c. Çukurova Grubu: Türkiye'nin üçüncü büyük medya grubudur. Grubun sahibi Mehmet Emin Karamehmet, İnşaat ve Tarım malzemeleri şirketi olan Amerikan Caterpillar'ın Türkiye temsilciliğini yapmış, bu sayede önemli bir iş adamı olmuştur. Çukurova Grubunun yanı sıra % 40 oranında hisse sahibi olduğu Cumhuriyet Gazetesi ile de medya sektörünün önde gelen isimlerinden biri olmuştur.
Mehmet Emin Karamehmet'in basın sektörüne girişi 1998'de Mehmet Ali Ilıcak'tan Akşam gazetesini satın almasıyla başlamıştır. Daha sonra Erol Aksoy'dan Show TV'yi satın almış ve Digitürk özel yayın kanalını kurmuştur.
Mehmet Emin Karamehmet, Mart 2005'te Turkcell Holding'deki %52 oranındaki hissesini, ortağı İsveçli Sonera Holding'e 3 milyar 103 milyon 800 bin dolara satma kararı almıştır. 2006'da Çukurova Grubu Digiturk kanalının %46'sını yirmiden fazla ülkede faaliyet gösteren ABD'li Providence fonuna satmıştır.
Grubun sahip olduğu gazeteler Akşam, Cumhuriyet (% 40), H.O.Tercüman, Güneş; televizyon kanalları Show Tv, Digiturk, SkyTürk, Lig Tv, dergileri Autocar, Alem, Stuff, Platin&World Busıness, 4-4-2 futbol dergisidir.
(1) Akşam Gazetesi: Gazetenin genel yayın politikasının merkez-liberal çoğulcu olduğu ancak bayrak yakma gibi olaylarda milli hassasiyetleri daha çok ön plana çıkardığı değerlendirilmektedir. Aylık ortalama tirajı 8.000.000 civarındadır. Gazetede 1 Ocak 2006- 30 Eylül 2006 tarihleri arasında 80 olumlu, 23 olumsuz haber ve yorum yayımlanmıştır.
Gazetenin yazar kadrosunda yer alan Serdar Turgut, İsmail Küçükkaya, Güler Kömürcü ve Ali Saydam'ın köşe yazılarının TSK açısından genel olarak olumlu karşılanabileceği değerlendirilmektedir. Şakir Süter'in köşe yazılarında ise asılsız bilgilere ve olumsuz eleştirilere yer verilmektedir. Engin Ardıç'ın TSK'nın siyasete müdahalesini olumsuz yaklaşan yazıları dikkati çekmektedir. Gazetede yazan Deniz Ülke Arıboğan akademik birikimi ile nesnel köşe yazıları kaleme almaktadır.
Değerlendirme: Gazetenin genel yayın politikasının liberal olmakla birlikte milliyetçi izler de taşıdığı, bazı haberlerde teknik maddi hatalar yapması dışında, TSK açısından olumlu bir yayın organı olarak değerlendirilebileceği, bu bağlamda akreditasyonunun devamının yerinde olacağı değerlendirilmektedir.
(2) H.O. Tercüman Gazetesi: Aylık ortalama tirajı 2.500.000 civarındadır. Gazetede 1 Ocak 2006- 30 Eylül 2006 tarihleri arasında 158 olumlu, 29 olumsuz haber ve yorum yayımlanmıştır. Son dönemde yeni bir yapılanma içerisine girmiştir. Genel Yayın Yönetmeni Aydın Candabakoğlu'nun yerine Gözcü gazetesinin eski yayın koordinatörü Ufuk Büyükçelebi; Ankara Temsilcisi Hakan Akpınar'ın yerine daha önce Skytürk'te politika editörlüğü görevini yapan Metin Özkan getirilmiştir. Bahse konu isimlerin milliyetçi fikirleri bulunmaktadır.
Gazetenin yazar kadrosuna eklenen Behiç Kılıç, internet sitelerinde ve D. B.Tercüman gazetesinde yazdığı dönemde eski Genelkurmay Başkanı (E) Org. Hilmi Özkök hakkında olumsuz köşe yazıları kaleme almakla birlikte, gazeteye transferinin ardından TSK lehinde köşe yazıları yazmaya başlamıştır. Gazetede yeni yazmaya başlayan Faruk Mangırcı ile Ömer Lütfi Mete'nin TSK'yı eleştiren görüşlere sahip oldukları bilinmektedir. Servet Kabaklı ve Sırrı Yüksel Cebeci'nin TSK ile ilgili olumlu değerlendirmelerini kaleme aldıkları gözlenmektedir. Yeni yönetimle birlikte gazeteden olumlu görüşleri ile bilinen Ergun Kaftancı ve Ergun Göze'nin gazeteden ayrıldıkları bilinmektedir.
Gazetede, Eylül-Ekim 2006 tarihlerinde, Muhabir Çelik Çelikyaman'ın "Ezilen kahramanlar: Uzman erbaşlar anlatıyor" adlı dizi yazısı yayımlanmıştır. Bahse konu yazı dizisinin TSK içinde ezilen, hakları gasp edilen, sürekli hor görülen bir grup olduğu izlenimi yarattığı değerlendirilmektedir. H.O.Tercüman gazetesinin cevap hakkı olarak Genelkurmay Başkanlığı ya da Kuvvet Komutanlıkları'na röportaj veya görüşme için başvuruda bulunmaksızın yazı dizisini yayımladığı; gazetenin şehit haberleri, terör olaylarına yaklaşımında izlediği milliyetçi ya da bazen aşırı milliyetçi olarak değerlendirilebilecek tutumunun bu tarz bir yazı dizisine meydan verdiği değerlendirilmektedir.
Değerlendirme: Gazetenin son dönemde yeniden yapılanma içerisine girdiği, daha milliyetçi bir eğilime sahip olduğu, gazeteye yeni yazarların eklenmeye devam ettiği, bu bağlamda akreditasyonunun devam etmesiyle birlikte bir müddet daha yakın takip altında tutulmasının uygun olacağı, gerektiğinde bazı yazarların kişisel akreditasyonunun kaldırılmasının yerinde olacağı değerlendirilmektedir.
Genelkurmay'da köstebek kuşkusu Genelkurmay'ın gazeteciler için değerlendirme raporu hazırladığının ortaya çıkması Ankara'da "ikinci andıç depremine" neden oldu. Soruşturma başlatan Genelkurmay'da, "köstebek" kuşkusu...devamı
Karargahtan çalındı Utah'tan sızdırıldı Tartışma yaratan 'Medya Andıç'ı konusunda Genelkurmay'daki adli soruşturmayı tamamlayan askeri başsavcılık andıçın siyasi amaçlarla 12 Ekim 2006'da çalındığı ve ABD'nin Utah eyaletinden...devamı
'Andıç raporu iç değerlendirme' CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Genelkurmay tarafından hazırlandığı belirtilen "basın yayın organları hakkında değerlendirme raporu''nun bir iç değerlendirme raporu olduğunun anlaşıldığını...devamı
Andıç haberini yazan gazeteci Şık tepkili Genelkurmay'ın andıcın siyasi amaçlarla sızdırıldığı yönündeki değerlendirmesine, andıcı ortaya çıkaran gazeteci Ahmet Şık'tan tepki geldi. Şık, SABAH'a şu açıklamayı yaptı: "Ben bu konuya...devamı