kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
12 Nisan 2009, Pazar
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Emlak Buzz
 
24 Saat
24 Saat
Nevra Serezli, dans etmeye başladıktan sonra kendini çok enerjik hissettiğini söylüyor.

65 yaşında altın çağını yaşıyor

FİGEN YANIK
04.04.2009
Usta oyuncu Nevra Serezli, kapalı gişe oynanan Altı Haftada Altı Dans Dersi oyunu ve atv'de ekrana gelecek Altın Kızlar dizisindeki rolüyle gündemde..
Sahnede ilk göründüğü andan itibaren yaptığı o zorlu danslar, dinmek bilmeyen enerjisi ve yorumuyla karşımızda... Yıllarca adı My Fair Lady, Hisseli Harikalar Kumpanyası, Şen Sazın Bülbülleri gibi unutulmaz müzikallerle anılan 45 yıllık tiyatro sanatçısı Nevra Serezli, bu yıl da aylardır kapalı gişe oynayan Altı Haftada Altı Dans Dersi adlı oyundaki 73 yaşındaki dul ve yalnız Lily rolüyle sahnelere döndü. Yakında atv'de yayınlanacak Altın Kızlar adlı komedi dizisinde de çapkın Blanche rolünde izleyeceğimiz sanatçı, adeta gençlere taş çıkartıyor. Tiyatro, sinema ve televizyonu hep bir koltukta götüren Serezli, Şen Sazın Bülbülleri, Çılgın Sonbahar, Sylvia, Aşk Olsun adlı tiyatro oyunlarının yanı sıra Zübük, Unutulmayanlar gibi filmlerde ve Sevgili Dünürüm, Sihirli Annem dizilerinde rol aldı. Altı Haftada Altı Dans Dersi'ndeki rolü için aylarca dans dersi alan, bu uğurda bir kası yırtılan ünlü Serezli, "Bu oyunda dans edecek olmam beni çok çekti. Tekrar dans etmeye başladığımdan beri kendimi canavar gibi enerjik hissediyorum," diyor.

- Neredeyse yarım asra yakın bir süredir sahnedesiniz. Tiyatro için özel bir mesaj vermek isteseydiniz bu ne olurdu?
- Tiyatronun asla ölmeyeceğini, bu oyunla da ispatladık. Dünyadaki krize rağmen salonumuz kapalı gişe oyuna devam ediyor. İnsanlar akın akın oyunu izlemeye geliyor. Güzel bir şey sergilediğinizde, halk da yıllardır olduğu gibi tiyatroya ilgisini gösterecektir. Çünkü orada buldukları dünya, hissedilen hava, başka hiçbir olayda yok, ne sinemada, ne de televizyonda. Krizde de hep tiyatro vardır; İkinci Dünya Savaşı sonrasında Almanya, ülkenin inşasına tiyatronun yapımıyla başlamış, sonra başka binalarını yapmıştır. Burada akıllıca bir şey var: Önce tiyatro.

- Nazar değmesin, sahnede iki saat boyunca dans ederek gençlere taş çıkartıyorsunuz. Bu rol için aldığınız en güzel yorum ne oldu?
- Bir tiyatrocu arkadaşım, "Elbise gibi giymişsin rolü, oynadığın bile belli değil," dedi. Bundan güzel methiye olur mu? Ben hayatım boyunca hep, sitcom'da da oynasam, dizide de oynasam o karakteri olmayı severim, oynamayı değil. O da nasıl olur? Beyninde kabullenirsen olur. Ben beynimde kabulleniyorum önce rolü. Onun gibi düşünüyorum, o oluyorum, onun gibi olmayı oynamıyorum. Bunu nasıl yaptığım, anlatılamaz. Öyle olsa hoca olurdum zaten. Kendim bulduğum için bu yöntemi öyle yapıyorum. Bir kere Lily'yi çok seviyorum.

- Cihan Ünal, bu oyunu Londra'da izledikten sonra size gelip, "Haydi beraber sahneleyelim," demiş. Siz de "Eğer karşımda sen oynarsan kabul ederim," şartını koymuşsunuz. O oynamasaydı, kabul etmez miydiniz?
- Cihan oyunu izliyor, 'Bu tam Nevra'lık!' diyor. Bana da hemen taksi gönderiyor, bir buçuk saatte okuyup, son sayfayı kapattıktan sonra arayıp 'Kesin oynuyorum,' diyorum. Tiyatronun sahibi olduğu için Gencay Gürün'ü arıyorum ve 'Biz bu oyunu yapalım,' diyorum. Cihan, rejisör olacaktı. Oyuncu aradık, bir yıl boyunca aklımızdaki isimlerden cevap bekledik.

- Kimden mesela?
- Rolü Halit Ergenç'e sunmuştuk. O da çok beğendiğini ve istediğini, ama dizi çekimleri nedeniyle vakit bulamadığını söyledi. Böylece "Belki yapabilir," diye vakit geçirdik.

- Sonra Cihan Ünal'ı oynaması için siz mi kandırdınız?
- Evet, bir yıl sonra hâlâ oyuncu bulamadığımızı anlayınca Cihan'a 'Ya, neden sen oynamıyorsun?' dedim. 'Olur mu, ben rejisörüm. Yapar mıyım, çok zor,' dedi, 'Olur, olmaz,' derken, onu kandırdım. Bu arada ikimizin de dizi çekimi başladı, prova için bir tek gün bulamadık. Bir yıl da öyle geçti. Sonunda bu yıl hiçbir iş yapmamaya ve 1 Eylül'de provaya başlamaya karar verdik. Sonra dans dersleri aldık, iki ay sonunda hazır ettik. Tam sahneleyecekken, bu kez kasım yırtıldı, doktor bir buçuk ay izin vermedi, bu kez de 2009'a kadar bekledik.