Ankara'yı zorlu süreç bekliyor
AB ile katılım müzakereleri resmen başlarken, daha önce sağlanan gümrük birliği, Türkiye'ye bazı müzakere başlıklarında avantajlar sağlasa da, Ankara'yı zorlu geçecek bir süreç bekliyor.
AB'nin bundan önce karşı karşıya kaldığı beş genişleme sürecinden çıkarılan dersler göz önünde bulundurulduğunda, aday ülke müzakerelere ne denli hazırlıklı olursa, sürecin o kadar hızlı ve sorunsuz ilerlediği sonucu ortaya çıkıyor.
Müzakerelerin ne kadar süreceğine ilişkin standart bir süreden söz etmenin mümkün olmadığına işaret eden kaynaklar, her adayın kendi koşulları ve hazırlığı sonucunda farklı sürelerde müzakereleri tamamladığını belirtiyor. Örneğin, bu süre Avusturya, İsveç ve Finlandiya için sadece 13 ay olurken, İspanya ve Portekiz katılım müzakerelerini 7 yılda tamamladı.
KAMUOYU DESTEĞİ MÜZAKERE SÜRECİNDE ÇOK ÖNEMLİ
Müzakere sürecinde aday ülke için oldukça önemli kabul edilen bir diğer nokta da kamuoyu desteği. Aday ülkede üyelik konusunda büyük ölçüde uzlaşı bulunması, sürece de olumlu etki yapıyor.
Kaynaklar, özellikle hassas konuların müzakere masası üzerinde olduğu dönemlerde, kamuoyu desteğinin önemli rol oynadığını belirtiyor, hem aday ülkede, hem de AB içinde kamuoyu desteği olduğu durumlarda sürecin tıkanmadığına işaret ediyor.
Müzakere sürecinde aday ülkenin olduğu kadar, AB'nin de tamamlaması gereken hazırlıklar bulunuyor. Müzakerelerin hızla ya da yavaş ilerlemesinde en önemli sorumluluk aday ülkeye düşse de, AB'nin müzakerelerin yürütülmesi aşamasında mekanizmalarını hızlı ve etkin işletmesi, sürecin sağlıklı ilerlemesi açısından önem taşıyor.
|