kapat

15.07.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
intermerkez
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
ABDURRAHMAN YILDIRIM(yildirim@sabah.com.tr )


Kayıtdışılığa enflasyon muhasebesi

Vergi yasasının değişmesi gündemde. Bunu fırsat bilerek daha önce de işlediğimiz konularını hatırlatalım istedik.

Tasarruflar üzerine getirilen beyanı ve vergi yükünü tasarruf açığı veren bir ülke için ağır bulmuştuk. Tasarrufların stopaj yoluyla vergilendirilmesi hem kamu kesimine kaynağında gelir sağlar hem de mali sisteme katılmayı teşvik eder.

Borsa için de beyan yoluyla vergi zorluğu ortada. Oranı düşük tutulacak bir işlem vergisi ise basitliği beraberinde getirebilir. Bir de, çok yakınılan borsada fiyat oynaklıklarının ve manipülasyonun maliyeti yükselir.

Mali Milat konusunda yapılacak erteleme, gayrimenkul vergisi değişikliği ile birleşirse, donuk kalan kaynakların bir anda ekonomiye katılmasına yol açabilir. Bu da yaklaşık bir yıl önce daralmaya başlayan ekonominin bu süreçten kurtulmasına katkıda bulunabilir.

3 Enflasyon vergisi - Vergi yasasındaki en büyük eksiklik ve haksızlık ise bize göre 20 yıldır yüksek enflasyon ortamında yaşayan bir ekonomide enflasyon muhasebesinin kabul edilmemesi.

Şirketlerin gelirlerini enflasyondan arındırmadan vergi vermek durumunda kalmaları, sermayenin vergilendirilmesiyle sonuçlanıyor. Hiçbir muhasebe oynuna başvurmayan, fiktif işlem yapmayan, karını, satış gelirini kaçırmayan bir şirket bu durumda 5 yılda sermayesini tamamen eritiyor. Bu gerçek şirketleri çeşitli önlemler almaya, danışmanlar çalıştırmaya, çeşitli muhasebe teknikleri uygulamaya itiyor.

Bu durum şirketler kesimi kayıtdışılığa ve düşük kar göstermeye zorluyor. Bu da şirketlerin bilanço büyüklüklerini yeterince yansıtmıyor. Şirketlerin eksik ve daha küçük bir bilanço ile dünya piyasalarında da iş yapmaları, mal satmaları, kredi kullanmaları maliyetlerini artırıyor.

3 Sermaye piyasasına darbe- Yine aynı gerekçeyle sermaye piyasasındaki şirketler de olduğundan daha küçük görünüyor. Karın mümkün olduğunca az gösterilmesi ortaklara daha düşük kar dağıtımı olarak yansıyor. Bu da sermaye piyasasının gelişimini olumsuz etkiliyor.

Bu konuda en çok etkilenen şirketler kesimi küçük ve ortaboy işletmeler oluyor. Yüksek vergi oranları ve sermayenin enflasyon muhasebesinin olmaması nedeniyle vergilendirilmesinden dolayı küçük işletmeler şeffaf bir bilanço yayınlayamıyor ve dolayısıyla gerçek büyüklüklerini ortaya koyamıyorlar.

3 Yeni fırsat - Halbuki enflasyon muhasebesinin kabul edilmesi ile şirketler kavuşacakları ek menfaaler deneniyle gerçek büyüklüklerini yansıtmayı tercih ederlerken Maliye de daha yüksek gösterilen kar üzerinden vergi geliri sağlamış olacak. Hem şirketler daha şeffaf ve gerçek büyüklüklerini yansıtmış olacaklar hem de rekabet güçlerini artırırken kamu kesimi gelir kaybına uğramayacak.

Ama denilebilir ki, zaten enflasyon düşüyor. Ne gerek var enflasyon muhasebesine. Enflasyon düşecekse ve üç yıllık toplamı yüzde 100'ün altında kalacaksa uygulama otomotikman son buluyor.

Eğer kullanabilirsek kurumsallaşma, şeffaflaşma ve kayıtdışılığın azaltılmasında yeni bir fırsat var. Yoksa daha fazla vergi alayım derken devlet daha kayıplı hale gelecek. Özel sektör de güdük kalmaya devam edecek.

Sonuç - "Tavuk, eşe eşe gözünü çıkarır"

Yazarlar sayfasına geri gitmek için tıklayınız.

Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır