kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
29 Nisan 2009, Çarşamba
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Gazi baskını bilgisi yurtdışından geldi

28.04.2009
1995'teki Gazi baskını ve Ümraniye olaylarıyla ilgili emniyet raporu Belçika ile Hollanda'dan gelen DHKP/C örgütünün arşivinden yararlanılarak hazırlandı..
İddianame eklerinden 95. klasörde, 12-15 Mart 1995 tarihleri arasında Gazi Mahallesi'ne düzenlenen baskın ile Ümraniye olaylarının, Ergenekon soruşturmasına ilişkin çok çarpıcı bilgiler sunuluyor. Gazi Mahallesi baskını ve ardından çıkan Ümraniye olaylarıyla ilgili olarak, Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Gülcü imzalı ve 2 Aralık 2008 tarihini taşıyan 'Gazi Mahallesi ve Ümraniye ilçeleri olayları Değerlendirme Raporu'unda, Gazi baskını ve Ümraniye olaylarının, Avrupa Birliği'ne giriş sürecinde, Türkiye'nin Gümrük Birliği anlaşmasına imza atmasını protesto etmek amacıyla tezgahlanan bir provokasyon olduğuna ilişkin deliller sıralandı. Sivas'ta 33 aydının otelde yakılması olayı da aynı süreçte, Alevi Sünni çatışması yaratarak, toplumda infiale yol açmak için yapılan provokasyonlara örnek olarak gösterildi. Olayların tertiplenmesi sırasında, Marksist, Leninist ve bölücü örgütlerin işbirliği yaptıklarına ilişkin güçlü ibarelerin bulunduğu belirtilen raporda, taksi şoförünün öldürülmesi, silahların başka hiçbir olayda kullanılmaması gibi ayrıntıların, olayın sol örgüt tarafından yapılma ihtimalini zayıflattığı anlatılıyor.

DHKP/C ARŞİVİ
Raporun hazırlanmasında, olayların yaşandığı döneme ait Meclis Araştırma Raporu ile yasadışı DHKP/C örgütünün Belçika'dan getirilen arşivinden, ayrıca olaylar sırasında görev yapan resmi görevliler ile görgü tanıklarının ifadelerinden yararlanıldığı vurgulanıyor. Raporda, olayların gelişimi şöyle anlatılıyor: 12 Mart 1995 Pazar. Gazi Mahallesi'ne gelen biri kadın üç kişi, üç kıraathane ve bir pastaneyi tarayarak, içeride oturanların üzerine, Kalaşnikoflarla kurşun yağdırdı, olayda bir Alevi yurttaş öldü. Saldırganların kaçtığı taksi, Küçükköy'de yakıldı. Yaralanarak bagaja kilitlenen şoför de öldü. Ertesi gün cenazelerin kaldırıldığı sırada, kalabalık üzerine ateş açıldı, olaylarda birçok kişi yaşamını yitirdi.

'OSMAN GÜRBÜZ YAPTI'
İstanbul Başsavcı Vekili Turan Çolakkadı'nın, Haziran 2008'de polis yetkilileriyle birlikte Belçika'ya giderek DHKP/C'nin arşivini incelediği, ayrıca Hollanda'dan da benzer bir arşivin Türkiye'ye verildiği belirtilen raporda, 17 Aralık 1997 tarihinde, bir örgüt mensubunun tuttuğu notun içeriğine dikkat çekiliyor. Raporda, DHKP/C'nin arşivindeki bu kayıtların tutulma tarihinin, Ergenekon operasyonunun yapılmasından yıllar önce olmasına dikkat çekiliyor. Ayrıca, Ergenekon kapsamında ifade veren 9 numaralı gizli tanığın da 1995 yılında Gazi Mahallesi'nde kahvehane taranması olayını Veli Küçük'le birlikte hareket eden Osman Gürbüz'ün gerçekleştirdiğini, aynı oluşumun içinde Sedat Peker'in de bulunduğunu beyan ettiği anlatılıyor. Polis, 2008'de tutuklanmadan önceki sorgusunda, Osman Gürbüz'e, Gazi baskınının yanında, Doç. Dr. Hablemitoğlu'nun öldürülmesine ilişkin de sorular yöneltti. Gürbüz, cinayette tetiği çektiği, sonra da İzmir'de bombalanarak öldürüldüğü iddia edilen İbrahim Çiftçi ve bu olayla ilgili ayrıntılı bilgiler veren seri katil Durmuş Anuçin'i tanımadığını söyledi.