Vatandaşlar, kendi tatilini kendi planlıyor. Etstur Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Nuri Ersoy, seyahat sektöründe, firmaların asıl rakiplerinin birbirleri değil, tatilini kendisi planlayan vatandaş olduğunu belirterek, ''Pazarın yüzde 20'si organize turlarla seyahat ederken, yüzde 60'ı kendi tatilini kendisi organize ediyor'' dedi.
''Tüketici Memnuniyetini İlke Edinen Firma'' ödülünü alan Etstur'un Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Nuri Ersoy, sektörde var oldukları 18 yılda Türk turizmine dair edindikleri gözlemleri aktardı.
18 yılda hem yerli hem de yabancı turistte çok büyük değişimler ve gelişmeler yaşandığını dile getiren Ersoy, bu dönemde Türkiye'ye gelen yabancı turist sayısının arttığını, iç pazarda da vatandaşların seyahat etme kültürü kazandığını, hatta seçici olmaya başladığını söyledi.
Ersoy, ''Tabi, daha iyilerini gördükçe daha iyisini istemeye başladılar, o açıdan çok faydalı oldu. Ama her şeyden önce, 18 yıl önce seyahat bir lükstü. Sadece lükse değer veren insanların yaptığı bir uygulamaydı. Şimdi ise bu bir ihtiyaç, herkes krizde dahi olsa 6 gece çıkmıyor, 5 gece çıkıyor ama bu ihtiyacını yerine getiriyor'' dedi.
Yabancı turistte ise en büyük değişimin kalite yönünden olduğuna dikkat çeken Ersoy, şunları kaydetti:
''Turist kalitesinde çok ciddi artışlar ve çeşitlemeler oldu. En büyük çeşitlemeler de pazarlarda oldu. Eskiden sadece Batı Avrupa dediğimiz Almanya, İngiltere, Belçika gibi pazarlardan misafir oluyordu. Şimdi ise dünyanın hemen her yerinden, özellikle 3-4 saatlik uçuş noktalarından çok ciddi turist akımı var. Doğu blokunun da bu süre içinde dağılmasıyla birlikte, oralardan da çok ciddi akım başladı. Pasaportu olan birçok insan ağırlıklı doğal akış yönü olan Türkiye'ye seyahat etmeye başladı. En büyük etki pazar çeşitlemesi, onun getirdiği daha fazla yatırım, yatırımın getirdiği daha fazla kalite ile sonuçta turizmde Türkiye, son birkaç yılda dünyanın karar veren oyuncuları arasında yer aldı.'' ''AMERİKA'DA YÜZDE 90, TÜRKİYE'DE YÜZDE 20''
Ersoy, dünyada organize turlarla seyahat etme oranının Amerika'da yüzde 90'lar, Avrupa'da yüzde 80'ler civarında olduğunu belirterek, Türkiye'deki durumu şöyle özetledi:
''Türkiye'nin bayağı kat etmesi gereken bir yol var. Çünkü bir pazar araştırması yaptık ve en büyük rakibimizin aslında rakip tur operatörleri olmadığını, münferit seyahat eden misafirler olduğunu gördük. Bugün pazarın yüzde 20'si organize turlarla seyahat ediyor, yüzde 20'si de firmanın adına, yüzde 60'ı ise maalesef kendi tatilini kendisi organize ediyor. Bizim aslında en büyük rakibimiz bu. Buradan bir 10 puan bile aktarabilsek sektör ikiye katlanacak.
Bunun da sebebi daha öncelerde tur operatörlerine karşı oluşan güvensizlik ortamıydı. Yine de son 5-6 yıldır organize turlarla seyahatte ciddi artışlar kat edildi. Bu da devletin AB'ye entegrasyonu sırasında bu tedbir yasalarını çıkarıp, denetimlerini artırıp, uygulamasıyla gerçekleşiyor. Gerekli yasaların yeni yeni çıkarılması ve denetimlerin ağırlaştırılarak, sıklaştırılarak yapılması sayesinde bu oran aslında 75'lerdeydi, şimdi 60'lara geriledi.''
Bu nedenle TÜRSAB ve Kültür ve Turizm Bakanlığının seyahat acenteleri üzerindeki denetimi ile cezaların artırması konusunda istekli olduklarını ifade eden Ersoy, ''Cezaları daha çok artırsınlar, bütün sektör açısından faydalı'' dedi. ''İNTERNETE SIKI DENETİM LAZIM''
Denetim mekanizmalarının, özellikle ''web acenteler''e yönelik artırılması gerektiğini dile getiren Ersoy, ''İnternetin denetlendiği sürece riski yok ama bunlar yeni çıktı. Şu anda sıkı denetlenemiyorlar. Bu denetim mekanizmalarının özellikle web acenteleri üzerinde geliştirilmesi lazım. Şu andaki en büyük sıkıntı o. Bu acenteler çok rahat kurulup çok rahat kapatılabiliyorlar'' dedi.
Bu yıl okulların geç açılmasının turizmcileri rahatlattığını belirten Ersoy, Türkiye'nin en büyük engelinin sezonluk oteller olduğunu söyledi. Bu nedenle, çalışanlara yönelik desteğe ihtiyaçları olduğunu, 1 Kasım-1 Nisan tarihleri arasında bakanlıktan sağlık payları hariç SSK paylarının sübvanse edilmesini istediklerini anlatan Ersoy, konunun hala görüşme aşamasında olduğunu bildirdi.
Mehmet Ersoy, ''Olursa iki açıdan çok faydası olur. Hem oteller açık kalır, işsizlik oranı artmaz hem de sektörün ihtiyacı olan yetişmiş elemanı kaybetmez'' diye konuştu.