin Tantan gönüllerde taht kuruyor.

Uğur Mumcu suikastı ardından Kışlalı suikastı da aydınlanıyor.

Allah'ım bugünleri görecek miydik, diyoruz...

Ve sanki görüyoruz...

Bu bir rüya değil...

Doğru insan, doğru işler yapar...

Çağdaş demokratik sistem ve şeffaf hukuk devleti henüz oturmadığı için, her şey insanların sütüne kalıyor...

Mesele, bir sütü bozuğun elindeyse, rezalet, rezaleti kovalıyor...

Ama mesele bir de dürüste rastlamışsa, başarı ve güven duygusu hemen yayılmaya başlıyor.

Sadettin Tantan ile Türkiye hasret olduğu bir güven ve başarı atmosferine doğru gidiyor.

Açıklık usul usul yayılmaya başladı.

Tabii, devletteki öteki dürüstlerin de gayretleriyle...

Bürokratından, istihbaratçısına, güvenlik elemanından, savcısına kadar...

Türkiye olarak bu akımı desteklemeliyiz.

Bu bir fırsattır.

Tantan'ın önünü açmalıyız.

Toplum olarak açıklığın, dürüstlüğün ve şeffaflığın peşine takılmalıyız...

Tantan ve ekibi...

Temiz Türkiye'nin ilk ışıklarını veriyor olabilirler...

Hepimiz bu ışığa doğru yönelmeliyiz...

Doğru sistem, kendiliğinden değil doğru insanların gayretleriyle kurulacak...

Erkeklik
Hülya Avşar, "Kaya'yı aldatırken yakalarsam boşanırım" demiş... Erkekliğin 10'da 9'u yakalanmamaktır.

Eski dost
Fenerbahçe, Beşiktaş'ı yenerek Galatasaray'ı şampiyon yaptı.

Eski dost zor zamanda belli olur..

Büstler
"32 Büst" kitabının fikir babası Bülent Erkmen medyadan dert yanıyor. Bir kitap yaptı, imajı kaydı!..

Türk düğünü
Hataylı Kadir Taş'ın babası 23 yıl önce bir düğünde kavga ayırırken ölmüş...

23 yıl sonra Kadir de, yine bir düğünde tıpkı babası gibi kavga ayırırken başına yediği darbelerle hayatını kaybetmiş...

Gazeteler "kötü kader" diyor...

Hayır kötü kader değil!..

Türkiye'de düğünlerde adam temizlemek gelenek haline geldi.

Ayrıca, mertlik kalmadı, kavga ayırmak da tehlikeli oldu.

Ya düğüne müğüne hiç gitmeyeceksin...

Ya da kavga çıktı mı, karşısına geçip vur vur inlesin, memleket dinlesin diye tempo tutacaksın...

Başka çare kalmadı...

Alpay'a ayıp
Fener-Başiktaş maçında izlediğim en büyük ayıp, Alpay'a yapılan çirkin tezahürattı..

Özellikle eşine söylenen sözler, çirkinliğin ve pespayeliğin daniskasıydı...

Bu futbolcu sahaya çıkıyor oynuyor.

Üstelik bu maçta şahane de oynadı.

Eskiden Beşiktaşlıymış!..

Ne yapalım, şimdi de Fenerli...

Ve dürüstçe de formasının hakkını veriyor...

Tribünler çok ayıp ediyor...

Alpay'a bir kızgınlığın varsa kendisine aleyhte tezahürat yapabilirsin...

Eşinden ne istiyorsun, delikanlılığa sığar mı bu tavır?..

Cim-Bom'dan çıkan ders
Galatasaray, yarın Kopenhag'da Avrupa'nın ikinci büyük kupasında finale çıkıyor.

Büyük şanssızlıklar olmazsa, kupayı İstanbul'a getirecek...

Şanssızlığa uğrarsa da, bu büyük finali oynamış olmanın onuru ile dönecek yuvasına...

Bir şey söylemek istiyorum, tam da zamanı olduğunu düşünerek...

Hüsnü Çil ile sohbet ediyoruz dün gazetede...

Laf lafı açtı, Hüsnü Çil bir ara:

"Bir fenerbahçeli olarak Galatasaray'ın kazanması için günlerdir dua ediyorum. Çocukların verdiği mücadele, eşine ender rastlanır bir mücadele" dedi...

Sonra ekledi:

"Tam 8 aydır maaş almadan oynuyorlar!"

Evet!..

Bunu sporla yakından ilgilenenler biliyor ama okurlar bilmiyor.

Bu yüzden yazıyorum...

Galatasaray'ın oyuncularının ne büyük bir fedakarlıkla, ruhla ve inançla oynadıklarını hepimiz bilelim diye...

Bir işyerinde çalışıyorsunuz.

8 ay maaş almadan çalıştığınızı düşünün...

İnsanda ne moral kalır ne enerji...

Ama Cim-Bom'un çocukları, öyle bir yürek koydular ki ortaya...

Yönetimin, finansal beceriksizliği ve kandırıkçılığı bile onlara vız gelip tırıs gidiyor...

Onlar bu büyük kupayı da alırlarsa, Süren ve ekibi, nasıl bakacak futbolcuların yüzüne onu merak ediyorum...

Çünkü Galatarasay, "sahada" tarihihin en parlak yılını, yönetimde ise en "berbat" yılını tamamlıyor!..

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır