kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
3 Mayıs 2009, Pazar
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Emlak Buzz
 
24 Saat
24 Saat

Bombanın patladığı gün Onat Kutlar'ın yanındaydım

02.05.2009
- Onat Kutlar, Erdal Öz gibi artık aramızda olmayan yazar, yayıncı arkadaşlarınızı arıyor musunuz?
- Yayıncım olduğunda tanıdığım edebiyatçı Erdal Öz'ün bendeki en önemli ayrı duruşu iki noktadan oluşuyor: Caymaz bir sosyalist dünya görüşünden ve beğendiği edebiyat çalışmalarına gösterdiği coşkulu övgülerinden. Edebiyatçılar arasında hele bu özelliğe çok ender rastlanır. Onat Kutlar'a gelince... Okuyabilmek için edebiyatın üstün niteliklerini taşıyan yazarların yazmasını sabırsızlıkla beklerim. Onat da onlardan biriydi. Bombanın The Marmara'da patladığı gün, tam yanındaydım onun. Terörün acımasız, gaddar körlüğünü ayna anda yaşadım. Onat, o gün bana "Yalnız ve yalnız yazılarına döneceği," sözünü veriyordu. Çünkü ne zaman rastlaşsak, "Onat öteki işlerle zaman harcama lütfen, yaz," derdim. İşte tam söz verdiği gündü. Acıyla anımsıyorum. Yitirilmiş soy bir yayın kişisi, bence bir ülke için de ağır bir kayıptır.

- Türkiye'de sizi en çok hangi sorunlar huzursuz ediyor?
- Küreselleşmenin alkışlarla karşılanan gelişinin sonuçları küresel kriz olarak sınırları aşıp çarpınca, sorular daha da çoğalır oldu. Ülkemizin bu krizden nasıl çıkacağı önemli. Asıl sormamız gereken "Kalan neyimiz var, neyimiz yok, hangileri en hızla satılabilir acaba?" yanıtıyla mı karşılanacak çare arayışları? Sorunları çözmek için eğer hâlâ düşünebiliyorsak, yalansız, dolansız açıklamalar, sorgulamalar yapılmalıdır. Tam yanı başımızda ve hatta içimizde süren çatışmalara, silah seslerine hangi akıllarla çıkar yolları arayacağız? Açlığa, hastalığa terk edilmiş, Afrika kıtasını sarsan ırkçılık. Hem de siyahlarla siyahlar arasında. Hangi güçler tarafından destek gördüğünü araştırmalıyız. Kadınların yaşadığı kara ezici ayrımcılık, ülkemizin demokratikleşme sürecinin hele son yıllarda tökezleyip tamamlanamayışı...

- Ya dünyamız nereye doğru gidiyor sizce?
- Dünya insanları, bazı dönem paragöz ihtiyarların yönetimine geçer. Şimdi tam o yılları yaşamaktayız. Tedirgin edici, acımasız bir 21. yüzyıl girişindeyiz.